Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, E-5000 Milli Elektrikli Anahat Lokomotifi projesiyle, lokomotif üretiminde katma değeri yüksek …
Ulaştırma ve Altyapı Bakanı Adil Karaismailoğlu, E-5000 Milli Elektrikli Anahat Lokomotifi projesiyle, lokomotif üretiminde katma değeri yüksek bileşenlerin yerli tasarımı ile elektrikli lokomotif üretiminde dışa bağımlılığa son vereceklerini belirterek, “Eskişehir’de üreteceğimiz milli elektrikli lokomotifimizin gövde tasarım çalışmalarını tamamladık, imalatına da başladık.” dedi.
Ankara’dan Yüksek Hızlı Tren ile Eskişehir’e gelen Bakan Karaismailoğlu, Eskişehir Valisi Erol Ayyıldız, AK Parti İl Başkanı Zihni Çalışkan ve MHP İl Başkanı İsmail Candemir ile diğer ilgililer tarafından karşılandı.
Karaismailoğlu, AK Parti Eskişehir Milletvekili Nabi Avcı ve beraberindekilerle Türkiye Raylı Sistem Araçları Sanayii AŞ (TÜRASAŞ) fabrikasını ziyaret ederek brifing aldı. E-5000 anahat lokomotifi montaj çalışmalarını inceleyen Karaismailoğlu, lokomotiflere bindi, çalışanlarla sohbet etti.
Bakan Karaismailoğlu, fabrikada üretilen Yangın Söndürme ve Kurtarma Treni’nin TCDD Taşımacılık AŞ’ye teslimi için düzenlenen törende yaptığı konuşmada, demir yolu araçları imalatında yerlilik ve millilik oranını artırmak için var güçleriyle çalıştıklarını söyledi.
Raylı sistem araçlarının kritik bileşenlerini milli imkanlarla tasarlayıp üretmenin en önemli öncelikleri olduğunu dile getiren Karaismailoğlu, ülkenin ihtiyaç duyduğu tüm raylı sistem araçları ve kritik alt bileşenlerinin tasarlanarak üretildiği bir TÜRASAŞ hedeflediklerini bildirdi.
TÜRASAŞ’ın bölge müdürlüklerindeki fabrikalarda yıllık 80 araç, 45 lokomotif, 150 kent içi raylı sistem aracı, 75 dizel lokomotif ve 1200 vagon üretim kapasitesinin bulunduğunu anlatan Karaismailoğlu, şöyle devam etti:
“Fabrikalarımızda araç üretimi ile aynı zamanda yük vagonu, lokomotif, dizel tren seti ve yolcu vagonlarının bakım ve onarımları da yapılıyor. Bugünkü ziyaretimizde inceleme imkanı bulduğumuz ‘E-5000 Milli Elektrikli Anahat Lokomotifi’ projemizle, lokomotif üretiminde katma değeri yüksek bileşenlerin yerli tasarımı ile elektrikli lokomotif üretiminde dışa bağımlılığa son vereceğiz. Eskişehir’de üreteceğimiz milli elektrikli lokomotifimizin gövde tasarım çalışmalarını tamamladık, imalatına da başladık. Projenin alt sistemlerinin tip testleri, sertifikasyon çalışmaları, proje planına uygun olarak sürüyor. 2023, 2024 yıllarında 20 adet E-5000 anahat lokomotifi, TCDD Taşımacılık şirketimize teslim edeceğiz.”
Karaismailoğlu, TÜRASAŞ’ın yürüttüğü bir diğer projenin “Yeni Nesil 8 Silindirli 1.200 Dizel Motor” üretimi olduğunu açıkladı.
Türkiye’de bu özelliklerde ilk yerli motor olan projenin sektöre ve ülkenin gücüne güç katacağını vurgulayan Karaismailoğlu, “Bu motorları kendimiz üretecek, başka ülkelerden satın almak zorunda kalmayacağız. Milli ekonomimize kıymetli katkılar sunacak motorun montajı devam ediyor.” ifadelerini kullandı.
