Ukrayna’da gizli bir askeri biyolojik programın karakteristik özelliklerini gösteren tehlikeli biyolojik projelerin uygulanmasına ABD Savunma Bakanlığı’nın doğrudan dahil olduğuna dair çok endişe verici deliller almaya devam ediyoruz. Biyolojik tehditlerin sınır ötesi niteliği göz önünde bulundurulduğunda, Doğu Avrupa’nın ortasında ve Rusya’nın batı sınırlarına yakın bir yerde gerçekleştirilen bu faaliyet, ülkemizin, bölgenin ve tüm dünyanın biyolojik güvenliği için gerçek bir tehdit oluşturmaktadır.
Ne Amerika Birleşik Devletleri ne de Ukrayna, güven artırıcı önlemlerin bir parçası olan ilgili Biyolojik Silahlar Konvansiyonu raporlarında bu faaliyetlere ilişkin Birleşmiş Milletlere herhangi bir bilgi sunmamıştır. Yalnızca bizim özel askeri harekâtımız bu tehlikeli faaliyeti durdurabilmiştir.
“Ukrayna’da su kaynaklı tehlikeli hastalıklarla ilgili epidemiyolojik ve çevresel durumun izlenmesi” başlıklı Proje 3007’nin verilerinden edindiğimiz bilgilere göre, Amerikalı bilim adamları tarafından denetlenen Ukraynalı uzmanlar, Kuzey Kırım Kanalı’nın yanı sıra, Dnepr, Danube ve Dniester’in de dahil olduğu Ukrayna nehirlerinde sistematik olarak su örnekleri topladı. Buradaki amaç, kolera, tifo, Hepatit A ve E patojenlerinin de dahil olduğu tehlikeli patojenlerin varlığını belirlemek ve seçilen örneklerin hasar özelliklerini değerlendirebilmek için su yoluyla yayılmaları olasılığı hakkında sonuçlar çıkarmaktı.
Toplanan tüm örnekler daha sonra ABD’ye gönderildi. Burada bir soru ortaya çıkıyor, neden? ABD neden o bölgenin nehirlerine yayılabilecek bir dizi tehlikeli patojene ihtiyaç duyuyor? Ukrayna’nın su kaynakları haritasına bakıldığında, herkes bu ‘bilimsel araştırma’ sonuçlarının biyolojik bir felaket başlatmak için kullanılabileceğini ve bunun sadece Rusya’da değil, aynı zamanda Karadeniz, Azak Denizi ve ayrıca Belarus, Moldova ve Polonya dahil olmak üzere Doğu Avrupa’da kullanılabileceğini anlayacaktır.
Ocak 2022’de Ukrayna’nın biyolojik formüller ve toksik kimyasallar uygulamak için kullanılabilecek 50’den fazla cihazı aracı kuruluşlar üzerinden satın aldığı bildirildi. 9 Mart 2022’de Kherson bölgesinde Rus keşif birimleri tarafından 30 litrelik konteyner ve püskürtücü ekipman ile donatılmış üç insansız hava aracı tespit edildi. Nisan sonunda Kakhovka yakınlarında bu türde 10 insansız hava aracı daha bulundu.
Rusya Savunma Bakanlığı, Pentagon’un Ukrayna topraklarında uyguladığı bazı projelerin gönüllülerin, yani Ukrayna vatandaşlarının hayatını ve sağlığını riske attığına dair şok edici kanıtlar elde etti. UP-8 projesinin belgeleri, deneklerle ilgili ‘küçük’ vakaların 72 saat içinde ABD Etik Komitesi’ne bildirilmesini, gönüllülerin ölümü de dahil olmak üzere ciddi vakaların ise komiteye 24 saat içinde bildirilmesini şart koşuyor. Bu, resmi proje belgelerinde yalnızca standart kan örneği toplama üzerine olduğu yazmasına rağmen, bu deneylerin başlangıçta ölümcül bir sonuç olasılığını itiraf ettiği anlamına gelir. Deneklerin daha sonra ölebileceği ifade ediliyorsa bu ne tür bir kan örneği toplama işlemi olabilir?
Amerikan siyaset kurumunun Ukrayna’daki askeri biyolojik faaliyetlerin finansmanına Pentagon’un Black & Veatch ve Metabiota gibi üstlenici kuruluşları üzerinden doğrudan dahil olduğunu doğrulayan kanıtlar var, ve amaçları bilimi ilerletmekten çok uzaktı. Özellikle Metabiota Başkan Yardımcısı tarafından yazılan bir mektupta, şirketin Ukrayna’daki hedefinin ‘Ukrayna’nın kültürel ve ekonomik bakımdan Rusya’dan bağımsızlığını sağlamak’ olduğu belirtiliyor, bir biyoteknoloji şirketi için çok sıra dışı bir görev.
Ukrayna’daki biyolaboratuvarların faaliyetleri hakkında daha fazla bilgi ortaya çıktıkça, ABD’nin NATO müttefiklerine daha fazla soru yöneltiyoruz. Yeni belgeler, yalnızca 2016 ile 2019 yılları arasında, Bundeswehr (Almanya Silahlı Kuvvetleri) Mikrobiyoloji Enstitüsü’nden askeri epidemiyologlar tarafından Ukrayna’nın 25 bölgesinde yaşayan vatandaşlardan 3 bin 500 kan serumu örneği alındığını ortaya koyuyor. Merak ediyorum, Alman ordusunun Ukrayna halkının biyolojik materyallerine neden ihtiyaç duysun?