Sosyal medyada zaman zaman gündem olan hikayelere Nihat Behram’ın göğsü kınalı serçe hikayesi de eklendi. Dilden dile dolaşan ve bu zamana kadar …
Sosyal medyada zaman zaman gündem olan hikayelere Nihat Behram’ın göğsü kınalı serçe hikayesi de eklendi. Dilden dile dolaşan ve bu zamana kadar gelen serçenin hikayesi, okuyanların da özgüvenini katbekat artırdı. İşte göğsü kınalı serçenin müthiş hikayesi…
“OLUR DA GÖK YIKILIRSA DAYANAK OLMAK İÇİN AYAKLARIMI KALDIRIYORUM”
Göğsü kınalı serçe kuşu vardır, ufacık… Gök gürleyince yere yatar da ayaklarını havaya kaldırırmış. “Neden böyle yapıyorsun?” diye sormuşlar. “Bu kadar mahlukat var yerde. Olur da gök yıkılıverirse, dayanak olmak için ayaklarımı kaldırıyorum.” demiş.
“ALEMİN KENDİNE GÖRE DİRHEMİ VAR, SİZ NE ANLARSINIZ”
Böyle dermiş bir yandan da titrermiş gök gürlerken. “Korkumdan” dermiş “Kırk kantar yağım eriyor.” “Be” demişler “Senin kendin yoksun beş dirhem, nereden oluyor da kırk kantar yağın eriyor?” “A! âlemin kendine göre dirhemi, kantarı var” demiş serçecik “Siz ne anlarsınız?”
İÇİNDEN ZÜMRÜDÜANKA ÇIKIYOR
Daha sonra içerisinden bir Zümrüdüanka çıkaran serçe herkesi hayretler içerinde bırakıyor. Söz konusu hikaye, günümüzde de insanlar için uyarlanarak anlatılmaya devam ediyor. Hikayenin sonunda ‘Her insanın içerisinde bir göğsü kınalı serçe vardır’ mesajı veriliyor.
Sosyal Medya, Yaşam, Haber