Haber7 Özel Mersin’deki Polisevi’ne saldırı gerçekleştiren ve bir polisimizi şehit eden PKK’lı terörist Dilşah Ercan’ın, CHP’nin 2013’te …
Haber7 Özel
Mersin’deki Polisevi’ne saldırı gerçekleştiren ve bir polisimizi şehit eden PKK’lı terörist Dilşah Ercan’ın, CHP’nin 2013’te hazırladığı tutuklu gazeteciler raporunda “hükümlü gazeteci” olarak nitelendirildiği ortaya çıkmıştı. Söz konusu raporlar ilgili gazetecilerden sert tepki geldi.
Haber7’ye konuşan gazeteciler Gaffar Yakınca ve Nedim Şener, bunun sıradan bir olay olmadığını belirtirken, CHP’de bu işlere bulaşmış kişileri istifaya davet etti.
GAFFAR YAKINCA: BUNLARI GÖREVE TERÖR ÖRGÜTÜ ATIYOR
Gazeteci Gaffar Yakınca, “Türkiye’de özellikle aşırı sol örgütler -PKK’yı da bunlarla beraber anmakta bir sakınca yok- militanlarını gizlemenin kolay bir yolunu bulmuşlar” dedi.
Yakınca, PKK’lıların nasıl gazeteci olarak tanıtıldığını şöyle anlattı:
“AVRUPA’DA BUNA İZİN VERMEZLER”
Avrupa’nın iki yüzlü tavrını eleştiren Yakınca, “Kendi ülkelerinde olsa hiç böyle bir tartışmaya gerek kalmaz ittifak ederler yani terörist teröristtir, teröriste ne hakla gazeteci diyorsunuz derler. Ama Türkiye’de iki yüzlü tutumu takınıyorlar” diye konuştu.
“CHP’NİN BUNU DA YAPTIĞINI BİLMİYORDUK”
“Buraya kadar bildiğimiz bir şey, bilmediğimiz şey de şu” diyen Yakınca, sözlerini şöyle sürdürdü:
“Türkiye’de Meclis’te temsil edilen çok büyük bir parti, Türkiye’nin ana muhalefet partisi, Türkiye Cumhuriyeti’nin kurucu parti dediğimiz, 6 oktan birisi milliyetçilik olan CHP’nin bu teröristlere gazeteci demesi, gazeteci payesi vermesi, onları meşrulaştırmakla kalmayıp bunların terör eylemlerine destek verecek şekilde bunlara kampanyalar yürütmesi bilmediğimiz bir şeydi, şimdi bunu gördük”
“CHP TERÖRİSTLERİ GAZETECİ KİMLİĞİYLE MECLİSE GETİRDİ”
Yakınca, “Aslında CHP aşağı yukarı 10-12 yıldır, Kılıçdaroğlu yönetimiyle beraber bu işi yaptı. Teröristleri gazeteci kimliğiyle meclise getirdi. Raporlar hazırladı. Sözde insan hakları raporları. Orada teröristlerin isimlerini gazeteci ya da aktivist, bir de öyle bir sözcük var biliyorsunuz, demokrasi aktivisti diye geçirdi. Teröriste terörist dememenin yolları. Biz de bunları anlatmaya çalıştık bugüne kadar. Gazetecilik mesleğiyle teröristin bir ilgisi yok, eli kanlı katillere gazeteci diyemezsiniz dedik ama bunu ne CHP’ye ne de etrafındaki muhalif kitleye anlatamadık. En sonunda ne oldu bakın Mersin’de bir hain bir polis memurunu şehit etti, kahraman polisimiz bu hainleri durdurmasaydı belki de çok daha fazla can yanacak, sivil yurttaşlarımız da hayatını kaybedecek” ifadelerini kullandı.
“PKK’DAN HÜKÜMLÜ BİRİNİ NASIL GAZETECİ OLARAK YAZABİLİYORSUNUZ?”
“CHP şunun arkasına sığınıyor; diyor ki 11 yıl önce bu raporu yayınladık ne bilelim bunun biz terörist olduğunu” diyen Yakınca, “İyi de sizin kendi hazırladığınız raporda zaten bu kişinin PKK davasından hükümlü olduğu yazıyor. Siz nasıl oluyor da PKK davasından hükümlü olan bir kişinin karşısına gazeteci yazabiliyorsunuz” sözlerini kullandı.
“BU OLAY SIRADAN BİR OLAY DEĞİL”
CHP’nin bu konuyu sorgulaması gerektiğini söyleyen Yakınca, “Ama şunu ben açıkça belirteyim, bu olay sıradan bir olay değil. Bir ucu da biliyorsunuz şimdi anlaşıldığı kadarıyla CHP’li Mersin Büyükşehir Belediyesi’ne dayanıyor. CHP bunun altında kalkar mı kalkamaz mı bilmiyorum” dedi ve şöyle ekledi:
“CHP TÜRK MİLLETİNDEN ÖZÜR DİLESİN”
“Yapabilecekleri tek şey şu, konuya bulaşmış olan kişilerin istifasını istesinler. Partilerinden tardetsinler. Bu şekilde teröristlerle iş kuran kişiler bir defa partiden ayrılsınlar. CHP kurumsal olarak Türk milletinden, Türk halkından özür dilesin. Belki artık ondan sonra eski itibarını kazanabilir”
NEDİM ŞENER: PKK’NIN YAYIN ORGANLARINDA ÇALIŞMAK İÇİN GAZETECİ DEĞİL ÖRGÜT ÜYESİ OLMANIZ GEREKİYOR
CHP’nin raporuna tepki gösteren Gazeteci Nedim Şener de “Gazetecilik teröristlik değildir, ama teröristlik de gazetecilik değildir” sözlerini kullandı.
