Hükümetin Z kuşağı hakkında yaptığı araştırmaya göre yeni dönemde gençler siyasi söylemlerden direkt olarak etkilenmiyor. Bu nedenle ‘empatiyi …
Hükümetin Z kuşağı hakkında yaptığı araştırmaya göre yeni dönemde gençler siyasi söylemlerden direkt olarak etkilenmiyor. Bu nedenle ‘empatiyi’ içeren ifadelerin tercih edilmesi gerektiği belirtiliyor.
Gençlerin, önceki kuşakların dünya görüşlerine, yaşam şekillerine ve ideolojilerine mesafeli durduğu, hayatın hangi alanında olursa olsun, karar verirken gerekçelere odaklandığı ifade edilen araştırmada şu tespitler yer aldı:
İdeoloji ve tutumları ince çizgilerle belirlendiği için kararları kolay değişebilmekte, davranışları kemik kitle niteliği göstermiyor. Sayın Cumhurbaşkanı’mızın gençlerle her buluşmasında ifade ettiği “Yapmak ve başarmak istedikleriniz için daima sizin yanınızdayız” söyleminin ve umudu, güçlü yarınları, öz güveni içeren iletişim tarzının, gençlerde ilgi uyandırdığını gözlemliyoruz. Z kuşağı olarak ifade edilen, her koşulda ve konuda aynı tutuma sahip bir gençlik grubunu asla kabul etmiyoruz.
DİNLEYİCİ DEĞİL, ANLATICI
Gençlerin taleplerinde, kendilerini istedikleri gibi ifade edebilme ve karar süreçlerinde söz sahibi olma öne çıkıyor. Gençler, özellikle doğrudan kurulan iletişimlerde pasif konumdaki dinleyici değil aktif konumdaki anlatıcı olmak istiyor.
İnteraktif iletişimin, gençlik iletişimindeki gücünü önemsiyor, yüz yüze, telefonla ve sosyal medya üzerinden sürekli diyaloglar kuruyoruz. İletişimde; genel, kapsayıcı, ayrıştırmayan, farklılıkları kucaklayan ifadelere bağlı kalmaya devam edeceğiz.
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgelerinde gençlerin hizmetlere erişimi ve fırsat eşitliğinin sağlanması için gayret gösteriyoruz. Büyük ölçekli onlarca çalışma yürütüyoruz.