Pakistan’da İmran Han, erken seçim kararı için süre tanıyarak ‘Özgürlük Yürüyüşü’ne son verdi

Dawn sitesinin haberine göre, Han, İslamabad’ın 9. Bulvarı’nda Pakistan Adalet Hareketi Partisi (PTI) mensuplarına hitap etti. Han, konuşmasında, hükümete seçim tarihi belirlemesi ve meclisi feshetmesi için 6 gün süre tanıdığını belirterek, başkentteki yürüyüşünü sonlandırdı.

Eski Başbakan Han, seçim kararının alınmaması durumunda tüm Pakistanlılarla başkente geri döneceği uyarısında bulundu. Hükümetin, polisle halkı karşı karşıya getirmek ve anarşi yaratmak istediğini iddia eden Han, “Hükümet seçim kararı alıp meclisi feshedene kadar burada kalmaya kararlıydım ama son 24 saatte gördüklerimden sonra yürüyüşe son verme kararı aldım“ dedi.

Han, gösteri ve yürüyüşün devam etmesi ve çatışma yaşanmasının hükümeti mutlu edeceğini savunarak hükümetin “baskın ve gözaltı taktiklerini” kınadı. Barışçıl gösterilerin göz yaşartıcı gaz bombası, gözaltılar ve tutuklamalarla engellenmeye çalışıldığını öne süren Han, yüksek mahkemenin konuyu gündemine almasına sevindiğini dile getirdi.

Han, başkente yürüyüş sırasında 5, Karaçi’deki gösterilerde ise 3 PTI mensubunun hayatını kaybettiğini, bunlardan birinin ise polisin göz yaşartıcı gazının etkisiyle köprüden düştüğünü iddia etti. Sadece adalet arayışında olduklarını kaydeden Han, halkın son 24 saatte yaşananları yakından takip ettiği ve yargının buna tepkisini beklediğini aktardı.

Öte yandan, konuşmanın ardından PTI liderleri ve Han bölgeden ayrılırken bazı partililer polis barikatlarını aşarak yüksek güvenlik tedbirlerinin alındığı “kırmızı bölgeye” girdi.

İçişleri Bakanı: Olay çıkarmama sözünde durmadılar

İçişleri Bakanı Rana Sanaullah, yürüyüşe dair açıklamada, yürüyüşü yakından takip ettiğini vurgulayarak “Halk baskınları reddediyor.” ifadesini kullandı.

Sanaullah, PTI’nin ‘olay çıkarmama’ sözünde durmadığını öne sürerek, “İmran Niazi, İslamabad’da belirlenen bir yerde miting düzenlemek için Yargıtaydan izin aldıktan sonra şehre girdi ancak sözünü tutmadı” değerlendirmesinde bulundu.

Göstericilerin otobüs duraklarına ve yol kenarlarındaki ağaçlara zarar verdiğini belirten Sanaullah, yüksek mahkemenin kararına sığınan “çetelerin” gece boyunca ateş yaktığını kaydetti.

Sanaullah, anayasanın 245 maddesi uyarınca hükümetin kırmızı bölgeye asker konuşlandırma kararı aldığını ve bu kapsamda cumhurbaşkanlığı, yüksek mahkeme, parlamento binası, başbakanlık binası gibi bazı resmi kurumların korunacağını açıkladı.

Öte yandan, İslamabad polisi, göstericilere müdahale sırasında yaklaşık 15 güvenlik görevlisinin yaralandığını duyurdu.

Han’ın destekçileri polisle çatıştı

İslamabad polisi, eski Başbakan Han’ın erken seçim talebiyle yapacağını duyurduğu yürüyüşü önlemek için Pencap eyaletinde İslamabad’a çıkan birçok yolu konteynerlerle kapatmıştı.

Bunun üzerine Pencap’ın farklı bölgelerinde barikatları aşmak isteyen Han destekçileri ile polis arasında çatışma yaşanmıştı.

Polis, Pencap’ın en büyük kenti Lahor’ın farklı noktalarında toplanan Han’ın lideri olduğu PTI taraftarlarını dağıtmak için göz yaşartıcı gaz kullanmıştı.

PTI çalışanları ve partililer de polise taş atarak karşılık verirken bazı göstericiler de polisin çektiği dikenli telleri çeşitli aletlerle keserek barikatları aşmıştı.

Han, 22 Mayıs’ta Peşaver kentinde yaptığı konuşmada, yeni hükümeti kabul etmeyeceklerini belirterek, destekçilerini erken seçimler için baskı yapmak üzere 25 Mayıs’ta İslamabad’da barışçıl şekilde yürümeye çağırmıştı.

İslamabad yönetimi ise Han’ın yapmayı planladığı yürüyüşe yasak getirmişti.

İmran Han hükümeti düşmüştü

Pakistan Parlamentosunda 10 Nisan’da yapılan güven oylaması sonucu İmran Han hükümeti düşmüştü.

Ülkede 3 dönem başbakanlık yapan Navaz Şerif’in kardeşi Şahbaz Şerif, Mecliste 11 Nisan’da düzenlenen seçimde 174 oy ile salt çoğunluğun desteğini alarak başbakan seçilmişti.

Han’ın Rusya’nın Ukrayna’ya saldırılarını başlattığı 24 Şubat’ta başkent Moskova’da Devlet Başkanı Vladimir Putin ile bir araya gelmesi, Batılı ülkelerde rahatsızlık uyandırmıştı.

Bu durumu, ülkesinin “gaz tedarikine, buğdaya ve siber güvenlikle ilgili teknolojiye ihtiyaçları olduğu” sözleriyle savunan Han, hükümetinin düşürülmesinden ABD’yi sorumlu tutuyor.