İran’ın yarı resmi haber ajansı Tesnim’e göre, 1988’deki toplu idam kararlarında rolü olduğu öne sürülen eski İranlı savcı Hamid Nuri hakkında …
İran’ın yarı resmi haber ajansı Tesnim’e göre, 1988’deki toplu idam kararlarında rolü olduğu öne sürülen eski İranlı savcı Hamid Nuri hakkında İsveç mahkemesinde görülen davaya bugün devam edildi.
İsveç savcılığı 88 duruşmanın ardından bugün nihai iddianamesini sunarak Nuri hakkında müebbet hapis talebinde bulundu.
Nuri, “savaş suçu”, “uluslararası hukuku ihlal” ve “kasten cinayetle” suçlandı.
Duruşmaların ilerleyen günlerde devam etmesi ve mahkemenin Nuri hakkında nihai kararını açıklaması bekleniyor.
İran’da 1988’deki toplu idamlar
İran yönetimi, Şah rejimine karşı birlikte hareket ettiği sosyalist ve komünist grupları daha sonraki dönemde ülke yönetimine karşı faaliyetleri nedeniyle tasfiye sürecine başlamıştı. 1979’daki devrimin ardından İran-Irak Savaşı dönemine rastlayan süreçte İran’a karşı Irak saflarında savaşan Halkın Mücahitleri Örgütünün cezaevlerindeki mensupları idam edilmişti.
İran’da faaliyet gösteren sosyalist örgütler ve çeşitli komünist parti mensuplarından idam edilenlerle birlikte en az 3 bin mahkumun “ölüm komitesi” adı verilen 4 kişilik yargı heyetinin kararlarıyla toplu şekilde idam edildiği ifade ediliyor. İran’ın Cumhurbaşkanı İbrahim Reisi’nin de hapisteki rejim muhaliflerinin idam kararını veren 4 kişilik komitede yer aldığı iddia ediliyor. Cumhurbaşkanı Reisi ise idamlarla ilişkisi olduğunu reddediyor.
İranlı din adamı Ahmed Muntazeri, toplu idamlarla ilgili hükümlere ilişkin devrimin önde gelen isimlerinden babası Ayetullah Hüseyin Ali Muntazeri’ye ait bir ses kaydını 2016’da sosyal medyada paylaşmıştı.
Ses kaydında, söz konusu idamların İslam hukukuna uygun olmadığını ifade eden Ayetullah Muntazeri, bu idamlardan “İran İslam Cumhuriyeti’nin en büyük cinayeti” şeklinde söz ediyor.
İranlı eski savcı Hamid Nuri, Kasım 2019’da geldiği İsveç’te tutuklanmıştı. Nuri’nin idamların uygulandığı sırada Kerec kentindeki Gevherdeşt Cezaevi’nde savcı vekili olarak görev yaparken siyasi mahkumların infazına katıldığı iddia ediliyor. Nuri ise şu ana kadar kendisine yöneltilen suçlamaları reddetti.