Nazan Şoray, Hülya Koçyiğit’in sunduğu ‘Film Gibi Hayatlar’ programında kendisi hakkında bilinmeyenleri anlattı. Aile hayatından bahseden Şoray …
Nazan Şoray, Hülya Koçyiğit’in sunduğu ‘Film Gibi Hayatlar’ programında kendisi hakkında bilinmeyenleri anlattı. Aile hayatından bahseden Şoray, ablası Türkan Şoray’ın ünlü olduğunda biraz yalnız kaldığını dile getirerek, “Şikayet anlamında söylemiyorum. Mutlu bir çocuktum” dedi.
Hülya Koçyiğit’in sunuculuğunu üstlendiği ve her hafta yeni bir ünlü konuğun ağırlandığı TRT1 yapımı program ‘Film Gibi Hayatlar’ın bu haftaki konuğu ünlü isim Nazan Şoray oldu. Türkan Şoray’ın kız kardeşi olan Nazan Şoray, samimi açıklamalarda bulundu. Şoray, hakkında bilinmeyenlerini anlattı.
Çok meraklı bir çocuk olduğunu söyleyen Nazan Şoray, daha sonra biraz yalnız bir çocuk olmaya başladığını belirterek, şunları ifade etti:
“Ablam artist olunca biraz yalnız kaldım diyebilirim. Şikayet anlamında söylemiyorum. Sadece olanı söylüyorum ama ben kendimi mutlu addediyorum. Mutlu bir çocuktum. Hiçbir şeyden şikayetçi değilim. Küçükken mimar olmak istiyordum. Hala merakım var. Bana, ‘Niye sen de ablan gibi film artisti olmak istemiyorsun?’ diye sorduklarında, ‘Ben sokaklarda rahat yürümek istiyorum. Simit yiyerek yürümek ve otobüse binmek istiyorum’ demiştim.”
Sinemanın ardından müzik sektörüne de başarılı bir adım atan Şoray, müziği kendi kendine seçmediğini söyledi.
“Sinemada başarılı olan bazı sanatçıları sahneye çıkartıyorlardı. Böyle bir moda vardı. Bana da sahne teklifi geldi. Korkularım, endişelerim vardı. ‘Bu sinema oyuncusu, nasıl olacak da sahnede şarkı söyleyecek?’ eleştirilerini çok yaşadım ve sonra onu örtbas etmek için çok çabaladım.” diyen Nazan Şoray, o dönemde aldığı eleştirileri de dile getirdi.
Ünlü isim, şunları ifade etti:
“Sahneye çıkınca seni şarkıcı yerine koymuyorlar. Yüzüne karşı söylenmese de konuşulanları duyuyorsun. Ben de bunu önceleri önemsemiyordum. ‘Evet, ben film artistiyim. Ben bu işi geçici olarak yapıyorum.’ diyordum. Sinemada hiçbir ödeme yapmıyorlardı. Para kazanmak hemen hemen imkansızdı. Ben doğru dürüst para aldığımı hatırlamıyorum sinemada. İnsana artık ‘Kendi paramı kazanıyorum’ düşüncesi geliyor. Bu da bir etkendi. Neticede geçiminizi sağlayacaksınız. Baktım ki bu insanlar böyle söylüyor, ‘Benim bunları utandırmam lazım’ diyerek, şan dersleri aldım ve devam ettim.”
