Günümüzde, cep telefonlarının hayatımızdaki yeri oldukça kritik. Zira hep yanımızda olan bu cihazları; hesap makinesi, not defteri, kamera …
Günümüzde, cep telefonlarının hayatımızdaki yeri oldukça kritik. Zira hep yanımızda olan bu cihazları; hesap makinesi, not defteri, kamera, eğlence aracı ve daha birçok amaçla kullanabiliyoruz. Fakat telefonların, saydığımız bu özelliklerin tümünü bünyesine alması için oldukça uzun bir süre gerekti.
Zira 90’ların sonu ile 2000’lerin başlarında günümüzdeki akıllı telefonlar adeta birer hayaldi. Öyle ki hem ön hem de arka kameraya sahip telefonlar devrimsel olarak nitelendiriliyordu. Fakat cep telefonları, yıllar içinde oldukça hızlı gelişen teknolojiden payını aldı ve kısa sürede fazlaca gelişti. Şimdi gelin, telefonların bu denli hızlı gelişimine reklamlar üzerinden bakalım.
1996 yılında karşımıza çıkan ve reklamında Cem Yılmaz’ın oynadığı Panasonic G500, telefonların sürekli çalmasından şikâyet edenleri rahatlatacak olan titreşim özelliğiyle dikkat çekiyordu:
Daha sonraki modellerde de Cem Yılmaz’ın oynadığı reklamları gördük. Örnek olarak G600:
Eski telefonların sağlamlığı, takoz görevi bile görmelerine olanak sağlıyordu. Yine de biz, 1996’da karşımıza çıkan Ericsson GH-688 modelini efsanevi olarak hatırlarız:
1997’ye geldiğimizde “cep telefonunda tek tuş olayıyla” NOKIA 3110 karşımıza çıktı:
1997’den bir başka cihaz olan ve renkli ekranıyla dikkat çeken Siemens S10, ev eşyası alanlara hediye veriliyordu:
1998 yılında NOKIA, tasarımda yeniliğe giderek değiş-tokuş kapaklı 5110 modelini hayatımıza soktu. Kulağa basit gelse de bu, oldukça fazla dikkat çeken bir özellik oldu:
Aynı yılda dikkat çeken bir başka efsane model de NOKIA 6110 oldu:
1999’da ortaya çıkıp sağlamlığıyla ve görünüşüyle beğeni kazanan Ericsson A1018:
Ve aynı yıl içinde gördüğümüz, 3310’un bir önceki nesli 3210:
1 sene sonra, yani 2000 yılında ise efsanevi 3310 modeli karşımıza çıktı:
2002 tarihinde ise NOKIA’nın bir başka modeli akıllara kazınmak üzere duyuruldu: 6600
Aynı yılda Siemens’in C55’i de kayda değer bir satış sayısına ulaştı
2004 yılında çıkan kameralı Motorola E365:
Yine 2004 yılında NOKIA, 7610 modeliyle pazardaki üstünlüğünü koruyordu:
2006 yılına geçtiğimizde birçoğumuzun ilk telefonu olan, kızaklı Samsung E250 kendini gösterdi:
2007’de beklenen devrim gerçekleşti! İlk iPhone çıktı:
Fakat bununla birlikte herkes bir anda dokunmatik telefon yapmaya başlamadı. NOKIA’nın geçiş modellerinden biri olarak nitelendirebileceğimiz, 2008’de çıkan efsanevi 5800:
2010 yılına geldiğimizde ise Apple, akıllardan silinmeyen bir başka modeli, iPhone 4’ü karşımıza çıkardı:
Buradan sonra hızlıca ileri sarıyoruz: Karşınızda 2012’de çıkıp neredeyse tüm Android kullanıcılarının beğenisini kazanan Samsung Galaxy S3:
2013’te, iPhone 5S ile tanıştık. Bu sayede parmak izi sensörü olan iPhone’ların devri başladı:
2016’ya geldiğimizde karşımıza çıkan iPhone 6 ailesi, alışılmış tasarımın dışına çıkan ilk modeller oldu:
2017’de ise parmak izi sensöründen kurtulan Apple, iPhone X modeliyle birlikte Face ID’yi hayatımıza soktu:
Android tarafında da buna benzer tasarım anlayışları gördük. 2020’de Acun Ilıcalı’nın, reklamında oynadığı OPPO Reno 3 buna bir örnek:
İşler bir nebze tekrara binmiş olsa da günümüzde hâlâ özellikleriyle bizleri etkileyen modeller görüyoruz. 2022’de karşımıza çıkan Samsung Galaxy S22 Ultra buna sağlam bir örnek:
Cep telefonlarının 90’lı yıllardan bu zamanlara kadar uzanan gelişimini birlikte görmüş olduk. O zamanlara göre hayal bile edilemeyen özellikler şu an elimizin altında olsa da katedeceğimiz daha çok mesafe olduğu da ortada. Tüm ikonik modeller göz önüne alındığında liste uzadıkça uzayacağından bildiğiniz veya sevdiğiniz modelleri yorum kısmında paylaşabilirsiniz.