Türkiye’nin 5 yıllık CDS primi 493 baz puanla 9 Aralık’tan bu yana gördüğü en düşük seviyeye indi. Türkiye ile Yunanistan ekonomisin karşılaştıran Prof. Dr. Mahmut Demirbaş, “Türkiye’nin mevcut CDS puanının daha da düşmesi gerekiyor” dedi.
Kredi risk primi alınan bir kredinin geri ödenmeme riskini tespit etmek ve bu riske karşı kredinin sigortalanması için kullanılan bir değer.
Ekonomist Prof. Dr. Mahmut Demirbaş, Türkiye’nin kısa ve orta vadeli temerrüt riski olmadığını ekonomik verilerle aktardı ve mevcut CDS (kredi risk primi) puanlarının daha da düşmesi gerektiğini verdiği örneklerle dile getirdi.
“ENFLASYON TEK BAŞINA ETKEN DEĞİL”
Mahmut Demirbaş’a göre Türkiye’nin enflasyon sorunu var ama bu sorun CDS puanını tek başına yükseltmeye etken değil.
Demirbaş, Türkiye’nin ekonomik verilerini Yunanistan ile karşılaştırarak, Yunanistan’ın verilerinden çok daha iyi durumda olan Türkiye’nin CDS puanlarının yüksek olmasını doğru bulmadığını dile getirdi.
Türkiye ve Yunanistan’ın ekonomik verilerinin karşılaştırması:
Yunanistan’ın kamu borcunun GSYİH’ya göre oranı yüzde 193 iken Türkiye’nin kamu borcunun GSYİH’ya oranı yüzde 42 oranında.
Kamu harcamalarının GSYİH’ya oranı Yunanistan’da yüzde 56,9 oranında iken Türkiye’de yüzde 43,6 oranında.
Bütçe açığı oranı Yunanistan’da yüzde 7,4 oranında gerçekleşirken Türkiye’de binde 4,79 oranında.
Hane halkının borcunun GSYİH’ya oranı Yunanistan’da yüzde 51,9 olduğu bir ortamda Türkiye’de yüzde 12,5 oranında.
Yunanistan’ın nüfusu 10,7 milyon kişi ve işsizlik oranı Yunanistan’da yüzde 11,6 oranında gerçekleşirken Türkiye’nin nüfusu 84,6 milyon kişi ve işsizlik oranı yüzde 10,2 oranında.
Yunanistan’da yıllık büyüme oranı yüzde 2,8 oranında iken Türkiye’de yüzde 3,9 oranında gerçekleşti.
Altın hariç Yunanistan’ın rezerv tutarı 3 milyar 236 milyon dolar iken (Yunanistan nüfus olarak Türkiye’nin 7,9 ‘da biridir. Aynı oranda düşünürsek Türkiye’nin rezervi 25 564,4 milyar dolar olması gerekirken) altın hariç Türkiye’nin rezerv miktarı 84 milyar 810 milyon dolarda.
Yunanistan’ın 114,21 ton altın rezervi var iken Türkiye’nin ise 488,87 ton (43 Milyar 954 milyon dolar değerinde) altın rezervi mevcut.
Yunanistan’ın bütçe açığı eksi yüzde 7,4, Türkiye’nin bütçe açığı 2022 yılı 11 aylık dönem itibariyle (20 milyar 400 milyon TL (Bütçe Açığı) / 4 trilyon 258 milyar 168 milyon TL (GSYİH) = 0,00479= Binde 4,79) binde 4,79 oranında.
Ayrıca, Yunanistan’ın hane borcunun GSYİH’ya oranı yüzde 51,9 oranında iken, Türkiye’nin hane halkı borcunun GSYİH’ya oranı yüzde 12,5 oranında.
“TEMERRÜT RİSKİ UZUN VE KISA VADEDE SÖZ KONUSU DEĞİL”
Ekonomist Demirbaş’a göre, böyle bir bütçe açığı oranında ve hane halkı borçlanma oranının olduğu bir ekonomik ortamda Türkiye’nin gerek kısa vadeli ve gerekse orta vadeli bir temerrüt riski söz konusu olamaz.
“TÜRKİYE, DOĞALGAZ BORU HATTI İLE AVRUPA’NIN ARZ GÜVENLİĞİNDE EN ÖNEMLİ ÜLKE”
Demirbaş bu konudaki değerlendirmesini şöyle sürdürdü:
“Türkiye maden ve enerji kaynakları açısından Yunanistan’dan daha zengin bir Türkiye’nin, coğrafik yapısı sebebiyle 7 adet doğalgaz boru hattı ile köprü vazifesi gören ve Avrupa’nın arz güvenliğinde en önemli ülke konumunda.
Peki, karayolu ve demiryolu hatları ile Avrupa’yı Asya’ya bağlayan Türkiye’nin nasıl oluyor da CDS puanları Yunanistan’ın üzerinde oluyor. Kısa vadeli Yunanistan’ın 1 yıl USD CDS puanı 25,23, Türkiye’nin 331,30 (15.12.2022 tarihli yüzde 7,77 oranındaki düşüş sonrası), orta vadeli Yunanistan’ın 5 yıl USD CDS puanı 92,63, Türkiye’nin 487,15 (15.12.2022 tarihindeki yüzde 5,37 oranındaki düşüş sonrası.) Bu puanlarda bir yanlışlık var.
BU CDS PUANLARI KABUL EDİLEMEZ
Türkiye’nin kısa vadeli borç ödememe veya diğer bir ifade ile temerrüde düşme riski yoktur. Böyle bir ortamda ekonomik verilerde yukarıdaki gibi var olduğu sürece bu CDS puanları kabul edilemez. Evet. Türkiye’nin bir enflasyon sorunu var. Bu sorun temerrüt olasılığını etkilemediği gibi borç verenler açısından bir kayıp da yaratmaz. Enflasyon günümüz dünyasında özellikle 2022 yılında tüm dünyanın en önemli bir sorunu. Enflasyonla mücadele kapsamında aralık ayı toplantılarında ABD Merkez Bankası (Fed), 50 baz puanlık artışla politika faizini yüzde 4,50 bandına, ECB 50 baz puanlık artışla politika faizini yüzde 2,50, BoE 50 baz puanlık artışla politika faizini yüzde 3,5 bandına çıkardılar. Ayrıca enflasyonla mücadele kapsamında sıkılaştırma politikalarının devam edeceği üç kurum tarafından da ifade ediliyor.”