Bel fıtığının yaş, cinsiyet ayırt etmeden hemen hemen herkeste görülebileceğini belirten Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahı Op. Dr. Çağrı …
Bel fıtığının yaş, cinsiyet ayırt etmeden hemen hemen herkeste görülebileceğini belirten Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahı Op. Dr. Çağrı Çırağıloğlu, fıtık tedavisinde ameliyatsız yöntemlere dikkat çekti. Çok ağır bir durum olmadığı takdirde ‘fıtık içi ozon tedavisi’ yapılabileceğine değinen Op. Dr. Çırağıloğlu, ‘Ameliyat ve ağrıdan korkan hastalar, bu yöntemle tedavi olarak yara bere içinde kalmadan yüzde 90 olumlu sonuç alabilir’ dedi. Belde bulunan disk etrafındaki kıkırdakların zamanla deforme olarak bombeleşmesiyle bel fıtığına neden olduğunu belirten Beyin, Sinir ve Omurilik Cerrahı Op. Dr. Çağrı Çırağıloğlu, bacakta güçsüzlüğe ve ciddi ağrılara neden olduğunu söyledi. Genellikle ani hareket, fazla ağır kaldırma ve yıllarca sık sık tekrarlayan hareketleri yapmanın fıtığa neden olduğunu vurgulayan Op. Dr. Çırağıloğlu, çok fazla kilolu ya da çok zayıf insanlarda bu durumun görülebileceğini belirtti.
Tedavi yöntemlerine yönelik bilgi veren Op. Dr. Çağrı Çırağıloğlu, ‘İstirahat, ilaç tedavisi, fizik tedavi teknikleri ya da ilerleyen bacak veya kolda güçsüzlük olan vakalarda ameliyat son noktadır. Eğer bacakta ya da kolda aşırı güçsüzlük yoksa ‘fıtık içi ozon tedavisi’ uygulanabilir? açıklamasını yaptı. TEDAVİ SÜRECİ NASIL OLUYOR?
‘NARKOZSUZ ŞEKİLDE BİR GÜNDE TABURCU OLUYORLAR’
Genellikle çok ağrısı olan ama ameliyattan korkan hastalara bu yöntemi uyguladıklarını ifade eden Op. Dr. Çırağıloğlu, ‘Bacak ve kolda hafif güçsüzlük olup çok fazla ağrısı olan hastalarda bu yöntem birebir. Ayrıca bunun avantajlarından biri de hastaya narkoz verilmemesidir. Ayrıca hastanede yatış gerektirecek bir durum da yok. Yarım saat süren tedavinin ardından birkaç saat istirahatle evlerine gidebiliyorlar. Yara iyileşmesi, dikiş atma derdi de olmuyor. Hasta günlük hayata hızlı şekilde dönüyor ve işlemin ilk anından itibaren ağrılarda büyük rahatlama oluyor’ diye konuştu.
‘TEKRARLAMA ORANI ÇOK DÜŞÜK’
Bu tedavide bir yıllık hasta memnuniyetinin yüzde 80’lerde olduğunu da belirten Op. Dr.Çırağıloğlu şunları söyledi:
‘Tedavi sonrası hasta, önceden yanlış yaptığı şeyleri yapmaya devam ederse fıtık tekrar edebilir. Ama dikkatli olduğu takdirde tedaviyle beldeki fıtığı oluşturacak yapıyı da küçülttüğümüz için tekrar etme oranı oldukça düşük olur. Tabii ki bu yöntemin kimlere uygulanabileceğinin hekim tarafından araştırılıp bulunması da çok önemlidir. Favizm hastalığı olan yani bakla tüketemeyen hastalara, fıtık içi ozon tedavisini kullanmıyoruz. Ancak şu ana kadar böyle bir hastayla karşılaşmadım. Eğer hasta, kan sulandırıcı ilaç kullanıyorsa bunu tedaviden iki-üç gün önce kesmelidir.’
‘YURT DIŞINDAN GELEN BİRÇOK HASTAMIZ VAR’
Fransa, Kanada, Romanya ve Türki Cumhuriyeti ülkelerinden birçok kişinin bu yöntemi araştırdığını ifade eden Op. Dr. Çağrı Çırağıloğlu, ‘Türkiye’ye gelip bu yöntemle tedavi olan birçok hastam var. Hatta eğitim vermemi isteyen ülkeler de var. Türk hekimlerine olan güven büyük. Mesleki anlamda donanımlıyız. Ayrıca diğer ülkelere göre daha ucuz tedavi sağlıyoruz’ dedi.
‘AYAKKABILARIMI BİLE BAĞLAYAMAYACAK DURUMDAYDIM’
Yaklaşık 20 yıl bel fıtığı ile mücadele ettiğini belirten 49 yaşındaki Habib Gedik ise 1 buçuk yıl önce fıtık içi ozon tedavisi oldu. Geçmiş dönemlerde sürekli ağrı kesici ve jel kremlerle acısını dindirmeye çalışan Gedik, ‘Gerek iş yerimde gerekse günlük hayatımda olsun çok zorluk çektim. En sonunda arkadaş tavsiyesiyle Çağrı Beyi buldum. Geldim ve görüşme neticesinde bu tedaviyi olmaya karar verdim. Buraya geldiğimde ayakkabılarımı bile bağlayamayacak durumdaydım. Ardından operasyonumu oldum ve birkaç saatlik dinlenmemin ardından evime döndüm. Tedavi olduğumdan beri de çok rahatım. Yüzde 90 oranda sorun yaşamıyorum. Bu tür şikayetleri olanlara tavsiye ediyorum’ dedi.
‘ŞİMDİ DE BOYUN FITIĞIMA YAPTIRACAĞIM’
32 yaşında özel bir şirkette yöneticilik yapan Melek Yağmur da 4 buçuk yıl önce ani hareket sonucunda belinde rahatsızlık olduğunu söyledi. Yaklaşık 1 buçuk yıl ağrılarla yaşadığını belirten Yağmur şunları söyledi:
‘Bir gün sabah uyandığımda elimle komodinin üzerinde duran telefonuma bile uzanamayınca hemen hastaneye gittim. Bel fıtığım varmış. Acilen ameliyat olmam gerektiğini söylediler. Ancak ben bundan korktum. Çünkü ameliyatların senede bir tekrarlandığını duydum. Ayrıca hemen ayağa kalkıp işlerime de devam etmem gerekiyordu. Hemen alternatif yollar araştırmaya başladım. Bu sayede ozon tedavisini buldum ve yaptırdım. Gerçekten çok iyi oldum. Daha önce böyle problem yaşamamış gibiyim. Sporumu yapıyor, iş seyahatlerime devam ediyorum. Şimdi de boynumda fıtık olduğu için aynı operasyona girmek istiyorum.?