Geçtiğimiz yıl “Suriyelileri göndereceğiz” vaadini “gerçekçi bulmayan” Babacan, şimdi aynı vaadi kendisi sundu. Kılıçdoğlu’nun açıklamasından …
DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan, Suriye vatandaşlarının ülkelerine dönebilmesi için Şam yönetimi, Rusya, Amerika, Avrupa Birliği ve Birleşmiş Milletler olmak üzere herkesle görüşeceklerini söyledi.
“Sığınmacı Sorununun Çözümü ve Düzensiz Göçün Önlenmesi Eylem Planı”nı açıklayan Babacan, düzensiz göçmenleri kendi ülkelerine veya Türkiye’ye giriş yaptıkları sınır komşusuna sınır dışı edeceklerini, başka bir kimlikle ülkeye girmek isteyenleri de biyometrik kayıtlarla tespit edip engelleyeceklerini belirtti.
Babacan ayrıca, Suriye’de güvenliğin sağlanmasıyla Suriyelilerin geçici koruma statülerine son vereceklerini ifade etti.
BABACAN ŞİMDİKİ VAADİ İÇİN “GERÇEKÇİ DEĞİL” DEMİŞTİ
Geçtiğimiz yıl CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nun “Suriyelileri göndereceğiz” açıklaması sonrası Babacan’ın çıkışı dikkati çekmişti. Babacan, “Oy verin göndereceğiz diyecekler ama yapamayacaklar” diyerek “Suriyelileri gönderme vaadinin gerçekçi olmadığını” dile getirmişti.
Babacan’ın yeni açıklaması sonrası Kılıçdaroğlu’nun cevap verip vermeyeceği merak ediliyor.
KILIÇDAROĞLU’NUN SEÇMEN İDDİASINA BENZER AÇIKLAMA
Türkiye’nin hukuk sistemine göre geçici koruma altındakilerin vatandaşlığa başvuru hakkının bulunmadığını belirten Babacan, seçmen veri tabanının analizini yaptıklarını ve ciddi sayıda Suriyelinin vatandaş yapıldığını, gelecek seçimlerde de seçmen olduklarını iddia etti.
Rastgele vatandaşlık uygulamasının, Suriyelilerin geri dönüş motivasyonunu azalttığını, kimseye mevzuata aykırı vatandaşlık vermeyeceklerini bildiren Babacan, yabancıların izinsiz, ruhsatsız, kayıt dışı ve vergisiz çalışmalarının ve iş yeri açmalarının da önüne geçeceklerini kaydetti.
ŞAM YÖNETİMİYLE DOĞRUDAN TEMAS
Babacan, açıklamasının ardından bir gazetecinin, “İktidarın Esad yönetimiyle ya da Şam yönetimiyle doğrudan temas mesajlarını nasıl değerlendiriyorsunuz?” sorusu üzerine, “Bahsettiğiniz birkaç kişinin Şam’a gitmesinin bana göre hiçbir anlamı yok. Eğer bunlar hükümet ortağıysa Sayın Erdoğan çıksın açıklasın. Burada bizim kastımız hem diplomatlar arasında hem de siyasi pozisyona sahip olan insanlar arasında bir diyaloğun ve çözüm odaklı görüşme trafiğinin başlamasıdır” dedi.