Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, enflasyonda yaşanan artışa bağlı hedeflere ilişkin olarak, “Matematiksel olarak henüz …
Devlet Bakanı ve Başbakan Yardımcısı Abdüllatif Şener, enflasyonda yaşanan artışa bağlı hedeflere ilişkin olarak, “Matematiksel olarak henüz hedefin içerisindeyiz” dedi.
Şener, ASO Yönetim Kurulu toplantısından sonra yaptığı açıklamaların ardından, gazetecilerin sorularını cevaplandırdı. “TÜSİAD’ın açıklamaları ekonomiyi olumsuz etkiler mi?” sorusu üzerine Şener, “Ekonomik aktörlerin hiçbir açıklamayı olumsuz olarak algılamaması, ülkede olumlu gelişmelerin ortaya çıkabilmesi için ifade edilmiş sözler olarak değerlendirilmesi gerekir” dedi. “Dolayısıyla neyi ne zaman, kim tarafından söylendiğinden öte, bu nasıl algılanıyor önemlidir” diyen Şener, “Ben Türkiye’de insanların, kurumların, sivil toplum kuruluşlarının görüşlerine ve değerlendirmelerine, rahat olarak ifade edebilmelerini ve bu rahat ifadelerinde çok rahat bir şekilde algılanmasını beklerim, temenni ederim. Bu çerçeve içerisinde, hiçbir değerlendirmenin ekonomiyle ilgili olumsuz bir algılama ortaya çıkarmaması gerekir” değerlendirmesinde bulundu.
“Enflasyon hedefinizde bir revizyon var mı?” sorusuna Şener, “Matematiksel olarak henüz hedefin içerisindeyiz” karşılığını verdi.
Bir soru üzerine, Anadolu Yaklaşımı’ndan faydalanacak firma sayısı ve borç miktarının belli olmadığını belirten Şener, “Bunu daha çok kendi kurumları bilebilir. Ama şu var, sivil toplum kuruluşlarından bize gelen talepler ve istekler şunu açıkça gösteriyor ki, böyle bir düzenlemeye yapmaya ihtiyaç vardır. Böyle bir düzenlemeden yararlanacak çok sayıda firma vardır. Bizim açımızdan da önemli olan budur” diye konuştu.
“Laiklik, türban gibi konuların ülkeyi gerdiğini ve bunun ekonomiye yansıdığını düşüyor musunuz? Hükümet bir özeleştiri yapsa ve yeni adımlar atsa, bunun ekonomiye katkısı olur mu?” yönündeki soru üzerine Şener, “Bence her gün yeni bir gündür” diyerek, Amerikalı ünlü ekonomist ve köşe yazarı Thomas Freidman’ın ‘Dünya Düzdür’ kitabından örnek verdi. Şener, “Kitapta, Çin’de bulunan bir Amerikan otomotiv fabrikasının duvarında, ‘Afrika’da her sabah bir ceylan uyanır. Ve o ceylan bilirki o gün en hızlı koşan aslandan daha hızlı koşmazsa öldürülecektir. Afrika’da her saban bir aslan uyanır. Ve o aslan bilir ki, o gün en yavaş koşan ceylandan daha hızlı koşmazsa aç kalacaktır. O halde ister aslan olun, ister ceylan olun ama her sabah kalktığınızda daha hızlı koşmaya bakın. Küresel rekabette avantajlarımızı ve potansiyelimizi ortaya çıkarmak için ne yapmamız gerekiyorsa, hükümet olarak, iş çevreleri olarak, sivil toplum örgütleri olarak, basın olarak ve diğer tüm kurumlar olarak bunu yapmalıyız” şeklinde konuştu.
“TANSİYONUNUN RAHATLATILMASINA GEREK VAR”
Şener, bir soru üzerine, Mortgage sistemiyle ortaya çıkan kredilerin, kendi mantığı içerisinde özel bir finansman mekanizması doğurduğunu ifade ederek, “Dolayısıyla, Mortgage yasalaştıktan sonra Mortgage çerçevesinde yeni bir konut kredilendirme sistemi ortaya çıktıktan sonra, bugünkü faiz oranlarıyla bağlantılı bir değerlendirme yapamazsınız” dedi.
“Ekonomideki son gelişmelerin ardından ne gibi mali tedbirler aldınız? Mali politika açısından ne yapacaksınız?” sorusu üzerine Şener, “Mali disiplini korumakta gösterdiğimiz titizliğimiz bundan sonra da devam edecektir” diye konuştu. Yaptığı konuşmada bununla ilgili konuları işlediğini ifade eden Şener, şöyle devam etti:
“Enflasyon konusunda, Mayıs ayında öngörülenden yüksek çıktığı ifade edilmiştir. Bunda hammadde fiyatlarındaki artış, petrol fiyatlarındaki artışın ve özellikle sezona yeni başlanması nedeniyle Nisan ve Mayıs aylarındaki konfeksiyon fiyatlarındaki yüzde 10’a varan artışın etkili olduğunu söyledik. Bu çerçeve içerisinde konuyu takip ediyoruz.”
ASO Başkanı Zafer Çağlayan da, beklentilerin üzerinde çıkan Mayıs ayı enflasyon rakamına, dövizde yaşanan artışın yansımadığını söyledi. Çağlayan, ekonomideki son gelişmelerin ‘fırsat’ ve ‘erken uyarı mekanizması’ olarak değerlendirilmesi ve buna göre tedbir alınması gerektiğini belirtti. Anadolu Yaklaşımı’nın TBMM tatile girmeden önce yasalaşması gerektiğini ifade eden Çağlayan, reel sektör üzerindeki ‘zorunlu istihdam’ uygulamasının da kaldırılmasını istedi.
Merkez Bankası Para Kurulu’nun yapacağı toplantıyı da erken bulan Çağlayan, kurulun ABD Merkez Bankası’nın yapacağı toplantının ardından toplanması gerektiğini savundu. “Merkez Bankası proaktif almalı, seyirci olmamalı” diyen Çağlayan, “Ekonomide dalgalanmalar olabilecektir. Dövizler yükselecektir. Önemli olan Türkiye enflasyonla mücadelesine kararlılıkla devam etme mecburiyetinde. Bu konuda en ufak bir taviz ve şüphenin kimsenin kafasında yer almaması lazım” şeklinde konuştu.
Kur riskinin reel sektör için çok önemli olduğunu ve önümüzdeki dönemde yaşanabilecek bir kur riskinin reel sektörü derinden etkileyebileceğini dile getiren Çağlayan, “Biraz tansiyonun rahatlatılmasına gerek var” ifadesini kullandı.