Osmanlı Sultanı 1. Ahmed’in emriyle 1615 yılında Cünûnî Ahmed Dede tarafından kurulan, 1925 yılında yasayla kapatılan ve zaman içinde kaderine terk edilip, büyük bir bölümü yıkılan Bursa Mevlevihanesi, Büyükşehir Belediyesi tarafından ilk günkü ihtişamına kavuşturuldu
BURSA (İGFA) – Bursa’da 8500 yıllık arkeoparktan 2300 yıllık Bitinya surlarına, 700 yıllık Osmanlı eserlerinden Cumhuriyet dönemi sivil mimarlık örneği yapılara kadar her alanda eşsiz eserlere sahip olan Bursa, Büyükşehir Belediyesi marifetiyle adeta açık hava müzesine dönüşüyor. Osmanlı Sultanı 1. Ahmed’in emriyle 1615 yılında Cünûnî Ahmed Dede tarafından kurulan, 1925 yılında yasayla kapatıldıktan sonra bir süre farklı amaçlarla kullanıp, kaderine terkedilen ve türbe dışındaki bölümleri yok olan Bursa Mevlevihanesi, Büyükşehir Belediyesi tarafından ilk günkü özgün kimliğiyle yeniden ayağa kaldırıldı.
‘Semahane’, ‘Türbe, Meydan-ı Şerif ve Matbah-ı Şerif’ ve ‘Dedegan Hücreleri ve Selamlık’ olmak üzere 3 bölümden oluşan yapı, özgün kimliğiyle Bursa’ya değer kattı.
Mevlevihane’nin özellikle Semahane bölümündeki tavan işlemeleri ve ahşap oymaları göz kamaştırırken, Matbah-ı Şerif bölümü Mevlevilik kültürünün tüm yönleriyle anlatıldığı bir müzeye dönüştürüldü. Dedegan Hücreleri ve Selamlık bölümünde Uludağ Üniversitesi işbirliğiyle uzmanlık seviyesinde musiki ve hat derslerinin verileceği Mevlevihane, haftalık sohbet programları, sema gösterileri, musiki ve hat dersleri ile Mevlevi kültürünün tüm yönleri ile yaşatılacağı bir merkez oldu.
Bursa’nın tarihi ziynetlerine yeni bir halka olarak eklenen Bursa Mevlevihanesi, resmi açılış töreni öncesi kapılarını görkemli bir etkinlikle Bursalılara açtı. Bursa’da tasavvuf rüzgarı estiren etkinlik, Üftade Tekkesi ve Camii önünden Mevlevi Alayı ile başladı.
Başkan Aktaş ve Bursa protokolünün de eşlik ettiği Mevlevi dervişleri, yürüyerek Bursa Mevlevihanesi’ne geldi. Burada düzenlenen törene Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’ın yanı sıra Dünya Belediyeler Birliği ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay, Balıkesir Büyükşehir Belediye Başkanı Yücel Yılmaz, Bursa Milletvekilleri Mustafa Varank, Ayhan Salman, Refik Özen, Osman Mesten, Ahmet Kılıç ve Mustafa Yavuz, AK Parti İl Başkanı Davut Gürkan, ilçe belediye başkanları ve tasavvufa gönül veren çok sayıda vatandaş katıldı.
Sunuculuğunu Ali Bektaş’ın yaptığı törende konuşan Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş, Bursa Mevlevihanesi’nin küllerinden doğuşunun coşkusunu yaşadıklarını söyledi.
