Türkiye’de yaşayan resmi rakamlara göre 3 milyon 762 bin 686 Suriyeli sığınmacının durumu ülkenin gündeminde ilk sıralarda yer alırken …
Türkiye’de yaşayan resmi rakamlara göre 3 milyon 762 bin 686 Suriyeli sığınmacının durumu ülkenin gündeminde ilk sıralarda yer alırken, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan konuyla ilgili bugün gerçekleşen Kabine toplantısı sonrası açıklamalarda bulundu.
“GÖNDERMEYE HİÇBİRİNİZİN GÜCÜ YETMEZ”
Kılıçdaroğlu’nun “2 seneye hepsini göndereceğiz” açıklamasına yanıt olarak Erdoğan, “Bunları yapamayacaksın, bunları yapmaya da hiçbirinizin gücü yetmez. Zira biz Ensar kültürü ile yetişmişiz. Muhacir kültürünün ne olduğunu iyi biliriz. Biz sizler gibi bu toprakları hüdainabit bulmadık” ifadelerini kullandı.
GERİ DÖNÜŞ PROJESİNİN DETAYLARINI ANLATTI
Öte yandan Cumhurbaşkanı Erdoğan, ülkelerine geri dönmek isteyen 1 milyon Suriyeli için başlatılan geri dönüş projesiyle ilgili detayları da anlatı.
Açıklamalarında Erdoğan şu ifadeleri kullandı:
“Biz muhacir kültürünün ne olduğunu çok iyi biliriz. Bu toraklarda verilen mücadelenin ne olduğunu gayet iyi biliriz. 3 milyon 700 bin Suriyeli bizim kardeşimizdir. Biz bu kardeşlerimize sahip çıktık, çıkıyoruz. Sahip çıkacağız Bay Kemal. Senin ortakların varsın PKK terör örgütünün mensupları olsun, sen onlarla beraber Ankara’dan İstanbul’a yine yürümeye devam et. Biz bu kardeşlerimizle ensar kültürü, muhacir kültürü içerisinde yolumuza devam edeceğiz. Asla taviz de vermeyeceğiz. Çünkü biz şuna inanıyoruz. Ancak inananlar kardeştir. Kardeşliğimizi koruyacağız. Körfez Savaşı başladığında Irak’tan ülkemize gelen 1 milyon kişinin tamamına yakını savaşın ardından evlerine geri döndü.
“SURİYE’NİN KUZEYİN’DE BRİKET EVLER YAPIYORUZ”
Suriye’deki iç karışıklıkların ardından yaklaşık 4 milyon kişi ülkemize geldi. Suriye’nin kuzeyinde briket evleri yapıyoruz. İnşallah bunların inşası devam ediyor. Mümkün olduğunca fazla yapmaya da gayret edeceğiz. Çatışmaların halen devam ettiği, terör örgütlerinin saldırılarını sürdürdüğü, siyasi birliğin ve toprak bütünlüğünün henüz sağlanamadığı Suriye’nin istikrara kavuşması için her türlü gayreti gösteriyoruz. Bugüne kadar ülkemize gelen Suriyelilerden 500 bini sınırlarımıza bitişik bölgelerde güvenli hale getirdiğimiz bölgelere dönüş yaptı. Uluslararası yardım kuruluşlarının desteği ile 4 milyon kişinin de İdlib başta olmak üzere bulundukları yerde kalmalarını sağlıyoruz. Buna rağmen İdlib’teki gerilimin ve diğer bölgelerdeki güvensiz ortamın sürmesi ülkemizdeki Suriyeli sayısının belirgin şekilde azalmasının önüne geçti.
“G20’DE 1 MİLYON KİŞİNİN İSKANI İÇİN ŞEHİRLER İNŞA EDİLMESİ TEKLİFİNİ SUNDUK”
57 BİN BRİKET EV TAMAMLANDI
Türkiye bu yükün büyük bir bölümünü hem kendi sınırları içinde hem de Suriye topraklarında üstlenmek durumunda kaldı. Geçtiğimiz yıl, sivil toplum kuruluşlarının desteği ile Suriye topraklarında gerçekten çok zor şartlarda yaşayan insanlar için 100 bin briket ev yapma projesini başlattık. Bu proje kapsamında 57 bin briket evi tamamladık. 20 bini ile ilgili çalışmalar sürüyor. Kalan 23 bin evi de en kısa sürede yapacağız. Bu sayıyı daha da artırmamız mümkün olabilir.
YENİ ADIM 200 BİN KONUT DAHA İNŞA ETMEK
2015 yılındaki asıl projemizi hayata geçirecek yeni bir adım daha atıyoruz. Uluslararası yardım kuruluşlarının finansmanı ile Suriye topraklarında 13 ayrı yerde okuluyla, hastanesiyle, sanayisi ile, tarımıyla gereken tüm altyapıya sahip 200 bin konut inşa edilmesini inşallah sağlıyoruz.
“ÇALIŞMALAR İLERLEDİKÇE AYRINTILARI PAYLAŞACAĞIZ”
Amacımız halen ülkemizde yaşayan 1 milyon Suriyelinin tüm insani şartlara sahip bu şehirlere geri dönüşünü temin etmektir. Kurumlarımızın yaptığı çalışmalar bu geri dönüş için 1 milyondan fazla sığınmacının gönüllü olduğunu göstermektedir. Böylece tüm dünyanın adeta sırtını döndüğü, görmezden geldiği, vicdanını kapattığı bir trajedinin çözümünde önemli bir merhaleyi daha Türkiye öncülüğünde tamamlamayı hedefliyoruz. Çalışmamalar ilerledikçe sürecin ayrıntılarıyla bilgiyi kamuoyuyla paylaşacağız.
“BİZİM İNSANİ, VİCDANİ VE TARİHİ GÖREVİMİZ”
Rabbim kimseyi vatansız, yurtsuz, evsiz bırakmasın. Canıyla, malıyla, onuruyla sınamasın. Kimse ülkesini, evini, işini, ailesini, bağlarını, sebepsiz yere terk edip bir bilinmeze doğru yola çıkmaz. Böyle bir mecburiyetle karşı karşıya kalanlara biz kucağımızı açtık. Bizim insani, vicdani ve tarihi görevimizdir. Bu ahlaki vazifeyi hakkıyla yerine getirmiş olarak dünyanın karşısına huzuru kalple çıkıyoruz.