Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin enflasyon rakamlarının tahminlerinin üzerinde geldiğini belirterek, “Enflasyon, tahminlerimizi …
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin enflasyon rakamlarının tahminlerinin üzerinde geldiğini belirterek, “Enflasyon, tahminlerimizi zorlayarak yüksek çıktı. Bu kadar artış beklemiyorduk. Bunda enerji sektörünün etkisi fazla.” dedi.
“DEVLET 90 MİLYAR LİRA ALACAĞINDAN VAZGEÇTİ”
Bakan Bilgin maaş zammıyla ilgili ise şu ifadeleri kullandı: “Memur ve memur emeklisine yüzde 42 düzeyinde bir zam oranını gerçekleştireceğiz. Devlet 90 milyar lira alacağından vazgeçti. Çalışanları için vazgeçti. Devlet elini taşın altına fazlasıyla koydu. Tüm kamu çalışanları bu artıştan (memur zammı) istifade edecek. Türk devleti çalışanlarını ve emeklilerini koruma bilinciyle hareket etmekte ve böyle davranmaktadır.
“BİZ BU YILI YÜZDE 50 İLE KAPATIRIZ DİYE DÜŞÜNÜYORDUK”
Önce şunun altını çizmek lazım. Yıl başında verilen yüzde 50’lik zam o zaman enflasyon çok daha düşük 36 civarında olduğu sırada verilmiştir. Biz bu yılı yüzde 50 ile kapatırız diye düşünüyorduk. Diyorlar ki 6 aylık enflasyon yüzde 42 neden yüzde 30 zam verildi. 6 aylık enflasyon yüzde 42, yüzde 39 zam 6 aylık için değil yıllığı tamamlamak için ara bir zam olarak verildi. Yüzde 50 yıl için verilmişti. Zaten fazla verilmişti, enflasyon onu eritmeye başlayınca yıllık olarak onu destekleyen aritmetik olarak yüzde 80 zam verildi. 1 yıl önce kümülatif olarak baktığımızda yüzde 94 zam verildi. İşçilere verilen zam memurlara verilen zamdan az değildir. Aradaki fark nedir biz işçilere verdiğimiz zammı eksik bularak ara bir zamla yıl sonuna kadar tamamladı. İkinci bir mesele çok konuşulunca yanlış zannediliyor. 6 bin lira açlık sınırı var neden 5.5 bin lira verdin. Memur konfederasyonları da dahil kendilerine göre açlık sınırını belirliyor. Bunlar bilimsel olarak yapılmış çalışmalar değildir.
“TÜRKİYE’DE AÇLIK SINIRI 3600 LİRA İLA 4000 LİRA”
Almanya’da 1200 euro ortalaması asgari ücretin, kiralar ne kadar? Bin euroya AB ülkelerinde kiralık ev bulabilir misiniz? Bir oda, dün bizim bir arkadaşımızın çocuğu gitti ortak paylaştığı bir alan ama birer odayı 1500 euroya kiraladılar. Neden bahsediyorsunuz? Bu bize satın alma gücü gibi bir kavramı getiriyor. Satın alma gücü paritesi dediğimiz şey budur. Biz bunları yaparak değerlendirdik. Uluslararası kuruluşların hesaplarına göre Türkiye’de açlık sınırı 3600 lira ile 4000 lira arasındadır. Yoksulluk sınırı da bu bahsettiğim kuruluşların hesaplamalarına göre benim geçtiğimiz günlerde baktığım rakamlar 9 bin liraydı. 1 ailenin geliri 9 bin liranın altındaysa 3600’ün altındaysa bu rakamları ciddiye alabiliriz. Bu 6 bin lira yoksulluk sınırı çeşitli sendikaların araştırmalarıdır. Bunları da anlamsız bulmuyorum. Onlar da kamuoyunda pazarlık yapmak için ücretlerini artırıyorlar. Bu da onlar açısından anlamlıdır. Yoksulluk sınırını 20 bin lira demişler bu komik oluyor. Yoksulluk sınırı 20 bin lira ise Türkiye’de herkes yoksuldur. Türkiye 5500 lira asgari ücreti tayin ederken birçok toplu sözleşmenin üzerinde bir asgari ücreti belirlemiştir. Ülkemizin çeşitli yerlerinde atölyelerde sevinçle karşılanmıştır.
“ENFLASYON İNİŞE GEÇMEZSE İLAVE MÜDAHALELER YAPACAĞIZ”
Bizim tahminimiz yapılan hesaplamalar, bugün zirveyi buldu ama bundan sonra enflasyonun kontrol altına alındığını sayın bakan söyledi. Aralık ayından itibaren enflasyonun inişe geçeceğini Türkiye’nin daha iyi yere geleceğini söyledi. Diyelim ki tersi olduğu çalışanlarımızı koruyacak ilave müdahaleler yapacağız. Birde 3 ayda bir yapalım, hatta ayda bir yapalım diyenler var. İktisadi olaylarda Türkiye’nin enflasyonu büyük ölçüde talep ölçülü değildir. Esas belirleyici olan dövizdeki artış ve enerji fiyatlarının artmasıdır. Dövize bir ülkede talep olmazsa dövize talep artmaz ama ana sebep budur. İkincisi enerji fiyatlarının artmasıdır. Türkiye doğal gazı petrolü kendi kaynaklarıyla üretseydi tablo ne kadar değişirdi. Bizim enerji kaynaklarına verdiğimiz para 48 milyar. Bu sene ne kadar vereceğiz 53 milyar dolar vereceğiz. 55 milyar dolara yakın bir artış var. 55 milyar dolar çok önemli bir rakamdır. Türkiye altından kalkacak bir ülkedir. Döviz fiyatlarındaki dalgalanmanın nedeni dövize olan taleptir. Onu ikame edecek yatırım araçlarının piyasaya sunulması lazım. Bankaların onu ikame edecek araçları olması lazım. Ama bunların adım adım yapıldığı bir süreçten geçiyoruz.”