Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması sonrasında İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya yakınlaşması sonrasında Türkiye ile Batı bloğu arasında yaşanan …
Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması sonrasında İsveç ve Finlandiya’nın NATO’ya yakınlaşması sonrasında Türkiye ile Batı bloğu arasında yaşanan gerilim devam ederken bütün gözler Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın Türkiye’ye iadesini istediği Kürt asıllı İsveçli siyasetçi Emine Kakabaveh’teydi.
“PKK YANDAŞLARI İSVEÇ’TE MECLİSE KADAR GİREBİLİYOR”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Kakabaveh’i kast ederek, “PKK yandaşları İsveç’te meclise kadar girebiliyor, orada konuşma yapıyor. Bizim NATO üyeliklerine evet dememiz mümkün değil” demişti.
“BEN TÜRK DEĞİLİM Kİ İADEMİ İSTİYORLAR”
Erdoğan’ın işaret ettiği ve son dönemde NATO krizinin kilit isimlerinden biri haline gelen İsveçli milletvekili Kakabaveh, konuya ilişkin ilk kez konuştu. Sözcü’de yer alan habere göre Kakabaveh, “Ben İran asıllı bir Kürt vatandaşıyım. Türk değilim. Türkiye ile bir bağlantım yok. Aynı zamanda Avrupa Parlamentosu’nda da görev yapıyorum” sözleriyle, Türkiye’den iadesinin istenemeyeceğini savundu.
ANDERSSON’UN İSTİFASINA ENGEL OLABİLECEK TEK VEKİL KAKABAVEH
7 Haziran’da ülkenin Adalet Bakanı Morgan Johansson için yapılacak güvensizlik oylamasında ret oyları çoğunlukta çıkarsa İsveç Başbakanı Magdalena Andersson istifa edeceğini açıklamış, istifasına engel olabilecek tek vekilin Kakabaveh olduğu açıklanmıştı. Adalet Bakanı’nın geçer oy alması için tek bir oy yeterken bağımsız olarak parlamentoda yer alan Kakabaveh’in oyu ile birlikte İsveç’te hükümet düşmekten kurtulabilir. ABD merkezli Bloomberg’de yer alan haberde ise Kakabaveh’in kabineye destek vermesi sözüne karşılık Andersson’un partisinin terör örgütü PKK’nın Suriye uzantısı PYD’ye daha fazla destek sözü aldığını da aktardı.
“ANLAŞMAMIZ NETLEŞİRSE GÜVENSİZLİK OYLAMASINA DESTEK VERMEYECEĞİM”
Konuyla ilgili bir açıklama yapan Kakabaveh, “Eğer anlaşmamız netleşirse ben bu güvensizlik oylamasına destek vermeyeceğim. Şu an hükümetten yanıt bekliyorum” dedi. Salı günü yapılacak oylamanın ülke siyasetinin yanı sıra uluslararası ilişkiler için de kritik bir öneme sahip olacağı belirtiliyor.