ULVİ VE ASLİ VAZİFEMİZ
Bursa Mevlevihanesi’nin kaderine terk edilmiş bu hâlinin kendilerini mahzun ettiğini kaydeden Başkan Aktaş, “Ecdadımızın mirasına sahip çıkmak bizim ulvi ve asli vazifemiz. Bugün burada Bursa Büyükşehir Belediyesi olarak kapanışından 98 yıl sonra şehrimize bir vefa borcu addederek Bursa Mevlevihanesi’ni açmanın ve gelecek kuşaklara miras bırakmanın mutluluğunu yaşıyoruz. Bursa Mevlevihanesi; semahane, matbâh-ı şerîf, Cünûnî Ahmed Dede Türbesi ve haziresi (yani hâmûşân), dedegân hücreleri ve selamlık bölümlerinden oluşan dinî, sosyal, kültürel ve sanatsal faaliyetlerin yürütüldüğü bir kompleks işlevine sahip olacak. Tarihî belgeler ışığında aslına uygun şekilde yeniden ayağa kaldırılan her bir yapının bir işlevi ve manası var. Biz buranın ruhunun da dört asır öncesindeki gibi korunarak devam etmesi için çalışacağız. Mevlânâ Hazretleri’nin vuslatının 750’nci yıl dönümü olan 2023 yılı, Cumhurbaşkanımız Sayın Recep Tayyip Erdoğan tarafından genelgeyle ‘Mevlânâ Yılı’ ilan edildi. Bursa Mevlevihanesi’nin yeniden inşasının bu önemli yıla denk gelmesi de tarihe not düşmek bakımından ayrıca önemli. Bursa Mevlevihanesi’nin ihyasında emeği geçen değerli isimlere, mesai arkadaşlarıma, kurum ve kuruluşlara ayrı ayrı şükranlarımı sunuyorum. 750. vuslat yıl dönümünde Hazret-İ Mevlânâ’yı da rahmet ve hürmetle yâd ediyorum. 19,5 yıllık belediye başkanlığım süresince onlarca yüzlerce açılışa, güzelliğe, hizmete vesile oldum, aracı oldum, öncü olmaya çalıştım ama beni en çok etkileyen eserlerden bir tanesinin bu olduğunu ve inşallah bugünden sonra bu güzel mekanın Bursa’nın caddelerine sokaklarına dalga dalga yayılacağına yürekten inanıyorum” diye konuştu.
Dünya Belediyeler Birliği ve Konya Büyükşehir Belediye Başkanı Uğur İbrahim Altay ise, Hz Mevlana’nın insanlara rehberlik eden, öğretilerini ve kadim değerlerini yaşatma yolunda oldukça önemli bir adım atıldığını söyledi. Altay, ‘Takdire şayan’ olarak nitelediği Bursa Mevlevihanesi’nin medeniyet mirasına yeniden kazandırılmasına emeği geçen Bursa Büyükşehir Belediye Başkanı Alinur Aktaş’a teşekkür etti.
Törene katılan Bursa Milletvekilleri adına söz alan Milletvekili Mustafa Varank da, Bursa Mevlevihanesi’nde yüzyıllar sonra tekrar sema mukabelesinin yapılmasından, bu mekanları zikrullahla buluşturmaktan büyük bir şeref duyduklarını söyledi.
Bursa Mevlevihanesi’nde sema icra edecek olan semazenleri yetiştiren Kültür ve Turizm Bakanlığı Konya Türk Tasavvuf Müziği Topluğu Müdürü Postnişin Fahri Özçakıl da mevlevihanenin gerçek hüviyetinde hizmet etmesinin önemine değildi.
Törene katılan Hz. Mevlana’nın 22. kuşaktan evlatları Esin Çelebi Bayru, “Hz. Mevlana’nın değdiği gibi ‘madem ki bir ağaç diktin onu sula’. İşte maddi manevi çalışmaların karşılığını bulması gerekir. Bu gönül ve kültür mekanının amacı doğrultusunda, ehil kişilerin ellerinde kültürümüzü yaşatması ve insanımıza faydalı olması en büyük dileğimiz ve duamızdır. Bursa Mevlevihanemizin 400 yıllık tarihinde yeniden vücut bulmasında katkıları bulunan tüm dostlara, atsız kahramanlara çok teşekkür ederim” dedi.
Konuşmalar sonrasında mevlevihanenin ortaya çıkmasında emeği geçen Safiyüddin Erhan, Prof. Dr. Hasan Basri Öcalan, Prof. Dr. Mustafa Kara, Hüsnühat ustası Hattat Hüseyin Kutlu, Konya Türk Tasavvuf Topluluğu ve Bursa Mevlevihanesi Postnişi Fahri Özçakıl, Doç. Dr. Muhammet Zinnur Kanık, Bursa Mevlevihanesi son postnişi Mehmet Şemsettin Dede’nin 4. kuşak torunu Nesibe Günalkal ve Bahri Hüda Tanrıkorur’a protokol üyeleri tarafından günün anısına hediye ve ipek tablo hediye edildi.
Tören daha sonra çerağ uyandırma merasimi ile devam etti.
Prof. Dr. Mustafa Kara ve Safiyüddin Erhan tarafından ebced hesabıyla hazırlanan kitabe dualar eşliğinde semahanenin duvarına asıldı. Tören, sikke tekbirleme ve Mevlevi mukabelesi ile tamamlandı.