Otomotiv endüstrisi dev şirketleri üretimlerini azaltıp fabrika-kapatmaya zorlayan çip kriziyle boğuşmaya devam ederken, uzmanlara göre çip …
Otomotiv endüstrisi dev şirketleri üretimlerini azaltıp fabrika-kapatmaya zorlayan çip kriziyle boğuşmaya devam ederken, uzmanlara göre çip krizinin ardından sektörde bu kez lityum darboğazı yaşanabilir.
Elektrikli araçların (EV) bataryalara, bataryaların ise lityuma ihtiyacı var fakat talebi karşılamak için yeterli lityum yok. Tesla, Volkswagen ve Mercedes gibi şirketler 2022’nin ilk üç ayında rekor sevkiyat yaparken, EV satışları tüm zamanların en yüksek seviyesinde. Ancak talepteki artışa karşın uzmanlar yeterli lityumun bulunup bulunmadığından emin değil.
TALEP 2040’A KADAR 40 KAT ARTACAK
Geçtiğimiz günlerde Tesla’nın CEO’su Elon Musk’ın lityum üretiminin çok yavaş olduğu, fiyatların ‘çılgın’ seviyelere geldiği ve sektörü zor günlerin beklediği uyarısı yapması dikkatleri lityum piyasasına çekti.
Modern zamanın beyaz altını olarak nitelendirilen lityuma talebin 2025’e kadar bugünkünün iki katı olması bekleniyor. Uluslararası Enerji Ajansı (IEA) Sürdürülebilir Kalkınma Senaryosu (SDS) çerçevesinde ise 2040 yılına lityum talebinin 40 kat artış göstermesi bekleniyor. Bu da fiyatlarda patlamaya neden oluyor.
Benchmark Mineral Intelligence’a göre, lityum fiyatları geçen yıl yüzde 280’lik bir artışın ardından ilk çeyrekte iki katından fazla arttı. Yani fiyatlar son 1 yılda yüzde 433 yükselerek ton başına 480 bin 500 yuan (yaklaşık 73 bin 900 Amerikan Doları) seviyesine yükseldi. Bu sıçrama elektrikli araç üreticilerini endişelendiriyor.
ARZ, TALEBİN GERİSİNDE KALMAYA DEVAM EDİYOR
Maden çevrelerinde ‘Bay Lityum’ olarak nitelenen madencilik uzmanı Joe Lowry, geçtiğimiz günlerde Blomberg’e yaptığı açıklamada. Önümüzdeki iki yıl içinde arzın önemli artış sağlanmasına karşın talebin gerisinde kalacağını, dolayısıyla piyasada açığın büyümeye devam edeceği uyarısı yaptı. Lowry’nin tahminleri diğer kuruluşlarla örtüşüyor. Örneğin BloombergNEF, batarya üretiminde kullanılan başlıca lityum kimyasalları olan lityum karbonat ve hidroksit fiyatlarının, öngörülen arz açıklarının bir sonucu olarak 2030 yılına kadar yükselmeye devam edeceğini öngörüyor. Lityum arz sorununun otomobil üreticileri için sorun teşkil edeceği uyarısı yapılıyor. BNEF’e göre, elektrikli otomobillerin içten yanmalı motorlu otomobillerle fiyat paritesine ulaşması 2026’dan önce mümkün görünmüyor.
MEKSİKA, 1.7 MİLYON TONLUK LİTYUMU MİLLİLEŞTİRDİ
Ülkeler, geleceğin kritik madenleri için şimdiden pozisyon alıyor. 1.7 milyon tonluk dünyanın 10’uncu büyük lityum rezervine sahip olan Meksika da lityum da söz sahibi olmak için lityum endüstrisini millileştirme planını hayata geçirdi. Devlete lityum üzerinde münhasır haklar veren Başkan Andrés Manuel López Obrador tarafından önerilen madencilik reformu Senato’da onaylandı. Meksika’nın lityum kaynaklarının değerinin ülkenin devlet borcunun dört katından fazla olduğu iddia ediliyor.
EN BÜYÜK KAYNAKLAR BOLİVYA’DA
Dünyadaki bilinen toplam lityum kaynağının yaklaşık 86 milyon ton olduğu tahmin ediliyor. Dünyada en fazla lityumun bulunduğu ülke ise yaklaşık 21 milyon ton ile Bolivya. Bu ülkeyi 19.3 milyon ton ile Arjantin, 9.6 milyon ton ile Şili takip ediyor. Yıllık lityum üretimi ise yaklaşık 82 bin ton. Yıllık üretimde Avusturalya yaklaşık 40 bin ton ile ilk sırada yer alırken, bu ülkeyi 18 bin ton yıllık üretimle Şili ve 14 bin ton yıllık üretimle Çin izliyor.
TÜRKİYE, BOR ATIKLARINDAN ÜRETİM YAPIYOR
Elektrikli araçların yaygınlaşması, küresel ısınma nedeniyle devreye girmesi gereken çevreci politikalar ve karbondioksit salınımının azaltılmasını öngören sınırlamaların, Türkiye’de de lityumun olan talebi artırması bekleniyor. Dünya bor rezervlerinin yüzde 73’üne sahip olan Türkiye’de bor yatakları belli oranlarda lityum içeriyor. Eti Maden, rafine bor üretimi esnasında ortaya çıkan sıvı atıklardan lityum üretilen tesislerini 2020’de açmıştı. Bu tesisin kapasitesi yıllık 10 ton. Ancak Kırka’da yılda 600 ton ve Bandırma/ Balıkesir’de yılda 100 ton kapasiteli lityum karbonat üretim tesisi kurulması için gerekli etüt ve projelendirme çalışmalarının, 2022 yılı sonunda tamamlanması sonrasında tesislerin yapım işi ihalesine çıkılması planlanıyor.