Pandemi ve döviz fiyatlarındaki hareketliliği fırsata çevirip, haksız kazanç peşinde koşanlar yaş tahtaya bastı. Yüksek fiyatla stokladıkları malların fiyatları düştü. Şimdi bu ürünleri elden çıkarma derdindeler.
Pandemi ve döviz fiyatlarındaki hareketliliği fırsata çevirip, banka kredilerini bile stok yapmak için kullanarak haksız kazanç elde etme peşinde koşanlar bu kez yaş tahtaya bastı. Küresel resesyon endişelerinin etkisiyle başta petrol olmak üzere emtia fiyatlarında yaşanan düşüşler ve döviz kurunda sağlanan istikrar, ürün fiyatlarında yükseliş beklentisiyle hareket ederek stok yapanları kapana sıkıştırdı. Ellerinde yüksek maliyetli hammaddeyle kalan stokçular, bu ürünlerin finansmanının zorlaşması nedeniyle, şimdi bu malları elden çıkarma telaşına kapıldı. Merkez Bankası Başkanı Şahap Kavcıoğlu da bu yaz İSO’da yaptığı konuşmada, bazı sanayicilerin banka kredilerini stok yapmak için kullandığına dikkat çekmişti.
DEPOLAR AĞZINA KADAR DOLU
Şekerden hazır giyime, beyaz eşyadan mobilyaya, kağıttan demir-çeliğe ve otomotiv sektörüne kadar pek çok sektörde depolarda ürün ve hammadde şişkinliği yaşanıyor. Stok şişkinliğinde pandemi sonrası aniden yükselen talebin normale dönmesi ve döviz kurlarındaki sabit seyir etkili oldu. Fabrikalarda hammadde fazlalığı yaşanıyor.
FİYATLARI DÜŞÜRMEK ZORUNDALAR
İş dünyası temsilcileri, talebin yüksek olduğu dönemde birçok kişinin stoklara da yüksek fiyattan girdiğine dikkat çekti. Kimi ‘üretimi ve ticareti aksamasın’ diye bu malları aldı, kimi de bunu fırsata çevirmeye kalktı. Şimdi birçok firma yüksek maliyetli stoklardan dolayı çok ciddi zarar etmeye başladı. Stokları eritme telaşı fiyatları daha da aşağı düşürebilir.
NAVLUN NORMALE DÖNÜYOR
KOVİD-19 salgınıyla dünya ticaretinin yaklaşık yüzde 90’ının yapıldığı deniz yolunda “boş konteyner krizi” başlamıştı. Önce, Uzak Doğu, Amerika ve Avrupa pazarında başlayan navlun fiyatlarındaki (geminin yük taşıma ücreti) artışlar, dünyanın hemen her yerinde hissedilmişti. Navlun fiyatları konteyner bulunamamasının etkisiyle 10’a katlanmıştı. Uzak Doğu-Avrupa hattında Kovid-19 öncesinde 2 bin dolar seviyesinde olan navlun fiyatları, 20 bin dolara dayanmıştı. Küresel ekonomi şimdi talep düşmesiyle tam tersi bir durumla “kapasite fazlası” sorunuyla karşı karşıya.
PETROL % 35 DÜŞTÜ
SON dört aydır dünya çapında düşme eğiliminde olan hammadde fiyatları da stok maliyetlerinin artmasına ve bu alandan kâr elde etmeye çalışanların diskalifiye olmasına neden oldu. Özellikle petrol ve plastik ürünlerinde yaşanan istikrarlı düşüş sanayicilerin önünü de açmaya başladı. Bu yılki zirve fiyatına göre göre petrol yüzde 35, buğday yüzde 42, alüminyum yüzde 36 düştü. İç piyasada da benzinin litre fiyatında yüzde 36 düşüş yaşandı. Dünya Gıda Endeksi ise yüzde 15 geriledi.
DÜNYADA DA BENZER TREND
Sadece Türkiye’de değil dünyada da benzer bir seyir yaşanıyor. Çip sektöründe, bu sefer de arz fazlası nedeniyle yeni bir kriz gündemde. Sektördeki arz fazlası öyle bir seviyeye ulaştı ki, Qualcomm, düşük talep nedeniyle fazla stokların satılmasının iki çeyrek süreceği tahminini yaptı. AMD ise 2023 baharına kadar üretim fazlasının azaltmasına odaklanacak.