Hepimiz, sihir diye bir şeyin gerçekte var olmadığını; sihirbazlığın el çabukluğunun, aslında bilimin gündelik hayatta kullanılmayan sırlarından …
Hepimiz, sihir diye bir şeyin gerçekte var olmadığını; sihirbazlığın el çabukluğunun, aslında bilimin gündelik hayatta kullanılmayan sırlarından ve sahne şovundan ibaret olduğunu biliriz. Buna rağmen sahnede birilerinin bizleri kandırması ve şovun ardındaki sırrı bilmiyor olmamız bizlere keyif verir.
Bugün, yaşadığı süre boyunca pek çok sıra dışı gösteriye imza atan, adını sihirbazlık dünyasına altın harflerle yazdıran, en büyük gösterisini ölümden sonrasına saklayan Harry Houdini’nin hikâyesini paylaşacağız.
Houdini’nin aile geçmişi ve gençlik yılları
Doğum adı Erik Weisz olan Houdini; 1874 yılında, o dönemlerde Avusturya-Macaristan sınırları içerisinde bulunan Budapeşte’de dünyaya geldi.
Haham (Yahudi din görevlisi) Mayer Samuel Weisz ve Cecília Steiner çiftinin 7 çocuğundan biri olarak dünyaya gelen Erik, çocukluk ve gençlik döneminde trapezciliğe merak saldı. Henüz çocukken ilgilendiği trapezcilik, Erik’e esnek ve güçlü bir vücut kazandıracaktı.
Evlilik, eğitim ve sahne ismi süreci
Vücudunun bahşettiği özelliklerin de farkında olan Erik, sihirbazlık konusunda Joseph Rinn tarafından eğitildi. Bu süre zarfında, 20 yaşındayken Wilhelmina Rahne ile evlendi.
Eşi Wilhelmina, Erik’e sahnede asistanlık yaparken; bu ikilinin bir sahne adına da ihtiyaçları vardı ve kısa sürede isim konusunda bir çözüm buldular. Erik, idol olarak gördüğü ünlü Fransız sihirbaz Jean-Eugène Robert Houdin ve Amerikalı sihirbaz Harry Kellar’dan bir derleme yaparak Harry Houdini ismini aldı. Eşi de Beatrice Houdini isminde karar kıldı.
Houdini’nin sahne başarıları
Houdini, genel olarak bağlı olduğu bir durum ya da ortamdan kendi çabalarıyla kurtulmasıyla ünlenen bir sihirbazdı. Örneğin, elleri ve ayakları bağlı olarak girdiği sandıklardan tek başına çıkabiliyor, kördüğüm ile bağlandığı sandalyelerden saniyeler içinde kurtulabiliyordu.
Houdini, işinde o kadar çok profesyonelleşmişti ki, Avrupa’nın önemli şehirlerinde turnelere katıldı ve ziyaret ettiği şehirlerde polislere meydan okudu. Polislerin taktığı her kelepçeden kurtulan Houdini, ününe ün kattı ve çok ciddi bir hayran kitlesine ulaştı.
Houdini’nin başarılarının ardındaki sır
Houdini, kurtulmanın imkânsız olduğu durumlardan bile saniyeler içerisinde kurtulurken; röportajlarda kendisine pek çok kez bu mucizenin sırları soruldu. Houdini bu sorulara “çarpık bacaklı, esnek ve kaslı bir vücudun getirdiği avantajlar” yanıtını verirken; kilitli sandıklardan kurtulma gösterileri içinse; “Sandıkları dışarıdakilerin içeri girmesini engelleyecek şekilde tasarlıyorlar, içeridekilerin dışarı çıkmasını engelleyecek şekilde değil” yanıtını verdi.
Son gösterisi halen devam ediyor
Oldukça sağlam karın kaslarına sahip olan Houdini, her gösterisinde seyircilere karnına yumruk atmasını ister ve bu ciddi acı karşısında sıkı kasları sayesinde hiç tepki vermezdi. Her gösterisinde seyircileri büyülemeye devam eden Houdini, yaşamının son bölümünü medyumculuk ve ölümden sonraki yaşam gibi konulara yoğunlaşarak geçirmişti.
Bir gün, sahne dışında antrenmansız olarak karnına yumruklar yiyen Houdini, apandisit ve travma teşhisi konularak tedavi altına alınır. 3 gün yoğun bakımda kalan Houdini, bu süreçte eşine “eğer bir yolu varsa öbür dünyadan buraya kaçıp geleceğim, sen medyumlar aracılığıyla beni ara, parolamız da “Rosabella inanıyor” olsun” dedi. Bu konuşmanın ardından Houdini, en büyük gösterisine başlamak üzere hayata veda etti.
Bayan Houdini; 10 yıl boyunca her ölüm yıl dönümünde, ölülerle iletişime geçebildiğini iddia eden medyumlardan eşini aramasını istedi fakat eşine asla ulaşamadı ve 10 yılın ardından bu arayıştan vazgeçti. Eşine göre Houdini, bu kez kaçamamıştı. Her ne kadar eşi, Houdini’ye ulaşmaktan vazgeçse de her yıl 31 Ekim’de Houdini hayranları, ünlü sihirbazdan bir mesaj bekler. Hayranlarına göre Houdini, son gösterisini er ya da geç başarıyla tamamlayacaktır.
Beyaz perdede Houdini ve iskambil kağıtları
1874 yılında doğup 1926 yılında vefat eden Houdini, 52 yıllık bir ömür sürmüştü. Bu 52 yılın 26 senesini 19. yüzyılda, diğer 26 senesini ise 20. yüzyılda yaşadı. Ayrıca elinden düşürmediği iskambil destesinin de 52 karttan oluşması ve sık sık ortadan ikiye kesip 26’şar kart üzerinden çalışması da kaderin bir cilvesi olarak ifade ediliyor.
Etkileyici bir şöhrete sahip olan Houdini için pek çok film ve dizi yayımlanmıştı. Houdini’yi daha yakından tanımak isterseniz Houdini’yi konu alan şu yapımlara da göz atabilirsiniz:
Peki ya sizler Houdini hakkında neler düşünüyorsunuz?
Kaynaklar: 1 / 2 / 3