enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,4347
EURO
36,2908
ALTIN
2.837,80
BIST
9.389,62
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Hafif Yağmurlu
14°C
İstanbul
14°C
Hafif Yağmurlu
Pazartesi Az Bulutlu
15°C
Salı Az Bulutlu
18°C
Çarşamba Hafif Yağmurlu
19°C
Perşembe Çok Bulutlu
15°C

Annesinin ölmeden önceki fotoğraf isteğini geri çeviren Ahmet Selçuk İlkan: Bu acıyı hep yaşadım

Gökay Kalaycıoğlu’nun sunumuyla hepcanli.com’un YouTube kanalında yayınlanan Haber Bahane programının bu haftaki konuğu şair ve söz yazarı Ahmet …

Annesinin ölmeden önceki fotoğraf isteğini geri çeviren Ahmet Selçuk İlkan: Bu acıyı hep yaşadım
22.06.2022
125
A+
A-

Gökay Kalaycıoğlu’nun sunumuyla hepcanli.com’un YouTube kanalında yayınlanan Haber Bahane programının bu haftaki konuğu şair ve söz yazarı Ahmet Selçuk İlkan oldu. Programda ailesinden bahseden usta sanatçı, annesiyle yaşadığı bir hikayeden bahsederek yaşadığı acıyı dile getirdi.

“ANNEMİ KAYBEDİNCE ÜNİVERSİTEYİ SON SINIFTA BIRAKTIM”

Kalabalık bir aileden doğduğunu söyleyen İlkan, “Ben 9 çocuklu bir ailenin 8. çocuğuyum. Bütün yokluklara karşı hayalleri zengin olan bir aileydik. Babam ilkokula gitmiş ama annem hiç okula gitmemiş. Kardeşlerim de anca ilkokul okuyabildi. Ailemin bütün hayalleri benim omuzlarımdaydı. Ailem ‘En azından Ahmet Selçuk okusun’ derlerdi. İki ağabeyim berberdi, babam da önce fabrikada çalıştı sonra muhtar oldu. Abim Almanya’daydı ben de liseyi bitirince onun yanına gittim. O yıllarda hem yazdım hem de mimarlık okudum. Annemi kaybedince mimarlık bölümünü son sınıfta bırakarak İstanbul’a geldim. Sonra da İstanbul Üniversitesi Alman Dili ve Edebiyat Fakültesi’ni bitirdim” dedi.

“ANNEMLE BİR FOTOĞRAF ÇEKTİREMEDİK”

Kaybettiği annesiyle fotoğraf çektiremediği için çok pişman olduğunu söyleyen sanatçı, sözlerine şöyle devam etti: “Babam doktor, annem de mimar olmamı istiyordu. Annemin hayalini gerçekleştirmek için Berlin’e gitmiştim. Annemi kaybetmemin hazin bir hikayesi var. Almanya’ya giderken istasyona kadar geldiğimde annem bana sarılıp ‘sana kırgınım, küskünüm. Hani beraber bir resim çektirecektik’ dedi. Ben de bir ara çektiririz diye düşündüğüm için bunu ihmal etmiştim. Annemin gözyaşlarına dayanmayınca en kısa zamanda gelip çektireceğimi söyledim. Annem ‘Ya bir daha görüşemezsek? İçimde böyle bir his var’ dedi. Babam da ‘Zeynep, Ahmet’i üzme. Böyle şeyler konuşmayalım’ demişti. Ne yazık ki ben Almanya’ya gittiğimde annemden hiç mektup alamadım. Babamın acı bir telefonuyla annemi kaybettiğimizi duymuştum. Hayatım boyunca bu acıyı hep yaşadım. Sadece küçük yaşta çekilen siyah beyaz bir fotoğrafımız var.

“ANNEME, ANNELER GÜNÜ’NDE HEDİYE ALMAK İSTERDİM”

Sahnedeyken keşke annem bir tanesini görseydi. Anneme bir Anneler Günü’nde hediye almak isterdim. Şiire bakış açımı kuvvetlendiren en büyük etkenlerden birinin bu olduğunu düşünüyorum. Anne ve babaların çocuklara bıraktığı en büyük miras sevgi ve anılardır. Bunlar akla gelince kelimeler bile yetersiz kalıyor. Beni tanımlarken ‘Ayrılıkların Şairi’ derler. Bu doğru, ben ayrılıkları ezbere bilirim. İnsanlar kaybedince hayatı ve sevgiyi daha iyi anlıyorlar. Ben aslında ayrılıkların değil kaybedenlerin şairiyim.”

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.