TÜRASAŞ fabrikalarında yürütülen “Milli Elektrikli Tren Seti Araç Prototipi ve Seri Üretimi” projesine de değinen Karaismailoğlu, şu bilgileri verdi:
“Proje kapsamında saatte 160 kilometre hızında milli elektrikli tren seti üretiminde 5 araç konfigürasyonlu ilk aracın üretimini tamamladık. Statik ve dinamik testleri de biten projenin sertifikasyon süreçleri devam ediyor. Bu yıl içinde 3 tren seti ile 2023 ve 2024 yılları içinde 19 tren setini raylarda göreceğiz. TÜRASAŞ’taki çalışmalarımız kuşkusuz bunlardan ibaret değil. Saatte 225 kilometre hızında elektrikli tren seti tasarım projemiz de tüm hızıyla sürüyor. Tasarım çalışmalarımız bu yıl tamamlanacak. TÜRASAŞ fabrikalarında uzun hat tren ekipmanlarının yanı sıra banliyö elektrikli tren setleri üzerinde de çalışmalar devam ediyor. Milli banliyö elektrikli tren seti projemize de 2021 yılında başladık. Her bir dizimiz, 4 araçlı ve 1000 yolcu kapasiteli tasarlandı. Bu setlerimizi ilk olarak Gaziantep’te ‘Gaziray’ projemizde kullanacağız. Gaziray için her bir dizi 4 araçlı olacak şekilde 8 tren seti üretilecek.”
“TÜM DÜNYADA SES GETİREN PROJELERİMİZİ BİR BİR İNŞA ETTİK”
Bakan Adil Karaismailoğlu, AK Parti hükümetleri olarak 2003’ten bugüne ulaştırma ve altyapı alanında verdikleri sözleri yerine getirdiklerini belirtti.
Bu çalışmaların önemine işaret eden Karaismailoğlu, “Demir yollarımızdaki çalışmalarımızın yanı sıra bazıları asrı aşan geçmişe sahip, tüm dünyada ses getiren projelerimizi bir bir inşa ettik. Böylece Türkiye, sahip olduğu konum ve konjonktürün sağladığı avantajla, dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasına girmek için gerekli rekabetçi gücü elde etti. Asya ve Avrupa arasında ticaret yollarından orta koridorda küresel bir lojistik süper güç olma iddiasına bu yatırımlarımız sayesinde sahip olduk.” dedi.
Karaismailoğlu, bu gücü başarıyla bitirdikleri ve hizmete aldıkları Marmaray, Avrasya Tüneli, İstanbul Havalimanı, Yavuz Sultan Selim Köprüsü, Osmangazi Köprüsü, 1915 Çanakkale Köprüsü, İstanbul-İzmir, Kuzey Marmara ve Ankara-Niğde otoyolları, Ankara-Eskişehir-İstanbul hızlı tren hatları gibi mega ulaşım projeleri sayesinde elde ettiklerini dile getirdi.
TCDD Taşımacılık AŞ’nin, ihtiyacı olan yangın söndürme ve kurtarma vagonuyla hizmet kalitesini daha da yukarıya taşıdıklarını ifade eden Karaismailoğlu, şunları söyledi:
“Bugün teslimi gerçekleştirilen yangın söndürme ve kurtarma vagonumuzun yerli ve milli imkanlarla üretildiğini özellikle hatırlatmak istiyorum. Vagonumuzla, demir yollarındaki petrol ve türevlerinin taşınması esnasında yaşanabilecek kazalarda, muhtemel raydan çıkma, yangın, sızıntı ve patlama gibi olaylardaki olası kayıp ve zararları en aza indirmeyi hedefliyoruz. Bu açıdan demir yolu tünellerinde meydana gelebilecek kazalara müdahale imkanımız da artacak. Yangın söndürme ve kurtarma vagonlarımızla sadece demiryollarında değil, kara yoluyla ulaşamadığımız ve demir yolu hattının geçtiği yerlerdeki orman yangınlarına da müdahale edebileceğiz. Bir yandan yangına müdahale edilirken, aynı zamanda sahip olduğu kurtarma ekipmanlarıyla, kazaya konu vagon içinde bulunan yük, yolcu ve personel de emniyete alınacak.”
