Son yıllarda meydana gelen yüksek enflasyon etkisi ile birlikte Türkiye’de her şeyin fiyatı artarken en yüksek artış konut fiyatlarında meydana …
Son yıllarda meydana gelen yüksek enflasyon etkisi ile birlikte Türkiye’de her şeyin fiyatı artarken en yüksek artış konut fiyatlarında meydana geldi. 2020-2022 yılları arasında T.C. Merkez Bankasının Konut Fiyat Endeksindeki artış %350 civarında meydana geldi. Döviz kurunun belirtilen dönemde ise %150 olmasına rağmen inşaat malzeme fiyatlarında meydana gelen yüksek artış sebebiyle konut fiyatları dar gelirli vatandaşlarımızın erişebileceği düzeyden çok uzaklaştı.
İstanbul Arel Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan ve İstanbul Arel Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Mehmet Fatih Altan artan konut fiyatlarının maliyetini ve sosyal konut projesinin konut fiyatlarındaki etkisinin nasıl olacağını değerlendirdi.
Bu dönemde dünyada Covid-19 Pandemisinin ve Ukrayna savaşının etkisi ile emtia fiyatlarında beklenenin çok üzerinde meydana gelen artış ile birlikte inşaat maliyetleri ciddi oranda arttı.
İnşaat Müteahhitleri Konfederasyonu (İMKON) İnşaat Malzemelerindeki Fiyat Artışı Son 1,5 Yılda yüzde 432’yi gördüğünü belirtilmiştir. Müteahhitlerin mevcut malzeme artışlarını sübvanse edecek düzeyde olmamaları sebebiyle artan maliyet doğrudan konut fiyatlarına yansıtılmasına sebep olmaktadır. Bu süreçte ülke ekonomisinin lokomotifi olan inşaat sektörünün resesyona girmemesi önemlidir. Yakın zamanda konut satışlarında meydana gelen azalma ile birlikte Müteahhitlerin ekonomik olarak zor duruma düşmesi inşaat sektöründe ciddi sorunlara sebep olabilir. İlk Evim projesi kapsamında Türkiye’nin 81 ilinde yapılacak olan 500 bin konut için görev alacak olan Müteahhitler için sektöründe canlanmasına yardımcı olacaktır. Bu açıdan dar gelirli vatandaşların ucuz fiyatla konutlara erişmesinin yanında ekonomik olarak zor durumda olabilecek birçok müteahhit firmanın da pozitif etkilenmesi beklenmektedir. İnşaat sektöründe meydana gelebilecek resesyon sebebiyle bu alanda çalışan yüzbinlerce kişinin işini kaybetmesini de engelleyecektir.
Ekonomik durgunluğun olduğu dönemlerde sektörleri canlandırma da en önemli görev kamu kurumlarına düşmektedir. Konut fiyatlarında m2 birim maliyetin 4650 TL olduğu süreçte 100 m2 dairenin maliyeti 465 bin TL düzeyindedir. Enflasyon etkisi ile sürekli artan bu maliyetin yanında arsa maliyetinin de eklenmesi ile birlikte Türkiye’nin neresinde olursa olsun en ucuz konut maliyetinin 1 milyon TL altında olması imkansızdır. Nüfusun büyük çoğunluğunun deprem bölgelerinde hasarlı konutlarda yaşaması sebebiyle bu bölgelerin acil dönüştürülmesi ve bu insanların alım gücüne yakın konutlara aktarılması gerekmektedir. İlk Evim projesi sayesinde dar gelirli vatandaşlarımızı faiz, rant ve yüksek fiyat etkisinden kurtarıp uygun fiyatlara konut sahibi yapacaktır. Ayrıca İlk Evim projesi kapsamında aylık gelir seviyesinden ziyade hiç konut sahibi olmayan vatandaşlarımızın faydalanacak olması aslında deprem tehlikesi altında yaşayan milyonlarca vatandaşımızın güvenli konutlara taşınmasını sağlayacaktır.
Dolaylı olarak Kentsel Dönüşüm sayılan bu projelerde yaşayacak vatandaşlarımızın büyük kısmı belki de hayatları boyunca sahip olabilecekleri ilk ve son konutta yaşama imkanı bulacaktır. Bu sebeple yapılacak olan konutların mevcut TOKİ standartlarından farklı olması, birbirini tekrar eden projeler olmaması gerekmektedir. Bu süreçte İlk Evim projesi kapsamında hazırlanacak olan konut projelerinin yapılacağı bölgelerdeki Üniversitelerin ilgili bölümlerinden destek alınması konutların kalitesini arttırmayı sağlayabilir. İstanbul Arel Üniversitesi İnşaat Mühendisliği bölümü olarak, özellikle deprem riskinin yoğun olduğu bölgelerdeki projelerin deprem güvenliğinin tahkikinde bu konuda tecrübeli akademisyenlerimiz ile yardımcı olabileceğimizi bildiririz