CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adayının siyasetçi olması ve Türkiye siyasi yapısını iyi bilmesi gerektiğini belirterek …
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, Cumhurbaşkanı adayının siyasetçi olması ve Türkiye siyasi yapısını iyi bilmesi gerektiğini belirterek, popüler bir isim getirme düşüncelerinin olmadığını söyledi.
Seçimlerde Cumhurbaşkanlığı’na nasıl bir profili aday göstereceklerine dair açıklama yapan CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, “‘Biz çok popüler bir ismi getirip cumhurbaşkanı seçelim’ diye bir düşüncemiz yok. Cumhurbaşkanı adayının nitelikleri çok önemli. Adayın siyasetçi olması lazım. Çünkü devlet siyasal bir organ. Siyasal organı iyi tanıyan bir siyasetçi olması lazım” diye konuştu.
BirGün’de yer alan söyleşide Kılıçdaroğlu, “Bozulan hukuk düzenini yeniden inşa etmek, devletin yaşadığı çürümeyi sonlandırmak istiyorsak, devleti bilen, sağduyulu, ittifakın bileşenlerine güven veren ve ortak hareket etmeyi temel ilke olarak kabul etmiş birisini Cumhurbaşkanı adayı olarak belirleriz” dedi.
Millet ittifakının Cumburbaşkanı adayını belirlememiş olması siyaset uzmanları tarafından eleştirelere neden olurken, anketlerde zaman zaman İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ile Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş’ın adı ön plana çıkıyor. Ancak yapılan yorumlarda CHP’nin belediyelerin bırakılmasına sıcak bakmadığı belirtiliyor.
Haberde, Kılıçdaroğlu ayrıca Millet İttifakı’na yeni katılımların olabileceğini ve isminin de değişebileceğini söyledi.
Kılıçdaroğlu yeni partilerle yeni bir ittifak kurulması ya da Millet İttifakı’nın isminin değişmesi konusunda, “İttifakı oluşturan bileşenlerin tamamı karar verir. ‘Benim düşüncem şudur’ demem doğru olmaz” dedi.
DİYARBAKIR GEZİSİ
Kar yağışından dolayı ertelenen Diyarbakır ziyaretine dair de konuşan Kılıçdaroğlu, “Diyarbakır ziyaretime ilişkin demokrasi vurgusu yaptım ama bu oraya özgü bir vurgu değildi. Örneğin Rize’ye de diğer illere de gitsem demokrasi vurgusu yapardım” dedi.
“Bölgede geçmişte büyük acılar yaşandı. Şehitlerimiz var, insanlar büyük acılar yaşadılar. Terörün bölgede çok etkin olduğunu biliyoruz. Bugün için çok minimize edilmesi, hepimizin de mutlak arzusu” diyen Kılıçdaroğlu sözlerini şöyle sürdürdü:
“Terörün insanlık suçu olduğunu biliyoruz ama terörle mücadele ediyoruz derken demokrasi askıya alınıyor. Demokrasi askıya alınırsa da en çok terör örgütlerine prim verirsiniz. Toplum üzerindeki kurulan baskı, bu baskının yoğunlaşması, belli kesimlerin terör örgütlerine sempati duyulmasını sağlar.”
6 PARTİNİN ÇALIŞMASI
Güçlendirilmiş parlamenter sistem için çalışan altı siyasi parti genel başkanının büyük sorumluluk içinde hareket ettiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, “İttifakı oluşturacak siyasi partiler oturacak, konuşacak, kamuoyuna taahhütlerde bulunacaklar. Güçlendirilmiş parlamenter sisteme geçerken hangi adımların atılması gerekiyor, bu konuda çalışmak, çaba göstermek gerekiyor. Toplumun karamsar olmasına hiç gerek yok. Bütün bu sorunlar akılcı yöntemlerle uygarca konuşarak tartışarak çözülür” ifadelerini kullandı.
Ekonomi programının DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan’a bırakıldığına dair iddiaları da yanıtlayan Kılıçdaroğlu şunları söyledi:
“Hiçbir konu hiçbir siyasi partinin tekeline verilemez. Çünkü sorun ekonomi, insan hakları, adaletsizlik, liyakat sisteminin çökmesi, devletteki çürüme, liyakat sisteminin çürümüş olması. Hangi görüşten olursak olalım önce devleti doğru saat gibi çalışan bir organa dönüştürmek zorundayız. Merkez Bankası’ndan tutun Kamu İhale Kurumu’na kadar en nitelikli insanlar buralarda görev yapacaklar, yasaların gereğini yapacaklar, yasadışı iş yapan bürokratlar bürokrasiden ayıklanacak, düzgün, namuslu insanlar gelecek.”
“Bunun A Partisi, B Partisi olmaz” diyen Kılıçdaroğlu şöyle devam etti:
“Siz devletteki yapıya parti gözlüğü ile bakarsanız devletin yapılanmasında uyumsuzluk çıkar. Biz altı ay içinde Türkiye’de bütün çarkların rahatlıkla dönebileceğine inanıyoruz. Bütün bunların hepsi yapılabilir. Kamuda hala çalışan çok nitelikli insanlar var. Bunlar biraz köşeye atılmış insanlar, yetki ve görev verildiğinde çok iyi çalışırlar.” (Reuters)