Karaismailoğlu, yangın söndürme ve kurtarma vagonunun, 72 tonluk su ve köpük karışımıyla ortalama 6 itfaiye aracının toplam kapasitesine sahip olduğunu, vagonun üzerindeki uzaktan kumandalı monitörlerle bulunduğu noktadan 100 metre ileriye su püskürtebildiğini anlattı.
Söz konusu vagonun kendi enerjisini üretebildiğini belirten Karaismailoğlu, gece gündüz tüm operasyonlarda görev alabilecek, demir yolları açısından çok önemli olan bu vagonun üretiminde emeği geçenlere teşekkür etti.
“DEMİR YOLLARIMIZDAKİ YOLCU TAŞIMA ORANLARINI DA YÜZDE 6’NIN ÜZERİNE ÇIKARACAĞIZ.”
Karaismailoğlu, demir yollarının bu topraklardaki ulaşım ağında ekonomik, sosyal, tarihsel ve kültürel öneme sahip stratejik bir parça olduğunu vurgulayarak şunları kaydetti:
“Cumhuriyet’in ilk yıllarından sonra 2003 yılına kadar ihmal edilen demir yollarını, hükümetlerimiz döneminde yeniden ayağa kaldırdık. Ülkemizin ulaştırma ve iletişim alanındaki imarı için harcadığımız toplam 1 trilyon 670 milyar liranın 382 milyar lirasını demir yolları yatırımları için harcadık. Demir yolları yatırımlarımızla ülkemizde 1,7 milyonluk istihdam etkisi oluşturduk. Pandeminin ardından yük taşımalarımızı yüzde 10, uluslararası taşımacılık potansiyelimizi de yüzde 24 artırdık. 2022’de en az yüzde 6 artış hedefledik. Yurt genelinde 4 bin 407 kilometresi hızlı tren, 314 kilometresi de konvansiyonel hat olmak üzere toplam 4 bin 721 kilometrelik hatta yapım çalışmalarımız yoğun şekilde sürüyor. Ülke genelinde 26 olarak planladığımız lojistik merkezimizden 13’ünü hizmete açtık.”
AR-GE çalışmalarının devam ettiği yerli ve milli demir yolu sanayisini günden güne geliştirdiklerini söyleyen Karaismailoğlu, sözlerini şöyle tamamladı:
“Demir yollarının yük taşıma oranını 2023’te yüzde 5’e çıkarmayı planlarken, 2035’te yüzde 20, 2053’te de yüzde 22 olmasını öngörüyoruz. Demir yollarımızdaki yolcu taşıma oranlarını da yüzde 6’nın üzerine çıkaracağız. Demir yolu ağ uzunluğumuzun da 2035’te 23 bin 630 kilometre, 2053’te de 28 bin 600 kilometre olması için çalışıyoruz. Dünyanın yeni enerji trendlerine uygun olarak demir yollarının toplam enerji ihtiyacının yüzde 35’ini yenilenebilir enerji kaynaklarından sağlayacağız. Demir yollarının büyük ailesi ile tam 165 yıldır ülkemizin yükünü taşımaktayız. Hükümetlerimiz dönemindeki tüm yatırımlarımızla birlikte demir yolu hatlarıyla motor, lokomotif, vagon üretiminde de yerli ve millilik oranlarını artırıyoruz. Dışa bağımlılığı azaltıyor, milli ekonomimizi, milli bağımsızlığımızı daha da güçlü ve sağlam kılıyoruz.”
