ANKARA (İGFA) – Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nda, Uluslararası Medya Enformasyon …
ANKARA (İGFA) – Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun, Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı’nda, Uluslararası Medya Enformasyon Derneği (UMED) ile ortak düzenlenen Dijital Medya Paneli’nin açılışında yaptığı konuşmada, “Yalanın, terör propagandasının, nefret söyleminin ve sistematik dezenformasyonun özgürlüğü olamaz” dedi.
Altun, günümüzde teknolojik gelişmelerin oluşturduğu muazzam değişim ve dönüşümün izlerini, ekonomiden medyaya, uluslararası ilişkilerden toplumsal etkileşimlere kadar bütün alanlarda hissettiklerini söyledi. Bu değişimin bir boyutunun da “dijitalleşme” olduğuna dikkati çeken İletişim Başkanı Altun, dijitalleşmenin kuşatıcılığı nedeniyle birçok kişinin bu çağı dijital çağ olarak tanımladığını belirtti.
Dijitalleşmenin kendisini en yoğun şekilde hissettirdiği sektörlerin başında ise medya sektörünün geldiğini vurgulayan İletişim Başkanı Altun, “Günümüzde internet ve dijital teknolojiler üzerine yükselen bir ‘yeni medya’ gerçeğiyle karşı karşıyayız. Dijital medya mecraları elbette bilgiye erişim, demokrasi ve katılımcılık anlamında önemli kazanımlar sağlıyor. Dijital medya teknolojilerinin bir yönüyle bilgiye erişimi kolaylaştırdığı ve bu haliyle de bilgiyi demokratikleştirdiği de bir gerçektir. Ancak bu mecralar aynı zamanda, kişilik haklarından millî güvenliğe, hakikatin çarpıtılmasından sansasyon kültürünün kurumsallaşmasına kadar birçok boyutta çeşitli meydan okumaları, yeni sorunları, hatta ve hatta tehdit ve tehlikeleri de bünyelerinde barındırıyor” ifadelerine yer verdi
“YENİ MEDYA ORTAMLARINA SAHTE KİMLİKLER HÜKMETMEKTE”
İletişim Başkanı Fahrettin Altun, bugün geleneksel medya etiği sorunlarına yenilerinin eklendiğini, bunun da birçok nedeninin olduğunu ifade etti.
Medya etiği sorunlarının en önemli nedeninin dijital medya, yeni medya ve sosyal medyadaki kimlik karmaşası ve hatta kimliksizlik olduğunu anlatan İletişim Başkanı Altun, “Toplumsal ortamlarda her birimiz kimliklerimizle var olur, bu kimliklerimizle toplumsal rollerimizi icra ederiz. Mesleklerimizi de böyle icra ederiz. Bir gazeteci kimliğiyle, müktesebatıyla, toplum içindeki konumuyla, adıyla sanıyla haber yapar, habere de mührünü vurur, imzasını atar, kimliğinden iz bırakır. Bugün ne yazık ki dijital medyaya, yeni medya ortamlarına bir kimliksizlik, başka deyişle sahte kimliklenmeler hükmetmektedir. Yeni medya mecralarında sahte profillerin, çarpıtılmış kimliklerin kolaylıkla oluşturulabilmesi, yalan bilgilerin, tahrif edilmiş gerçeklerin bir o kadar kolay yayılabilmesine neden olmaktadır. Hele bir de buna sansasyonun kurumsallaşması dediğimiz süreç eşlik ettiğinde, daha fazla etkileşim hevesiyle karşımıza yeni medya etiği sorunları, insani, sosyal ya da ekonomik tahribatlar çıkmaktadır” diye konuştu.
İletişim çağının vebası olarak nitelendirebilecekleri dezenformasyonun, hep birlikte hareket ederek mücadele vermeleri gereken bir tehdit olduğuna dikkati çeken İletişim Başkanı Altun, dezenformasyonla mücadele kapsamında çeşitli sosyal medya düzenlemelerini içeren yasanın geçen ay yürürlüğe girdiğini anımsattı.
Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığı olarak bu bağlamda bugüne kadar yürüttükleri faaliyetleri, oluşturdukları Dezenformasyonla Mücadele Merkezi altında topladıklarını belirten İletişim Başkanı Altun, kitlesel bir silaha dönüşen ve ulusal bir güvenlik sorunu haline gelen dezenformasyonla mücadelenin elzem olduğunu vurguladı.
İletişim Başkanı Altun, dijital medya platformlarında kullanıcıların, devasa bir enformasyon ve dezenformasyon bombardımanına maruz kaldığının bir gerçek olduğunu belirterek, dolayısıyla dijital medyada bilinçli ve dikkatli şekilde varlık göstermenin büyük önem arz ettiğini kaydetti.
İletişim Başkanı Altun, dijital medya alanında farkındalık oluşturmak için gerçekleştirdiği faaliyetler dolayısıyla UMED’i tebrik etti.