Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, TBMM’de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Destici, gazetecilerin gündemle …
Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, TBMM’de gündeme ilişkin değerlendirmelerde bulundu. Destici, gazetecilerin gündemle ilgili sorularını da yanıtladı. Destici’nin açıklamaları arasında en dikkat çeken satırlar, anayasa değişikliği ve Cumhurbaşkanlığı sistemi hakkındaki açıklamalarıyla ilgili oldu.
“CUMHURBAŞKANLIĞI VE PARTİ BAŞKANLIĞI AYRILMALI”
Mustafa Destici; siyasi partilere yapılan hazine yardımlarına karşı olduğunu söyledi. Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne ilişkin de konuşan Desteci, “Cumhurbaşkanı partili olabilir ama önümüzdeki dönemde yeni bir Anayasa değişikliği teklifi gelirse burada Cumhurbaşkanı olanın parti genel başkanlığından ayrılması yönünde BBP’nin görüşü var” dedi.
AK PARTİ CEPHESİNİN YORUMU MERAK EDİLİYOR
Destici’nin bu sözlerinden sonra gözler BBP’nin ittifak ortağı AK Parti’ye çevrildi. Başkanlık sistemiyle birlikte Cumhurbaşkanı Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı görevinin yanı sıra yeniden AK Parti Genel Başkanlığı koltuğuna oturmuştu.
Mustafa Destici’nin açıklamalarından diğer satır başları ise şu şekilde: “Anayasa değişikliğinden sonra ailenin korunmasına ilişkin bir madde olacak. Bu tamamen Müslüman Türk ailesinin bizim kendi kültürümüze, inancımıza göre; daha doğrusu dünyadaki bütün inanç ve öğretilere göre, evrensel ahlaka göre bir aile yapımız var. Bu da kadın ve erkekten oluşuyor. Bunun korunmasına yönelik. Birtakım sapkın düşüncelerde, bizim inancımıza, kültürümüze ters olan hayat tarzlarından korunmasına yönelik. Müslüman Türk aile hayat tarzına bir müdahale var. Bunu aşağılama var. İstanbul Sözleşmesi’nde de bu türden ifadeler var. Dolayısıyla bizim inancımızı da kültürümüzü de kimse aşağılayamaz. Avrupa’da pek çok ülke de İstanbul Sözleşmesi’ni ya imzalamadı ya da sonradan çıktı. Dolayısıyla ben bu gelecek Anayasa değişikliği teklifinde en önemlisinin başörtüsü ile ilgili bir düzenleme ve ikincisinin de Türk aile yapısının korunması.
“SİYASİ PARTİLERE YAPILAN HAZİNE YARDIMI HAKÇA DEĞİL”
(Siyasi partilere ödenen hazine yardımına ilişkin) Meclis’in en kalabalık olduğu toplantıda hepsi karşımdayken ben bunu ifade ettim. Bu gerçekten benim canımı acıtıyor. Ben bütün vatandaşlarımızın canını acıttığını düşünüyorum. 5 siyasi parti, isterse 15 siyasi parti olsun seçime 25 parti giriyor, 5 partiye veriyorsunuz, bir de 4,5 milyar lira dağıtıyorsunuz. Bana göre bu hakça değil; iki yeteri miktarın çok fevkinde. Bir partinin cari giderlerini karşılayacak miktar. Yani holding binaları gibi binalar aslında, yüzlerce insan çalıştırsınlar, hepsinin altında parti arabaları… Devlet hazinesinden karşılanıyor. Şimdi bu gerçekten Anayasa’nın tarif ettiği iki esasa da uymuyor. Bu Anayasa Mahkemesi’ne gitti, tek oyla reddedildi. Onun da karşı oyu vardı, haksızlık olduğu yönünde. BBP olarak diyoruz ki bu kaldırılsın. Biz nasıl ki parti üyelerinin aidatları ve bağışlarla yapıyorsak siyaseti, herkes bunu yapabilir. 5 siyasi partiye de bunu söylüyorum ama özellikle Cumhur İttifakı’nın karşısındaki sayın Kılıçdaroğlu, sayın Akşener, her konuyu dile getiriyorlar. Bu konuda tek laf etmiyorlar. Çünkü işlerine geliyor. Önümüzdeki yıl 1 milyar TL’ye yakın para alacak hazineden. 500 milyonun üzerinde de İYİ Parti alacak.”