enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,6068
EURO
36,3305
ALTIN
2.914,73
BIST
9.659,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
12°C
İstanbul
12°C
Çok Bulutlu
Çarşamba Parçalı Bulutlu
13°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
14°C
Cuma Parçalı Bulutlu
16°C
Cumartesi Çok Bulutlu
15°C

Âşık Olmaktan Korkar Hale Gelmek: Filofobi

“Âşık olmayı kim istemez ki?” diyebilirsiniz ancak filofobik kişiler için bunun düşüncesi bile kötüdür. Aslında bu fobiden muzdarip kişiler bir …

Âşık Olmaktan Korkar Hale Gelmek: Filofobi
08.04.2022
99
A+
A-

“Âşık olmayı kim istemez ki?” diyebilirsiniz ancak filofobik kişiler için bunun düşüncesi bile kötüdür. Aslında bu fobiden muzdarip kişiler bir zamanlar aşkı deneyimlemiştir ancak sarsıcı bir ayrılık veya aldatılma nedeniyle aşka olan inançlarını kaybetmiştir.

Sonraki ilişki deneyimlerinde ise biriyle duygusal bağ kurma sorunu yaşamaya başlarlar ve günlük hayatlarında bunun sıkıntılarını fazlasıyla yaşarlar. Hafife alınmaması gereken bir rahatsızlık olduğu için bir psikologdan veya psikiyatristten yardım almaları gerekir.

Bu sorunu yaşayan insanlar, kötü tecrübelerden dolayı tekrar aynı duyguları yaşamamak adına yeni bir duygusal bağ kurmaktan çekinirler.

Kötü ilişki deneyimleri haricinde çocukken aile ile olan iletişimin de etkisi olabilmektedir. Ebeveynlerin, çocuklarına “söylediklerimi yapmadığın takdirde kimse seni sevmez” gibi cümleler kurması çocuklarda ciddi tahribatlar yaratabilir. Bu sözlere çok sık maruz kalan çocuklar ileride bir ilişki kursalar bile o ilişki sonlanınca normal kişilere kıyasla daha kırılgan olurlar.

Yine yapılan bazı araştırmalar göstermiştir ki filofobinin oluşmasında genetik faktörler de etkili olabilmektedir. Genetiğe ek olarak beyin yapısındaki ve beynin işleyişindeki bazı sorunlar nedeniyle bu fobiye maruz kalınabilmektedir.

Filofobi, kendisini yoğun bir şekilde hissettirdiği için kişinin yaşamını ciddi anlamda etkiler.

Belirtiler kişiye göre değişmekle birlikte, âşık olmayı düşünen bireylerde hem fiziksel hem de duygusal bazı tepkiler ortaya çıkar. “Kaçınma” duyguları ile hareket eden filofobiklerde korku ve panik duyguları hakimdir. Karşı cinsle bir araya geldiklerinde aşırı terleme ve hızlı kalp atımı oluşabilir. Bunlara ek olarak nefes almada güçlük çekme ve mide bulantısı da görülebilir.

Bu psikolojik rahatsızlığın tedavisinde genellikle “bilişsel davranışçı terapi” uygulanır.

Terapide bireylerin korkularının üstüne giderek onlarla baş etmesi sağlanır. Korkunun kaynağına yönelik olumsuz düşüncelerin, inançların değiştirilmesi için uğraşılır. Tedaviyi desteklemek için serotonini arttıran medikal ilaçlar da kullanılabilmektedir.

Tedavi alınmadığı takdirde, filofobisi olan bireylerde depresyon ve anksiyete bozukluğu gelişme riski artmaktadır. Bu nedenle bu rahatsızlığın bir uzman tarafından tedavi edilmesi oldukça önemlidir.

Kaynaklar: 1, 2

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.