enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,5424
EURO
36,0063
ALTIN
3.006,41
BIST
9.549,89
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Parçalı Bulutlu
9°C
İstanbul
9°C
Parçalı Bulutlu
Pazar Çok Bulutlu
10°C
Pazartesi Az Bulutlu
10°C
Salı Az Bulutlu
12°C
Çarşamba Parçalı Bulutlu
13°C

Diş sıkma alışkanlığı olan çocuklarda nelere dikkat edilmeli?

Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir, yetişkinlerde bile diş sıkma alışkanlığını kontrol altına almak veya kalıcı bir tedavi önerisi sunabilmek henüz mümkün değilken, çocuklarda izlenmesi gereken yol hakkında doğru adımlar atılmasının gerekliliğine dikkati çekti.

Diş sıkma alışkanlığı olan çocuklarda nelere dikkat edilmeli?
13.11.2024
4
A+
A-

İSTANBUL (İGFA) – Diş sıkma alışkanlığı, yetişkinlerde olduğu gibi, çocukların da çoğu zaman farkında olmadan, günlük stresli aktiviteleri sırasında veya uyurken normal fonksiyonlar dışında çalıştırdıkları çene ve çiğneme kaslarının, çene eklemine yaptırdığı kuvvetli hareketler sonucu oluşur. Önlem alınmadığı takdirde küçük yaşlarda geçici sorunlara yol açabileceği gibi ilerleyen yaşlarda kompleks tedaviler gerektiren eklem hastalıklarına da sebebiyet verebileceğini aktaran Çocuk Diş Hekimliği Uzmanı Dt. Nurgül Demir, özellikle çocuklarda izlenmesi gereken yol hakkında doğru adımlar atılmasının önemine vurgu yaptı.

Demir, genç bireylerdeki diş sıkma alışkanlığı da yetişkinlerde olduğu gibi, uyku sırasında başlayabilir veya gün içinde tekrarlayabildiğine dikkati çekerek, “Diş sıkma alışkanlığına, diş gıcırdatma da eşlik edebilir. Yaşı küçük olan hastalarımızda farkındalık yaratmak çok daha zor olduğu için, bruksizm tanısı koyduğumuz hastalarımızda asıl sorumluluk ise ebeveynlere düşmektedir” dedi.

KULAK AĞRISI, BAŞ AĞRISI, UYKU DÜZENSİZLİKLERİ VARSA DİKKAT!

Ebeveynlerin çocukları uyku sırasında kontrol etmelerinin önemine dikkat çeken Nurgül Demir, “Diş sıkmaya diş gıcırdatma da eşlik ediyorsa çocuğunun diş sıktığının farkına varabilir; ancak sadece diş sıkma alışkanlığı olan hastalarımızda teşhis genellikle kulak ağrısı, baş ağrısı, uyku düzensizlikleri gibi şikayetler oluşmaya başladığında konulur. Henüz şiddetli şikayetleri olmayan bruksizm hastalarımızda ilk teşhis ise, diş muayenesi sırasında konulmaktadır. Diş yüzeylerinde aşınmalar, çatlaklar, dolgu ve diş yüzeylerinde kırılmalar, çene eklemi bölgesinde ağrı ile bruksizm tanısının erken konulması, ileride oluşabilecek ciddi problemlerin önüne geçer.” dedi.

Çocuklarda bruksizm plağı, botoks uygulaması gibi tedavilerin kesinlikle uygun olmadığı için diş sıkma alışkanlığı olan çocuklarda dikkat edilmesi gereken konulara dikkati çeken Dt. Nurgül Demir, “Gece uyku sırasında çocuğun diş gıcırdattığı duyulduğu takdirde, derin uykudan uyandırmak, alışkanlık sırasında çiğneme kasları ile iletilen kuvvetin gücünü azaltarak meydana gelen hasarın azaltılmasında yardımcı olacaktır. Buna ek olarak, alışkanlığın sıklığının azaltılması, kas hafızasının zayıflatılmasına ve bruksizmin zamanla tamamen bırakılmasına fayda sağlayabilir” diye konuştu.

“Sakız çiğnemek çiğneme kaslarının sürekli aktifleştirilerek güçlenmesine, diş sıkma sırasında çene eklemine ve dişlere daha fazla kuvvet iletilmesine sebep olabilir” diyen Demir, “Diş sıkma alışkanlığının çene eklemi üzerinde yaratmış olabileceği hasarı da göz önünde bulundurarak, elma, hamburger gibi besinler parçalara bölünerek tüketilmeli, ağız açık konumda çene eklemine kontrolsüz kuvvet iletilmesinden kaçınılmalıdır. İleri seviyede diş sıkan çocuklarda, zaman içinde dişlerde aşınmalar ve alt yüz boyutlarında düşme meydana gelebileceği için, gerektiği takdirde prefabrike kaplamalar ile dişlerin düşme yaşlarına kadar ağızda tutulması sağlanmalıdır” önerilerinde bulundu.

ETİKETLER: , , , ,
Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.