Küresel piyasalar 2022 için 5 faiz artırımını fiyatladı ancak analistler Fed’in 9 trilyon dolarlık bilançosunda gerçekleştireceği küçültmenin …
Küresel piyasalar 2022 için 5 faiz artırımını fiyatladı ancak analistler Fed’in 9 trilyon dolarlık bilançosunda gerçekleştireceği küçültmenin dikkatle izlenmesi gerektiğini savunuyor.
Doların patronları faiz artışını tartışmaya devam ediyor. ABD Merkez Bankası (Fed) Başkanı geçen hafta verdiği mesajlarda faiz artışı için mart ayına işaret ederken faizlerin ne kadar artırılacağı tartışma konusu oldu. Son olarak konuşan 6 Fed üyesi, Atlanta Fed Başkanı Raphael Bostic’in dillendirdiği tek seferde 50 baz puanlık faiz artışına destek vermedi. Fed’in beklentilerin ötesinde daha ‘agresif’ sıkılaşma ihtimaline ilişkin tartışmalar sürerken bir diğer belirsizlik ise bankanın bilanço küçültme planında.
BELİRSİZLİK BÜYÜK
İstanbul Analytics’in global tahminler raporunda (GADT) Fed faiz artırımlarının iskonto edildiği ancak bilanço daraltma konusunda büyük bir belirsizlik olduğuna dikkat çekildi.
Ekonomist Atilla Yeşilada’nın hazırladığı raporda, piyasaların 2022 için 5 faiz artırımını fiyatladığı ancak riskli varlıklardan çok daha sarsıcı bir kaçış ihtimalinin göz ardı edilmemesi gerektiği vurgulandı. Nedeni de Fed’in bilanço daraltma niyeti. Bilançoda 200 milyar dolarlık daralmanın 25 baz puan faiz artırımına eşit olduğunu aktaran Yeşilada, beklentiler doğrultusunda bu sene 400 milyar dolar, 2023’te 1 trilyon dolar bilanço küçültme gerçekleşirse bu durumda 2022-2023 ufkunda öngörülen faiz artırım sayısının fiilen 7 değil, 10 olacağını belirtti. Salgın öncesi 4.2 trilyon dolar olan ABD Merkez Bankası bilanço büyüklüğü 9 trilyon dolara ulaşıyor.
Agresif sıkılaşma çalkantıya neden olabilir
– Dünyanın en büyük hedge fonu Bridgewater, yatırımcıların Fed ve diğer merkez bankalarının enflasyonla mücadele için agresif parasal sıkılaşma ihtimalini göz ardı ettiğini belirterek bu durumun piyasalarda çalkantıya neden olabileceği uyarısı yaptı. Bridgewater 2022 yılı görünümüne ilişkin bir raporunda piyasaların düşük enflasyonun olduğu önceki on yıllardaki gibi ‘yumuşak bir geçiş’i fiyatladığını, agresif politika hamlelerinin fiyatlanmadığını belirterek “Ne olacağı ve neyin fiyatlandığı arasında bir çatışma olabilir” ifadelerine yer verdi.