enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,5608
EURO
36,3267
ALTIN
2.912,80
BIST
9.659,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Az Bulutlu
11°C
İstanbul
11°C
Az Bulutlu
Salı Çok Bulutlu
11°C
Çarşamba Çok Bulutlu
12°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
14°C
Cuma Az Bulutlu
15°C

Alzheimer Riskini Azaltmanın 7 Etkili Yolu!

Son yıllarda tıptaki gelişmeler sayesinde ülkemizde de ortalama yaşam süresi giderek uzarken, beraberinde çok ciddi bir hastalık olan Alzheimer’ın görülme sıklığı ise artıyor

Alzheimer Riskini Azaltmanın 7 Etkili Yolu!
12.09.2023
1
A+
A-

Son yıllarda tıptaki gelişmeler sayesinde ülkemizde de ortalama yaşam süresi giderek uzarken, beraberinde çok ciddi bir hastalık olan Alzheimer’ın görülme sıklığı ise artıyor. Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Acıbadem Taksim Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Seçkin “Dünya Sağlık Örgütü’nün raporuna göre, dünya genelinde Alzheimer hastalığının görülme sıklığı gelişmiş ülkelerde azalmaya başlarken gelişmekte olan ülkelerde daha hızlı bir artış göstermektedir. Bunun en önemli nedeni, bu ülkelerde beyin yaşlanmasına yönelik ulusal stratejilerin geliştirilememiş olmasıdır” diyor. Kaliteli yaşlanmanın yolunun beyin sağlığından geçtiğini ve Alzheimer hastalığı riskinin alınacak önlemlerle yüzde 60 azaltılabileceğini belirten Doç. Dr. Mustafa Seçkin Eylül 1-30 Eylül Dünya Alzheimer Farkındalık Ayı kapsamında yaptığı açıklamada, Alzheimer’a karşı alınabilecek basit ama etkili 7 önlemi anlattı, önemli uyarılar ve önerilerde bulundu. 

Günümüzde yaşam süresinin uzaması ve yaşlı nüfusun giderek artmasıyla ülkemizde de Alzheimer hastalığıyla çok daha fazla karşılaşır olduk. Türkiye Alzheimer Derneği’nin verilerine göre ülkemizde 600.000’in üzerinde Alzheimer hastası bulunuyor. Üstelik bu sayı hastalığın erken dönemi olan hafif bilişsel bozukluk hastalarını da içermiyor. Yapılan çalışmalar; 60 yaş üzeri yaklaşık her 5 kişiden birinde hafif bilişsel bozukluk yani günlük yaşantıyı önemli ölçüde etkilemese de muayene ile tespit edilmiş unutkanlık vb sorunlar bulunduğunu, bu hastaların yaklaşık yüzde 50’sinin de 5 yıl içerisinde Alzheimer hastalığı tanısı aldığını ortaya koyuyor. 2000’li yılların başlarına kadar Alzheimer hastalığı ve diğer demansların gelişmiş ülkelerde daha sık görülüyorken ibrenin gelişmemiş ülkelere dönmeye başladığını belirten Acıbadem Üniversitesi Tıp Fakültesi Nöroloji Anabilim Dalı Öğretim Üyesi ve Acıbadem Taksim Hastanesi Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Seçkin, bu ülkelerin 2050 yılına kadar çok daha büyük bir demans hastası popülasyonu ile uğraşmak zorunda kalacaklarının öngörüldüğünü söylüyor. 

Sağlıklı yaşam tarzı çok önemli!

