Forrest Gump; bu övgüleri tamamıyla hak eden, izleyen herkes için önemli bir yeri bulunan nadir filmlerden biri. Hal böyle olunca da Forrest Gump …
Forrest Gump; bu övgüleri tamamıyla hak eden, izleyen herkes için önemli bir yeri bulunan nadir filmlerden biri. Hal böyle olunca da Forrest Gump filmi öncesi ve sonrası hakkında bilgiler içeren bir yazıyla karşınıza çıkalım dedik.
Tom Hanks’in muhteşem oyunculuğuyla efsaneleşen, geçtiği dönemin ünlü kişi ve olaylarına dokundurmaları ile ünlü olan Forrest Gump’a ait ilginç detaylar sizlerle.
Forrest Gump, 2020 yılında hayatını kaybeden Winston Groomm tarafından 1986 yılında yazılan ve aynı isimli romandan uyarlandı.
Filmin popülerliği sonrası devam kitabı 1994’te Gump & Co. ismiyle çıktı. Devam kitabında Forrest Gump’ın Tom Hanks’le tanıştığı bir bölüm de mevcuttur.
Gump & Co. kitabı sonrası devamı çekilmesi kararlaştırılan filmin senaryosu 2001 yılında Eric Roth tarafından yazıldı. Tom Hanks, böyle bir şaheserin devamının çekilmesinin yapılabilecek en kötü şey olacağını düşünerek filmde yer almayı reddetti. Bu durum sonrası proje rafa kaldırıldı.
Kitap ve film arasında da birkaç farklılık bulunuyor.
Filmde naif, ince bir kişiliğe sahip olarak gördüğümüz Forrest kitapta duygusuz, karamsar olarak tasvir ediliyor.
Filmde geçen “Annem her zaman hayatın bir kutu çikolata gibi olduğunu söylerdi.” repliği, orijinal dildeki kitapta “Aptal olmak bir kutu çikolata değildir.” şeklinde yer alıyor. Türkçeye ise “Aptal olmak öyle kolay bir iş değil.” olarak çevrildi.
Bir diğer farklılık ise Forrest Gump’ın görünüşü.
Kitaptaki betimlemeye göre Forrest Gump 2 metre boyunda ve ağırlığı 108 kilogramdır. Kitabın yazarı ise bu yüzden ısrarla filmde Forrest’ı canlandıracak kişinin, büyük cüssesiyle dikkat çeken oyuncu John Goodman olmasını istiyordu.
Filme dair diğer ilginç detaylara geçecek olursak…
Forrest Gump rolü için ilk düşünülen oyuncular olan Bill Murray ve John Travolta teklifi geri çevirmişler. John Travolta filmi izlemesi sonrası rolü geri çevirmenin hayatının en büyük hatası olduğunu söylemiş.
Forrest çocukluk aşkı Jenny için ise Jodie Foster, Nicole Kidman ve Demi Moore gibi isimlerle görüşülmüş ama hiçbiri de ilgilenmemiş. Ayrıca Forrest’ın askerlik arkadaşı Bubba karakterinin seçmelerine 1996 yılında hayatını kaybeden ünlü rapçi Tupac Shakur da katılmış.
Bu koşma sahneleri gerçek bir olaydan esinlenildi.
1982 yılında kemik kanserinden kaybettiği arkadaşı için koşmaya başlayan 16 yaşındaki Louis Michael Figueroa, ABD’nin bir ucundan diğerine (New Jersey’den San Francisco’ya) yani yaklaşık 4500 km koştu ve bu koşu 60 gün sürdü.
Sürece çok fazla olan koşma sahnelerinin çekimlerinde Tom Hanks o kadar bitkin düşmüş ki erkek kardeşi Jim Hanks‘i dublör olarak kullandılar.
Tom Hanks’in filmde yer alan tek akrabası erkek kardeşi değildi.
Otobüste, Forrest’ın, yanına oturmasına izin vermeyen çocuklardan biri Tom Hanks’in kızı Elizabeth‘ti. Ayrıca bu çocukların arasında filmin yönetmeni Robert Zemeckis‘in oğlu da bulunuyordu.
Forrest’ın karides üzerine kurduğu şirket 1996’da bir restoran zinciri olarak açıldı ve şu anda 33 ülkede hizmet veriyor.
Forrest’ı, annesini koridorda beklerken gördüğümüz bu sahne Norman Rockwell’in “Girl with a Black Eye” resminden esinlenilmiştir.
Filmde yer alan Elvis sahnelerinin seslendirmesi Kurt Russell tarafından yapıldı. Hatırlanacağı üzere 1979 yapımı Elvis filminde ünlü şarkıcıyı Kurt Russell canlandırmıştı.
Forrest, ping-pong oynamayı öğrendiği sırada asker arkadaşının “Toptan gözünü ayırma!” tavsiyesi sonrası ping-pong oynadığı sahnelerin tamamında bir kere dahi gözünü kırpmıyor. Buna benzer bir diğer detay ise filmde gösterilen bütün fotoğraflarında Forrest’ın gözleri hep kapalıdır.
Forrest Gump, mitingde duyamadığımız konuşmasınde ne diyordu?
Forrest Gump’ın savaş karşıtı bir protestoda mikrofon sabote edildiği için duyamadığımız sözleri şunlardı:
“İnsanlar Vietnam’a gittiğinde bazen ailelerine bacakları olmadan dönüyor. Bazen de hiç dönemiyorlar. Bu kötü bir şey. Bu konuda söyleyeceklerimin hepsi bu kadar.”
Forrest, yaş geçişlerinin olduğu her bölümün ilk sahnesinde mavi kareli gömlekle karşımıza çıkar. Bu gömlek geleneğini sonrasında oğlu devam ettirir.
Filmin başında ve sonunda gördüğümüz kuş tüyü Jenny’yi temsil ediyor.
Daha bir çocukken babası tarafından istismara uğrayan ve bu travmayı atlatamayan Jenny’nin bir kuşa dönüşüp uçma dileğini sembolize ediyor. Forrest ile arasında geçen geçen bir diyalogda Jenny,“Köprüden atlarsam, uçabilir miyim?” diye soruyor ve gerçekte de sürekli uzaklara seyahat ediyor.
Jenny ile alakalı diğer bir detay da hastalığı konusunda. Filmde doktorların çare olamadığı, bilinmeyen bir virüs olarak lanse edilen hastalık AIDS. Kitabın ve haliyle filmin çıktığı yıllarda AIDS konusunda büyük ön yargı olduğu için kitap ve filmde ismi geçirilmiyor.
Bir başka yazımızda izleyende çokça yer eden unutulmaz filmlerden ilginç bilgilerle yine sizlerle olacağız.
Kaynak: IMDb Trivia, FilMhakika