Dünya basınının son iki yıldır Kovid-19 ile birlikte manşetlerinden düşürmediği yüksek enflasyon, İngiltere’de de hayatı zorlaştırmaya devam …
Dünya basınının son iki yıldır Kovid-19 ile birlikte manşetlerinden düşürmediği yüksek enflasyon, İngiltere’de de hayatı zorlaştırmaya devam ediyor.
Son 30 yılın en yüksek yıllık enflasyon oranına ulaşan İngiltere, hayat pahalılığının önüne geçmek için peş peşe ekonomik paketler açıklıyor.
İngiltere Yönetici Enstitüsü’nün (IOD) Nisan ayında yaptığı anketten, enflasyonist baskılar ile Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinin ekonomik belirsizlikle birleşmesinin İngiliz işletmelerinin karşı karşıya kaldığı “bir numaralı sorun” olduğu sonucu çıktı.
Ekonomide önemli bir ölçüt olan yöneticilerin ekonomik güven endeksi ise İngiltere’de eksi 36’ya düştü.
Analistler ve ekonomistler, gaz, elektrik, benzin ve gıda fiyatlarındaki ani artışların ardından İngiltere’nin pandemi sonrası toparlanma ümitlerinin tükenmekte olduğuna dikkat çekiyor.
Teknoloji, imalat, inşaat ve konaklama gibi sektörlerdeki personel eksikliği de işverenleri gerekli becerilere sahip çalışanları güvence altına almak için transfer ücretleri, ikramiyeler ve daha yüksek maaşlar ödemeye zorluyor.
Küresel stratejik danışmanlık kuruluşu EY-Parthenon tarafından yapılan ayrı bir araştırmada ise, Birleşik Krallık’ta işlem gören şirketlerin 2022’nin ilk üç ayında 72 uyarı yayınladığı ifade edildi. Bu, pandeminin başlangıcından bu yana üç aylık en yüksek rakam.
Uyarıların yüzde 43’ü, artan maliyetlerden kaynaklanırken bunun da İngiltere tarihinin en yüksek maliyet kaynaklı uyarı oranı olduğu vurgulandı.
IOD’nin baş ekonomisti Kitty Ussher, Ukrayna’nın işgalinin “İngiliz şirketlerin yönetim kurullarına şok dalgaları gönderdiğini” belirtti.
Bazı işletmelerin yeni yatırımları planlamaya ve değerlendirmeye çalıştığını ifade eden Ussher, “Ancak İngiltere ekonomisindeki iyimserliğin çok düşük olması ve şu anda yüksek enerji maaliyetlerinin işletmeler üzerinde olumsuz etki yapması bir numaralı sorun. Maliyetler, işgücü piyasasındaki zorluklar ve uluslararası tedarik zincirleriyle ilgili sorunlar da cabası.” ifadelerini kullandı.