Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda temizlik sorununun yaşanması tartışmaları sürerken, Eğitim İş Sendikası Bakan Yusuf Tekin’e yanıt verdi.
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda temizlik sorununun yaşanması tartışmaları sürerken, Eğitim İş Sendikası Bakan Yusuf Tekin’e yanıt verdi.
Okullardaki Temizlik Sorunu Bilmecesi
Milli Eğitim Bakanlığı’na bağlı okullarda temizlik sorunun devam ettiğini belirten Eğitim İş Sendikası yetkilileri, “Okullardaki temizlik sorununu “siyasi şov” olarak nitelendiren Milli Eğitim Bakanlığı, asıl misyonu olan hizmeti eksik bırakarak, sorumluluğunu diğer kurumlara yüklemeye çalışmaktadır. Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yapılan açıklamada, okullardaki temizlik hizmetlerinin eksiksiz yürütüldüğü ve rastgele bir sorunun olmadığı öne sürülmüştür. Lakin alandaki gerçekler ve öğretmenlerimizin, öğrencilerimizin yaşadıkları, bu tezlerin tam aksisini ortaya koymaktadır. Eğitim-İş olarak bu durumu tüm çıplaklığıyla ortaya koymuş ve acil tedbirler alınmasını istemiştik. Lakin Bakanlık tedbir almak yerine gerçekleri gizlemeye çalışmaktadır. Bakanlık, her ne kadar istihdam edilen temizlik işçisi sayısının artırıldığını ve okulların hijyen şartlarının kontrol altında olduğunu sav etse de gerçek şudur ki okullarımızda yaşanan temizlik sıkıntıları büyük ölçüde devam etmektedir. Velilerden, öğretmenlerden ve okul idarecilerinden aldığımız geri bildirimler, birçok okulda önemli temizlik eksikliklerinin sürdüğünü gözler önüne sermektedir” dedi.
Okullarda İşin Uzmanı İnsanlar İstihdam Edilmeli
Eğitim İş Sendikası konu hakkında şu açıklamayı yaptı, “Öncelikle, İşgücü Ahenk Programı (İUP) ve Toplum Faydasına Program (TYP) kapsamında görevlendirilen süreksiz işçi uygulamaları, okulların kalıcı ve sürdürülebilir temizlik gereksinimlerini karşılamaktan uzaktır. Süreksiz çalışanın sağlanması sürecinde yaşanan gecikmeler, okullarımızın hijyen standartlarını tehlikeye sokmuştur. Kaldı ki daha evvel vurguladığımız üzere bu uygulama, kamu kurumlarında kalıcı istihdam yerine süreksiz ve düşük fiyatlı sömürünün önünü açmıştır. Haftanın 3 günü 8 bin 447 TL’ye çalıştırılacak bireylerle okulların ne güvenliği ne temizliği sağlanabilir, üstelik bu asla kabul edilemeyecek bir emek sömürüsüdür. Eğitim-İş olarak yıllardır okulların paklık ve güvenlik gereksinimlerinin giderilmesi için işinin uzmanı insanların takımlı biçimde istihdam edilmesi gerektiğinin altını çiziyoruz.
Okullardaki Temizlik İşçileri, “Biz Neden Bu Kadar Düşük Ücrete İş Yapıyoruz”
“TYP kapsamında çalışan çalışanın yalnızca 6 aylık mukavelelerle işe alındığı ve işlerinin 31 Mart prestijiyle sona ereceği göz önüne alındığında, bu programın eğitim yılı boyunca istikrar sağlamayacağı ortadadır.
Öte yandan, İşgücü Ahenk Programı (İUP) kapsamında görevlendirilen çalışanlar, düşük fiyatlarla uzun saatler çalışmak zorunda bırakılmakta ve bu durum işçinin memnuniyetsizliğini artırmaktadır. İUP çalışanlarının “Biz neden bu kadar düşük fiyatla bu işi yapıyoruz?” sorusunu sormaya başlaması, Bakanlığın eğitim kurumlarına yönelik işçi siyasetlerinin ne derece sıkıntılı olduğunu açıkça göstermektedir. Okullarımızda kaliteli ve daima temizlik hizmeti sağlanması için kalıcı istihdam siyasetlerine muhtaçlık varken, bu süreksiz tahliller hem çalışanları mağdur etmekte hem de okulların hijyen standartlarını tehlikeye atmaktadır.
MEB, açıklamasında okullarda vazife yapan temizlik işçisinin sayısının arttığını belirtirken, aslında büyük bir açığı da itiraf etmektedir. Bakanlık, hâlihazırda 49 bin 578 takımlı işçi bulunduğunu ve buna ek olarak 30 bin Toplum Faydasına Program (TYP) ve 63 bin 777 İşgücü Ahenk Programı (İUP) çalışanının vazife yaptığını lisana getiriyor. Lakin bu açıklamanın dikkatli bir tahlili, eğitim sistemimizdeki büyük bir eksikliği gözler önüne sermektedir”
MEB’e Son 20 Yıldır Hiç Yeni Memur Alınmamış
“MEB’in bu programlarla 150 bine yakın süreksiz işçi istihdam etmesi, okullarımızda kalıcı yardımcı işçi gereksiniminin en az 150 bin olduğunu açıkça ortaya koymaktadır. Bu sayının da kalabalık sınıfları, çok katlı okulları, ikili eğitim garabetini düşündüğümüzde kâfi olmayacağını herkes biliyor, en âlâ de Bakanlık biliyor aslında. Yani, Bakanlık dolaylı da olsa birinci defa okullarımızdaki yardımcı işçi açığını net bir biçimde lisana getirmek durumunda kalmıştır. Ne yazık ki, bu gereksinimin takımlı ve sürdürülebilir halde karşılanmadığını da kabul etmek zorundayız. Bugün hâlâ 49 bin 578 takımlı işçinin büyük bir kısmı, temizlik işlerinden çok farklı misyonları yerine getirmektedir. Son 20 yıldır Bakanlık neredeyse hiç yeni memur alımı yapmamış, bu yüzden mevcut takımlı işçi, paklık işlerinden çok farklı vazifelerle yükümlü hale gelmiştir. 5.12.2023’te Ulusal Eğitim Bakanının milletvekillerinin mevzuyla ilgili soru önergesine verdiği yanıta nazaran MEBBİS kayıtlarında il/ilçe ulusal eğitim müdürlükleri hariç yardımcı hizmetler sınıfında bulunan işçi sayısı 18.827. Yani okul sayısının çeyreği kadar bile takımlı yardımcı işçi yok” (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
