Çiller ailesinin yönetimindeki şirkete ait olan ve otel imarına açılan Kilyos’ta doğal sit alanında kalan 30 dönümlük arazi için Çevre ve …
Çiller ailesinin yönetimindeki şirkete ait olan ve otel imarına açılan Kilyos’ta doğal sit alanında kalan 30 dönümlük arazi için Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından yapılan plan değişikliği, İBB’nin açtığı dava sonucu iptal edildi. Mahkeme kararında, planların kamu yararı doğrultusunda hazırlanmadığı belirterek parsel sahibinin talebi üzerine tek parsele ayrıcalık tanıyacak şekilde hazırlandığına dikkat çekildi.
Eski başbakanlardan Tansu Çiller’in oğlu Berk Uçuran Çiller’in yönetiminde olduğu Marsan Marmara Holding A.Ş.’ye ait Sarıyer Kilyos’taki yaklaşık 30 bin metrekarelik arazinin imarı Çevre ve Şehircilik Bakanlığı tarafından 21 Mayıs 2020’de değiştirilmişti.
SÖZCÜ’nün gündeme taşıdığı plan değişikliği ile konut alanı olarak belirlenmiş parsel, otel yapılacak şekilde düzenlendi ve 4 bin 586 metrekarelik inşaat alanı 5 kat arttırılarak 24 bin metrekareye çıkarıldı.
Otelin yüksekliği 3 kat ile sınırlandırılıp, bodrum katlar bunun dışında tutuldu. Arazinin tamamı 3.derece doğal sit alanı sınırları içerisinde kalıyor ve tapu kaydına göre de “tarla” niteliğine sahipti. Arazi, şirketin kredi borçlarına karşılık Türkiye Halk Bankası’na ipotek ettirilmişti. Arazi üzerinde 1.8 milyon euroluk ve 100 milyon liralık ipotek bulunuyor.
İBB MAHKEMEYE TAŞIDI VE İPTAL EDİLDİ
Tepki çeken plan değişikliğine İBB askı sürecinde itiraz etti ancak bakanlık itirazı uygun görmedi ve reddetti. Bunun üzerine İBB Başkanlığı, planın iptali için dava açtı. İstanbul 5. İdare Mahkemesi, bakanlığın planlarının iptaline karar verdi.
Kararda, plan değişikliği ile çevredeki yükseklik değerinin çok üstünde ve ayrıcalık oluşturacak şekilde yapılaşma hakkı verildiği vurgulandı. Dava konusu planların kamu yararı doğrultusunda hazırlanmadığına, parsel sahibinin talebi üzerine tek parsele ayrıcalık tanıyacak şekilde hazırlandığına dikkat çekildi.
Planlama ve şehircilik ilkelerine uyulmadığı bu nedenle mevzuata aykırı olarak hazırlanan planların hukuka aykırı olması nedeniyle iptali gerektiği sonucuna varıldı.
