Diyarbakır’da yaşayan 68 yaşındaki Şükrü Abay, kanser ile mücadelede örnek bir mücadeleye imza attı. 28 yılda dört kez kansere yakalanan Abay …
Diyarbakır’da yaşayan 68 yaşındaki Şükrü Abay, kanser ile mücadelede örnek bir mücadeleye imza attı.
28 yılda dört kez kansere yakalanan Abay, verdiği mücadele ile sağlığına kavuştu. Annesi, kız kardeşi, abisi ve üç dayısını kanserden yitiren Abay, 1993 yılında kolon kanseri, 2005 yılında cilt, 2010 yılında rektum, 2016 yılında da yine cilt kanserine yakalandı. Dört kanseri yenerek sağlığına kavuşan Abay, Yeniden Yaşam Kanserle Mücadele Derneği’ni kurarak kanser hastalarıyla deneyimlerini paylaşıyor. Abay, yaşadığı zorlu süreçleri ve mücadelesini Sputnik’e anlattı.
‘Annemi, kız kardeşimi, abimi, üç dayımı kanserden kaybettim’
1993 yılında kolon kanseri teşhisi konduğunu ve ‘kanser’ kelimesinin bile ürkütücü geldiğini ifade eden Abay “Üçüncü evredeydim, karaciğere de bulaşmıştı. İlk defa kanserle muhatap oluyordum. Kanser o dönem benim için çok ürkütücüydü. Çünkü annemi, kız kardeşimi, abimi, üç dayımı kanserden kaybettim. Çok ağır ve stresli bir süreçti. Günlerce öleceğime inandım, 12 gün boyunca ben bu stresle boğuştum ve bu süreçte 9 kilo verdim. Sevdiklerim hastalığım süresince bana destek oldu. Doğru beslenme, spor, stresten uzak yaşadım ve yendim” dedi.
‘Bu şekilde de yaşanabileceğini biliyordum’
12 yıl aradan sonra bu kez rektum kanserine yakalanan Abay “Daha çok ağır bir kanser türü. Ama ben artık kanseri tanımıştım. Ne olduğunu nasıl mücadele edeceğimi biliyordum. ‘Geleceği varsa göreceği de var’ dedim. Ameliyat oldum, bağırsağımın kalın kısmı artık rektumde aynı bağlantı yapılma imkanı olmadığı için kalın bağırsağın ucunu dışarı vererek torba kullanmak suretiyle hayatımı devam ettirebileceğimi söylediler. Çok da önemli değildi. Bu şekilde de yaşanabileceğini biliyordum ve zaten bilgim de vardı. Şuan tırnağım neyse karnımdaki torbayı da o şekilde kabullenmişiz ve yaşıyoruz” şeklinde konuştu.
‘6 ay boyunca toplumun içinde yarı burunla dolaştım’
Ardından cilt kanserine yakalandığını söyleyen Abay şunları söyledi:
“Burnumun sağ kanadında bir pirinç tanesi kadar ve çok kötü huylu olduğu için kısa sürede neredeyse gözüme ulaşıyordu. İstanbul’a gittim, orada burnumun yarısı alındı. 6 ay boyunca toplumun içinde yarı burunla dolaştım. Yine de strese girmedim. Tıp gelişmiş, burun da yaparlar dedim. Hep o umutla yaşadım. Haklı bir umuttu. Alnımdan doku alınıp şişirilerek burnuma taşındı ve burnumun eksik olan yarısı tamamlandı.”
‘Doğru beslenme, spor, stresten uzak olmak mücadele argümanlarımdı’
6 sene önce de sağ omzunda çıktığını ifade eden Abay “Sağ omuzumda bir tepsi büyüklüğünde çıktı. Bunu da moral motivasyon ve kendi çabalarımla aştım. Doğru beslenme, spor, stresten uzak temel mücadele argümanlarımdı. Bulduğum bir kremi de kullanarak o kanseri sürekli öldürdüm. 12 hafta boyunca o kanser dokusunu öldürdüm ve sağlıklı bir hale geldim. Zaten ameliyatta da öyle yapılıyor, kanserli doku kazınarak alınıyor. Şuan sırtımın o bölgesine baksanız yerini bulamazsanız o kadar iyileşti” dedi.
‘Benim için artık kanserin gripten bir farkı yok’
“Benim için artık kanserin gripten bir farkı yoktur” diyen Abay deneyimlerini şöyle anlattı:
“Mücadelemin ana teması inanmaktı. Kanser duygusal bir hastalıktır. ‘Ben bunu yenemem, ölürüm’ dediğin zaman gerçekten ölüyorsun, çok sıradan bir kanser olsa bile. Hep bunu söyleriz moral motivasyon kanseri yener, stres kanserin dostudur. Stresli bir insan kanseri yenemez. Kansere teslim olmak demektir ama moral motivasyonun kanser tedavisinde yüzde 65 olduğunu bilim çok net bir şekilde ispatlamıştır. En büyük sığınağım moral motivasyon. Kanserin yenilebilir bir hastalık olduğunu, buna kesinlikle inanıyor olmam.”
Kanser hastalarıyla Yeniden Yaşam Kanserle Mücadele Derneği’ni kurdu
Yaşadığı zorlu süreçlerin ardından Yeniden Yaşam Kanserle Mücadele Derneği kuran Abay, kanser hastalarıyla deneyimlerini paylaşarak moral ve motivasyon sağlıyor. Abay “Madem sağlığıma kavuştum aynı acıyı çeken milyonlar var ve bir şeyler yapmam lazım diyerek derneği kurduk. Türkiye genelinde bin 500’ün üzerinde kanserle mücadele derneği var ama kanser hastalarının kurduğu iki dernekten biri biziz. Kurucularımız yöneticilerimiz hepsi kanser hastalarıdır. İnanan insanlardan oluşuyor yani” dedi.
‘Diyarbakır meme kanseri sayısında Türkiye’de birinci sırada’
Dernek olarak 2021 yılında Diyarbakır’da yaptıkları bir çalışmayı anlatan Abay “Diyarbakır il, ilçe ve köylerinde 15 bin kanser hastasını tespit ettik. Bunun 5 bin 350’si meme kanseri. İllerin nüfus oranına baktığımızda Diyarbakır meme kanseri sayısında Türkiye’de birinci sırada. Bu çok korkunç bir rakamdır. Bu veri İl sağlık Müdürlüğü’nün elinde yok, ilk defa biz tespit ettik. Çok ciddi çalışmalar yapıyoruz. Birinci görevimiz moral motivasyon çalışmasıdır. Her 15 günde bir hastanelerin onkoloji bölümlerine gider kanser hastalarının odalarına girer moral motivasyon çalışması yaparız. Kimsesiz hastalara gönüllü refakatçi oluyoruz. 60’ın üzerinde eğitim görmüş gönüllümüz var” şeklinde konuştu.