Alzheimer hastalığı hücre ölümüne neden olarak beynin küçülmesine yol açıp bunamayla sonuçlanıyor. Beyin fonksiyonlarının bozulmasını hızlandıran nedenlerin başında Alzheimer hastalığının geldiğini kaydeden Doç. Dr. Mustafa Seçkin son yıllarda beyinde amiloid birikimini azaltacak tedavi yöntemlerinin umut verici olduğunu, bununla birlikte yapılan çalışmaların; sağlıklı yaşam tarzı oluşturulmasının da hastalıkla mücadelede son derece önemli rol oynadığını ortaya koyduğunu söylüyor. Kaliteli yaşlanabilmenin ‘sağlıklı beyin yaşlanması’ sayesinde olabileceğini vurgulayan Doç. Dr. Mustafa Seçkin “Sağlıklı beyin yaşlanması kavramı tüm organların aynı hızda yaşlanmıyor olması ve diğer organlar iyi durumda iken dahi beynin daha hızlı yaşlanabileceği esasına dayanır. Yaşam tarzı değişikliklerinin Alzheimer hastalığı riski üzerine etkilerinin incelendiği çalışmalar; düzenli fiziksel egzersizin Alzheimer gelişme riskini yüzde 30-40 oranında azaltabileceğini göstermektedir. Bu çalışmalar; düzenli egzersize ek olarak sigaradan uzak durulması, alkolden kaçınılması, Akdeniz diyeti, aktif bir sosyal yaşam, kaliteli uyku ve kilo kontrolüne dikkat edilmesi sayesinde Alzheimer hastalığı riskinin yüzde 60’a kadar azaltılabileceğini ortaya koymaktadır. Öyle ki düzenli egzersiz sayesinde beynimizin ürettiği kimyasallar Alzheimer hastalığını önlemede veya yavaşlatmada bilinen en güçlü tedavi yöntemini bize sunmaktadır. Bu kimyasallar ilaç şişelerinin içine konulup bize ulaştırılana kadar üzerimize spor kıyafetlerimizi giyip harekete geçmekten daha iyi bir seçenek şu an için mevcut değildir.” Egzersizin beyne faydalı olabilmesi için haftada en az 3 kez 45-60 dakika aerobik egzersizleri ile birlikte ağırlık, direnç ve denge egzersizlerinin kombine edildiği bir programın uygulanmasının önerildiğini belirten Doç. Dr. Mustafa Seçkin, bu tarz egzersiz planlamasının hekim kontrolünde ve egzersiz bilimine hakim fizyoterapistler gözetiminde yapılması gerektiğinin altını çiziyor. 

Kaliteli yaşlanmak için!

Peki Alzheimer olmayan ve belki de hiç olmayacak olan yaşlıların da endişenmesine gerek var mı? Ülkemizde ciddi oranlara ulaşan ve giderek de artacak olan yaşlı nüfusunun başka nelere dikkat etmesi gerekiyor? Nöroloji Uzmanı Doç. Dr. Mustafa Seçkin kaliteli yaşlanmak için alınması gereken ilave önlemleri “Beyin-damar hastalıklarından korunmak, B12, folik asit, demir, tiroit hormonları gibi beyin sağlığı için hayati öneme sahip vitamin ve hormonların kan düzeylerini normal sınırlarda tutmak, tekrarlayan kafa travmalarından korunmak, hava kirliliğini önlemek, çevresel toksinlere (özellikle tarım ilaçlarına, sanayi atıklarına) maruz kalmamak gibi önlemleri hayatımıza geçirmek” şeklinde sıralıyor.  Öte yandan kaliteli yaşlanmayı ulusal ölçekte başarabilmek için şehir planlama, tarım politikalarının gözden geçirilmesi, eğitim, aile içi şiddetin önlenmesi (özellikle tekrarlayan kafa travmaları açısından), ve kültürel faaliyetlerin daha geniş kitleler tarafından ulaşılabilir olması gibi farklı disiplinleri ilgilendiren alanlarda işbirliği yapılmasının da şart olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Mustafa Seçkin “Kapımızdaki bu büyük tehlikenin farkına vararak, ülkemizde ortalama yaşam sürelerini uzatmakta gösterdiğimiz başarıyı beyin sağlığını koruyarak kaliteli yaşlanma konusunda da göstermemiz gerekiyor” diye konuşuyor. 

 

Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.