Muğla’da, boğduktan sonra yakılarak öldürülen üniversite öğrencisi Pınar Gültekin’in babası Sıddık Gültekin ve annesi Şefika Gültekin, Muğla 3 …
Muğla‘da, boğduktan sonra yakılarak öldürülen üniversite öğrencisi Pınar Gültekin‘in babası Sıddık Gültekin ve annesi Şefika Gültekin, Muğla 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesi’ndeki 11’inci duruşma öncesi kadına şiddete karşı slogan atarak, Menteşe Sınırsızlık Meydanı’ndan adliyeye yürümek istedi. Gültekin çiftine kadın platformları üyeleri ile bazı HDP’li milletvekilleri de destek verdi.
ANNESİ BAYILDI
Gültekin çifti ve kadınların yürüyüşüne polis, ilk etapta izin vermedi. Bu sırada Pınar Gültekin‘in annesi Şefika Gültekin, aniden fenalaşarak bayıldı. Menteşe Devlet Hastanesi’ne kaldırılan Gültekin’in sağlık durumunun iyi olduğu öğrenildi.
Şefika Gültekin’in hastaneye götürülmesinin ardından ‘ Pınar Gültekin isyanımızdır’, ‘Katledilen kadınlar isyandadır’ ve üzerinde Pınar Gültekin‘in portresi bulunan ‘Sessiz kalmayacağız’ yazılı dövizler taşıyan kalabalık, baba Sıddık Gültekin’le birlikte polis eşliğinde yürüyüşe geçti.
KARAR ÇIKMADI
Daha sonra duruşma salonuna geçildi. Duruşmaya tutuklu sanık Cemal Metin Avcı, Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) ile katılırken, tutuksuz sanıklardan kardeşi Mertcan Avcı ise salonda yer aldı. Diğer tutuksuz sanıklar Selim Avcı, Ayten Avcı, Eda Karagün ve Şükrü Gökhan Orhan ise duruşmaya gelmedi. Mahkeme, sanık Avcı’nın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mertcan Avcı’nın tutuklanma talebinin reddedilmesine hükmedildi. Bir sonraki duruşma 16 Mayıs saat 14.00’a ertelendi. Pınar’ın annesi duruşma öncesi fenalaştığı için katılamadı.
NE OLMUŞTU?
Muğla Sıtkı Koçman Üniversitesi İktisat Bölümü öğrencisi Pınar Gültekin (27), 16 Temmuz 2020’de Akyaka Mahallesi’nde yalnız yaşadığı evinden ayrılmış, aynı gün ablasıyla telefonla görüştükten sonra kendisinden bir daha haber alınamamıştı. Ailesinin Akyaka Jandarma Komutanlığına kayıp ihbarında bulunması üzerine başlatılan çalışmada Gültekin’i tanıyan kişilerin listesi çıkarılmış ve bölgedeki güvenlik kamerası kayıtları incelenerek görgü tanıklarının ifadelerine başvurulmuştu.
İTİRAF ETMİŞTİ
Şüphe üzerine gözaltına alınan genç kızın eski erkek arkadaşı Cemal Metin Avcı, ilk ifadesinde hakkındaki suçlamaları kabul etmese de deliller ortaya konunca bir süre arkadaşlık yapıp ayrıldığı Gültekin’i bağ evinde öldürdüğünü, cesedini yaktıktan sonra varille Gülağzı mevkisindeki ormanlık alana attığını itiraf etmiş ve tutuklanmıştı.
TUTUKLANDI
Cemal Metin Avcı’nın kardeşi Mertcan Avcı da soruşturma çerçevesinde telefon sinyallerinin ağabeyiyle aynı zaman diliminde olay yeri ve yakınlarında tespit edilmesi üzerine jandarma ekiplerince gözaltına alınmış, “delil karartmak” suçlamasıyla tutuklanmıştı.
DAVA SÜRECİ
Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesince kabul edilen iddianamede, Cemal Metin Avcı’nın “canavarca hisle veya eziyet çektirerek öldürme” suçundan ağırlaştırılmış müebbet, kardeşi Mertcan Avcı’nın da “suç delillerini yok etme, gizleme veya değiştirme” suçundan 5 yıla kadar hapisle cezalandırılması istenmişti. Yargılama sürerken Mertcan Avcı’nın tutuksuz yargılanmasına karar verilmişti.
Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan ek iddianamede ise sanık Avcı’nın anne ve babası ile eski eşinin de aralarında olduğu bazı yakınlarının suç delillerini yok edip gizlediklerine dair haklarında yeterli şüphe bulunduğu kanaatiyle ayrı ayrı cezalandırılmaları istenmişti.
Yargılama sırasında Muğla Cumhuriyet Başsavcılığınca “canavarca hisle eziyet çektirerek ve tasarlayarak öldürme suçuna iştirak” suçundan Mertcan Avcı hakkında ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası istemiyle hazırlanan iddianame, 3. Ağır Ceza Mahkemesince savcılığa iade edilmişti.
Başsavcılığın itirazını kabul eden üst mahkeme, Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesinin “iddianamenin iadesi” kararının kaldırılmasına ve evrakın gereğinin yapılması için Muğla 3. Ağır Ceza Mahkemesine iadesine hükmetmişti. Üst mahkeme, verilen karar kesin olduğundan kanun yollarına başvurma olanağının da bulunmadığına oy birliğiyle karar vermişti.