Afrika kıtasındaki ülkelerle ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi stratejisi kapsamında, Türk özel sektörünün …
Afrika kıtasındaki ülkelerle ticari ve ekonomik ilişkilerin geliştirilmesi ve çeşitlendirilmesi stratejisi kapsamında, Türk özel sektörünün Afrika kıtasına yönelik yatırımlarının artırılması, büyük ölçekli projelerin yapılması ve ticaretinin kolaylaştırılması amaçlanıyor.
Bu kapsamda, Afrika’da kazan kazan prensibi çerçevesinde yapılacak ve istihdam sağlayacak yatırım girişimi sonucunda Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Bölgesi (AfCFTA) Anlaşması finans desteğiyle Lesotho’da tıbbı beşeri ilaç ve beşeri sarf malzemeleriyle serum üretim yatırımı gerçekleştirecek. Söz konusu yatırımın istihdam edilecek iş gücü kadın işçiler arasından tercih edilecek.
Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Burkina Faso İş Konseyi Başkanı Berna Sezer, AA muhabirine yaptığı açıklamada, her türlü iş yapabilme kabiliyeti olan insanları yurt içinde ve yurt dışında bir araya getirerek, yatırım fırsatlarının keşfedilmesine öncülük eden DEİK sayesinde bütün proje faaliyetleri ve yatırımları yapabildiklerini ifade etti.
Turk İlaç ve Serum Sanayi AŞ’nin Türkiye’de 2015 yılında Sağlık Bakanlığıyla birlikte ilk yerli aşı üretim projesini pilot proje olarak yapmış bir firma olduğunu ifade eden Sezer, “Turk İlaç ve Serum Sanayi AŞ olarak, Ankara Akyurt’ta 90 bin metrekare kapalı alanda hem aşı dolum tesislerimiz, hem aşı üretimlerimiz hem de büyük kapasiteyle serum üretimi gerçekleştiriyoruz.” diye konuştu.
Sezer, halihazırda yılda 120 milyon serum ürettiklerini aktararak, “Ciddi bir kapasiteye ve entegre bir üretim tesisine sahibiz. Yani firma sıfırdan başlayarak bitmiş ürüne kadar tüm aşamalarını, tüm proseslerini kendi üretim tesislerimizle gerçekleştirdiğimiz bir üretim faaliyeti içerisindeyiz.” dedi.
“YATIRIMLARIN 600 KİŞİLİK BİR İSTİHDAM OLUŞTURMASININ BEKLENİYOR”
Sahip oldukları kabiliyeti Afrika’da uygun buldukları coğrafyalarda hayata geçirmek istediklerini kaydeden Sezer, projenin kendileri için hem sosyal sorumluluk noktasında kıymetli bir tarafının olduğunu, kadının istihdamına, çocuk eğitimine, kadın eğitimine bu bölgede özellikle çok fazla önem verdiklerini dile getirdi.
Sezer, eğitimli kadının ailelerin devamı ve sürdürülebilirliği noktasında çok kıymetli olduğunu belirterek, “Yaptığımız üretimler temiz oda üretimleri. Yani temiz odadaki üretimlerde personelin yüzde 60’ı kadın. Daha dikkatli, daha temiz, daha hijyen ve optik kontrol noktasında daha dikkatli olmaları bakımından da kadın işçilerden seçimler yapılıyor.” ifadelerini kullandı.
Berna Sezer, Afrika’da 8 ülkede yapacakları yatırımların değerinin her ülkede 30 ila 35 milyon avro civarında olacağına işaret ederek, “Yatırımların 600 kişilik bir istihdam oluşturmasının bekleniyor. Öncelikli yatırım yapılacak olan ülkeler arasında Lesotho, Cezayir’den sonra yerini aldı. Ama bunların içerisinde en hızlı tamamlanacak olanı şu anda Lesotho.” değerlendirmesinde bulundu.
