FETÖ’nün, Türk siyasetini dizayn etmek için eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve bazı MHP’lilere kurduğu kaset kumpasında etkin rol oynayan ve …
FETÖ’nün, Türk siyasetini dizayn etmek için eski CHP Genel Başkanı Deniz Baykal ve bazı MHP’lilere kurduğu kaset kumpasında etkin rol oynayan ve yurt dışına firar ederken yakalanan eski istihbaratçı polisler Ahmet Yılmaz Ekiz ve Akif Buyrukoğlu’nun yalanları pes dedirtti. Yakalandıklarında ifadesi alınan sanıklardan Ahmet Yılmaz Ekiz, hakkında çıkartılan tutuklama kararı sonrası kendisine tebligat yapılmasını beklediğini belirterek şu iddialarda bulundu:
“Herhangi bir tebligat gelmedi. Borçlarımı ödemek için en azından tebligat gelene kadar çalışmaya devam etmek istiyordum. 3 yıldan bu yana güneş enerjisinden elektrik üretme işi yapıyorum. Tekirdağ’a da bu işi yapmak için geldim. Kaçma niyetim olsa sınır kapısına giderim, Edirne’ye giderim. Buraya gelme nedenim tamamen iş ile alakalı.”
Mahkeme başkanı, Ekiz’e üzerinde ele geçirilen dövizi sordu. Ekiz, “Elektrikle uğraşan herhangi bir güneş enerjisi firmasını arayın bu size döviz ile fiyat verecektir. Bu nedenle üzerimde döviz vardı. Yani dövizimin olma nedeni bu. ‘Türk Lirası yok muydu?’ diyeceksiniz. Türk Lirası da vardı” dedi.
KİMLİK DE YALAN
Ekiz, mahkeme başkanının “Diğer sanıkla aynı rakamda avro ele geçirilmesi tesadüf mü? Ayrıca ağabeyiniz adına kayıtlı kimlikle yakalandınız. Kimlik ibraz ederken bunu mu veriyordunuz?” sorusu üzerine, “Malzemecilere vermek için 4 bin 500 avro getirmesini ben söyledim. Üzerimizde fazla para olursa rahat rahat işimizi yürütebilirdik. Kimlik mevzusuna gelecek olursak, ağabeyim lavaboya giderken eşyalarını bana vermişti. Kimliğini ve parasını da kendi cüzdanıma koymuştum. Geldiğinde parasını vermiştim ancak kimliği vermeyi unutmuşum” iddialarında bulundu.
CEZAEVİ YOLU GÖZÜKÜYORDU
Diğer sanık Akif Buyrukoğlu ise, “Bizim burada bulunmamızın amacı tamamıyla ticari bir iş içindi. Bize cezaevi yolu gözüküyordu. En azından cezaevine gidene kadar biraz birikim yapalım da çoluk çocuk mağdur olmasın düşüncesiyle sağda solda bir iş aramaya başladık. Para konusu da yine aynı dediğimiz gibi sırf malzeme temini amacıyla bulunduruyorduk. Bizim kaçma gibi bir düşüncemiz yoktu. Kaçacak olsak buralara gelmezdik” savunmasını yaptı.
KARARDAN SONRA KAÇACAKLARDI
Deniz Baykal’ın CHP liderliğini bırakması ve bazı MHP’lilerin siyasetten uzaklaşmasıyla sonuçlanan FETÖ’nün kaset kumpasıyla ilgili dava, 27 Nisan’da karara bağlandı. Mahkeme, 43 sanığı 1 yıl 9 ay ile 92 yıl 10 arasında değişen sürelerde hapis cezasına çarptırdı. Hapse mahkum edilen sanıklardan tutuksuz yargılanan Ahmet Yıkılmaz Ekiz ve Akif Buyrukoğlu hakkında yakalama kararı çıkartıldI. Yurt dışına kaçış hazırlığında olduğu anlaşılan sanıkların Tekirdağ’da saklandığı evde yapılan aramada, toplamda 9 bin avro ele geçirildi. Ekiz’in üzerinden ağabeyinin kimliği çıktı. Sanıklar, tutuklandı.
KAYITTA GÖREV ALDILAR
Ahmet Yılmaz Ekiz, İstihbarat Daire Başkanlığında İnsansız Obzervosyon Kısım Amirliği’nde görevliydi. Çukurambar’daki eve görüntü aktarma cihazı yerleştirerek, Deniz Baykal ile Nesrin Baytok’un görüntü kayıtlarının alınmasına yönelik teknik çalışmaya katıldı. Recai Yıldırım ve Mehmet Ekici’nin adreslerine de cihaz yerleştirerek görüntülerinin kayda alınmasını sağladı. Akif Buyrukoğlu da Ekiz gibi İstihbarat Daire Başkanlığı’nda görevliydi. Teknik Şube’de çalışan Buyrukoğlu, 28 Haziran 2010 ve 3 Şubat 2011 arasında Recai Yıldırım’ın Çankaya’daki evinde yapılan teknik takip çalışmalarına katıldı. Buyrukoğlu, her şeyiyle kendisini örgüte teslim etmiş, yöneticilik vasfı olan polis memurlarından olarak kodlanmıştı.