“CHP’nin raporunda adı geçen terörist PKK’nın yayın organında çalışan bir kişi. Bunun gazetecilikle bir ilgisi yok. PKK’nın yayın organlarında çalışmak için gazeteci değil örgüt üyesi olmanız gerekiyor” Şener, şöyle devam etti:
“CHP BUNU SİYASİ BİR ARGÜMAN OLARAK KULLANIYOR”
CHP raporunda PKK’lı saldırganın örgüt üyesinden hükümlü olduğunun yazdığını söyleyen Şener, “Kendini istediği kadar gazeteci olarak tarif ederse etsin siz bir CHP yetkilisi olarak kusura bakmayın siz hüküm almışsınız demeniz gerekmiyor mu? Demezler çünkü Türkiye’de ne kadar çok gazeteci tutuklu olduğu anlatılırsa ifade özgürlüğü tartışmaları büyüyeceği için bunu siyasi bir argüman olarak kullanıyorlar. En kötüsü Özgür Özel isimli şahıs zıplaya zıplaya Nedim Şener’le görüşüldü diye üç kere tekrar ediyor. Benimle görüşen kimse yok çünkü ben bu raporun hazırlandığı tarihten on ay önce tahliye olmuştum. Cezaevinde bulunduğum süreçte veya çıktıktan sonra benimle görüşen olmadı” diye konuştu.
“YABANCI RAPORLARDA BİLE BU KADAR TUTUKLU GAZETECİ YOK”
“Ben size daha acı bir şey söyleyeceğim” diyen Şener, Türkiye’deki yabancı menşeli gazetecilik örgütlerinde bile CHP’nin raporundaki kadar tutuklu gazeteci bulunmadığını ifade etti. Şener, “Bunlar da tutuklu gazeteciler raporu hazırlıyorlar, orada da bu PKK’lıların isimleri var. Daha acısı, öldürülen bir gazeteci var Hrant Dink. Bu kişi Türkiye’de öldürülen gazeteciler listesinde yer alıyor. Peki Hrant Dink öldürüldükten sonra bu cinayetin örtülmesinde rol oynayan FETÖ’cü Ercan Gül nerede yer alıyor biliyor musunuz? Türkiye’de tutuklu gazeteciler listesinde. Korkunç bir çelişki yaşıyoruz. Başka bir fark daha söyleyeceğim; o listede 188 isim var deniyor. Herkesi doldurmuşlar. Çünkü dünyanın en büyük gazeteci hapishanesi imajını nasıl oluşturacaksınız. Peki lütfen Sınır Tanımayan Gazeteciler Örgütü, Gazetecileri Koruma Komitesi, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti bir sürü meslek örgütü var. Bu kurumların hazırladıkları listelerde kiminde 35, kiminde 65, kiminde 112 gazeteci ismi vardır. Peki bu fark nereden kaynaklanıyor. Çünkü o kurumlar terör örgütü faaliyetine karışmış olanları ayırıyorlar” ifadelerini kullandı.
Şener, son olarak şunları söyledi: “CHP’nin raporunda açık açık yazıyor; PKK üyeliğinden hükümlü. Rapordakilerin tamamı örgütün eylemlerine katılmışlar. İngiltere’de IRA terör örgütünün faaliyetleriyle ilgili Margaret Thatcher’ın bir sözü var, medya terörün oksijeni olmamalıdır diyor. Bu dünyanın her yerinde böyle. ABD’de bir senatör IŞİD liderine sayın desin mesela, yarım saate Guantanamo’ya gönderirler onu”
COŞKUN BAŞBUĞ: CHP’NİN GAZETECİ KILIKLI TERÖRİSTLERE DESTEĞİ İLK DEĞİL SON DA OLMAYACAK
“Cumhuriyet Halk Partisi’nin gazeteci kılığındaki bu teröristlere vermiş olduğu destek zaten bir ilk değil, son da olmayacak” diyen Terör ve Güvenlik Uzmanı Coşkun Başbuğ ise şunları aktardı:
“CHP’Yİ HDP’DEN AYIRMAK MÜMKÜN DEĞİL”
“Maalesef bu parti kendini vatansever olarak konumlandırıyor” diyen Başbuğ, “FETÖ döneminde de hatırlarsanız yapılan operasyonlara ilk göğüs geren başta Kemal Kılıçdaroğlu olmak üzere Cumhuriyet Halk Partisi’nin siyasiler olmuştur. Gezi olaylarında yine aynı şekilde HDP ile birlikte saf tutan aynı parti oldu. Şimdi de işte gazeteci olarak lanse etmeye çalıştığı, özgürlük olarak tanımladığı yapıda konumlandırılan kişi bir canlı bomba olarak karşımıza çıktı. Cumhuriyet Halk Partisi’nden şu ana kadar herhangi bir açıklama, özür asla duymadık. Neden? Çünkü terörle vermiş olduğu desteği inkar olur. Bu nedenle Cumhuriyet Halk Partisi bilerek kendini burada konumlandırıyor, böyle konumlandırmaya devam edecek. Bugün Cumhuriyet Halk Partisi’ni HDP’den ayırmak mümkün değil” ifadelerini kullandı.