Haber7 / Özel Geçtiğimiz günlerde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu “Elimizdeki seçmen bilgileri Yüksek Seçim Kurulu’nun elinde de yok, her bir …
Haber7 / Özel
Geçtiğimiz günlerde CHP lideri Kemal Kılıçdaroğlu “Elimizdeki seçmen bilgileri Yüksek Seçim Kurulu’nun elinde de yok, her bir seçmeni, ilk kez sandığa gidip oy kullanacak seçmenleri de biliyoruz, evlerini, adreslerini de biliyoruz, doğum yerlerine de bakıyoruz. Kaç yabancının oy kullanacağını biliyoruz, 400-500 bin kişi gibi yüksek bir rakam yok, öyle bir rakam geldiğinde onu hemen kamuoyuyla paylaşırız” ifadelerini kullanmıştı.
AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik CHP liderinin iddialarına “YSK’nın elinde olmayan bilgiler var diyor. Bu tehlikeli bir ifade. Bu bilgileri nasıl elde etmiş? YSK’nın bile elinde olmayan bilgiden bahsediyor. Bütün bunlarla ilgili açıklama ihtiyacı ortaya çıkıyor.” sözleriyle tepki göstermişti.
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen, Optimar Araştırma Başkanı Hilmi Daşdemir ve Avukat Dr. Mehmet Sarı Kemal Kılıçdaroğlu’nun Yüksek Seçim Kurulu’nun elinde dahi olmayan seçmen verilerine/bilgilerine nasıl ulaştığını ve bunun ne anlama geldiğini Haber7’ye değerlendirdi.
“AKLIMIZA FETÖCÜ YÖNTEMLERİ GETİRİYOR”
AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Mustafa Şen Yüksek Seçim Kurulu’nun bile elinde olmayan seçmen bilgisinin elde etme yönteminin akıllara FETÖ taktiğini getirdiğini işaret ederek terör örgütü ile siyasi ayağın nasıl işlediğini şu sözlerle ifade etti;
İSTANBUL SEÇİMLERİ, YSK VE İMAMOĞLU ÜÇGENİ
Kılıçdaroğlu’nun itiraf niteliğindeki tepki çeken sözlerini İmamoğlu, YSK ve CHP üçgeninde değerlendiren Optimar Araştırma Başkanı Hilmi Daşdemir kriminal diye tarif ettiği ilişkiyi şöyle açıkladı;
“KILIÇDAROĞLU KANUN NAZARINDA SORUMLUDUR”
Avukat Dr. Mehmet Sarı kişilerin bilgilerinin kendilerinin rızasına başkaları tarafından edinilmesi bunların depolanması ve başka bir amaçla kullanılmasının kabul edilebilir bir durum olmadığını ve Türk ceza kanunun 135. Maddesi 136.maddesinde net bir şekilde bunlar suç olarak tanımlandığını kaydederek “Burada Kılıçdaroğlunun hangi sıfatla hangi kaynaktan yüksek seçim kurulunun elinde olmayan verileri depoladı ve bunları nasıl kullanıyor. Burada 2 yönde sıkıntı var. Bir tanesi kanun nazarında suç ikincisi bu toplanan veriler CHP ve Kılıçdaroğlu’nun siyaseti açısından dışardaki başka kötü niyetli emeller uğrunda kullanılması durumunda bunun gerek hukuken gerekse siyasi anlamda sorumluluğunu kim üstlenecek. Kılıçdaroğlu gerçekten bu anlamda suç işlemiştir. Kanun nazarında sorumludurlar.” ifadelerini kullandı.