Serum kullanımında normalde popülasyonun üç katı noktasında bir ihtiyaç olduğuna dikkati çeken Sezer, “Afrika’da sonuçta 1,3 milyar bir nüfustan bahsediyoruz. Dolayısıyla elbette tüm nüfusa yetişmek mümkün değil ama olabildiğince doğru stratejik noktaları belirleyip, doğru yerlerden hem onların değerlerinin kendi içinde kalacağı şekilde yatırımlarımızı yapıyoruz.” ifadelerini kullandı.
Gittikleri coğrafyanın bir parçası olmak istediklerini belirten Sezer, şunları kaydetti:
“Onlara değerlerimizi aşılamak istiyoruz. Bu teknolojiyi transferini, bu inovasyonu onlara taşımak istiyoruz. Umarım en kısa sürede de neticelerini görüyor olacağız. Lesotho’daki projemiz çok hızlandı. Lesotho Yatırım Ajansı’da bizim için çok kıymetli bir organizasyon. Gerçekten, ev sahiplikleri, misafirperverlikleri ve yatırıma çağrıları çok hızlıydı. Dolayısıyla hatta şimdi orada serbest bölgede yerimiz de hazır. Önümüzdeki ay inşallah hep birlikte final aşamasında anlaşmamızı imzalıyor olacağız. Akabinde de inşallah on dört ay içerisinde yatırımımızı tamamlıyor olacağız.”
“ŞİRKETİN AFRİKA’DA DA 1,3 MİLYAR KİŞİYE ERİŞİMİ OLMUŞ OLACAK”
Lesotho Yatırım Ajansı Yönetim Kurulu Başkanı Dr. Francis Sefali de iki yönetim kurulu üyeleri ile ilaç üretimi yapan ve üretim değer zincirine sahip Turk İlaç ve Serum Sanayi AŞ ile stratejik ortaklık için Türkiye’de bulunduklarını söyledi.
Sefali, “Lesotho, tekstil ve hazır giyim sektöründe iyi ve güçlü bir ülke olarak biliniyor. Afrika Büyüme ve Fırsatlar Yasası (AGOA) ile Amerika Birleşik Devletleri pazarına çok fazla ihracat yapıyoruz. Ancak, şimdi çeşitlendirme stratejimizin bir parçası olarak diğer sektörlere de bakıyoruz ve ilaç sektörünü anahtar sektör olarak görüyoruz, operasyonlarımızı genişletiyoruz.” diye konuştu.
Turk İlaç ve Serum Sanayi AŞ’yi Türkiye pazarı ve uluslararası alanda yaptıklarından dolayı iyi bir şirket olarak gördüklerini ifade eden Sefali, “Türkiye’nin Lesoto’ya açılmasını iyi bir fırsat olarak değerlendiriyoruz. Çünkü ülke olarak sadece Lesotho’ya erişimi olmayacak, aynı zamanda Afrika’nın tamamına erişimi olacak.” değerlendirmesinde bulundu.
Sefali, Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Bölgesi Anlaşması’nı Lesoto gibi ülkelerin Afrika pazarına erişimi için çok önemli bulduklarını aktararak, şöyle devam etti:
“Çünkü birbiriyle ticaret yapan entegre bir Afrika görmek istiyoruz. Lesotho’da faaliyet gösteren, yatırım yapan şirketler, zaten Afrika pazarına da girmiş oluyor. Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Bölgesi Anlaşması aracılığı ile şirketin Afrika’da da 1,3 milyar kişiye erişimi olmuş olacak.”
Interglobe IEG Yönetim Kurulu Başkanı Olubunmi Jinadu ise Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Bölgesi Anlaşması’nın Afrika’yı 1,3 milyar nüfusluk entegre bir pazar haline getirdiğini söyledi.
Jinadu, “Turk İlaç ve Serum Sanayi AŞ firması kelimenin tam anlamıyla muazzam bir fırsata sahip. Afrika Kıtasal Serbest Ticaret Bölgesi Anlaşması üzerinden sadece Afrika’nın güneyine değil, tüm Afrika geneline ulaşma imkanına sahip.” diye konuştu.