Hollanda İstanbul Başkonsolosu Arjen Uıjterlınde, Kartepe Zirvesi 2022’de Dirençli Şehirler ve Suyun Kullanımı noktasında Hollanda’nın konumunu …
Hollanda İstanbul Başkonsolosu Arjen Uıjterlınde, Kartepe Zirvesi 2022’de Dirençli Şehirler ve Suyun Kullanımı noktasında Hollanda’nın konumunu anlattı.
KOCAELİ( İGFA)- Kocaeli Büyükşehir Belediyesi öncülüğünde dünyayı ve insanlığı ilgilendiren bir temayla toplanan Kartepe Zirvesi 2022’de özel oturumlar, katılımcılar tarafından büyük ilgi görüyor. Bu bağlamda Dirençli Şehirler ve Suyun Kullanımı noktasında Hollanda’nın konumunu anlatan Hollanda Kraliyeti İstanbul Başkonsolosu Arjen Uıjterlınde, Akçakoca Oditoryumu Salonu’nda Kocaeli Büyükşehir Belediye Başkanı Doç. Dr. Tahir Büyükakın’ın da dinlediği oturumda şunları aktardı; “Öncelikli olarak Başkan Tahir Büyükakın’a, Marmara Belediyeler Birliği’ne ve Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı’na teşekkür ediyorum. Bu özel etkinliğe bizleri davet ettikleri için teşekkürlerimi iletiyorum. Sellere karşı riski altındayız. Elbette böylesi durum tüm Hollanda’yı kısa ve ortada vadede önlem almaya itti. Özellikle kara açısından kaynaklarımızı verimli kullanmaya çalışıyoruz. İklim değişikliğinden etkilenebiliriz. İklim değişikliği konusunda sıcaklık, nehirlerin taşması gibi etkenlerle risk altındayız. Peki, zirvenin teması dirençli şehirler neden önemli? Hollanda çoğunlukla denize sıfır karaları olan ve genellikle ufak tepeleri olan bir ülke olarak tanımlanır. Kıyı uzunluğu 500 km’dir ve en yüksek noktamız 300 metre kadardır. Genel olarak deniz seviyesinin altındayız ve sellere yönelik risk altındayız. Ülkemizin geleceği tamamen suya bağlıdır.’’
“SÜREKLİ OLARAK SEL RİSKLERİYLE KARŞI KARŞIYAYIZ”
Hollanda’nın iklim değişikliğinden çabuk etkilenebilecek bir ülke olduğunu belirten Hollanda Kraliyeti İstanbul Başkonsolosu Arjen Uıjterlınde, “Sürekli olarak sel riskleriyle karşı karşıyayız ve böylesi bir durum bütün Hollandalılara hem kısa hem uzun vadeli problemleri gözetlemesini zorunlu kıldı. Bariyerlerimiz selleri önlemekte ancak kara olarak kısıtlı olduğumuz için kaynaklarımızı çok efektif kullanmaya çalışıyoruz. İklim değişikliğinden oldukça etkilenebilecek bir ülkeyiz ve hazır olmalıyız. Bu senenin teması dirençli şehirler ve bu bağlamda Hollanda dünyada 16. en yoğun nüfusa sahip ülke. Avrupa karşısında da yine ilk 10 arasındayız” dedi.
“DİRENÇ NEDEN ÖNEMLİ?”
Sözlerini devam eden Hollanda Kraliyeti İstanbul Başkonsolosu Arjen Uıjterlınde, “İklim değişikliği ve su üzerindiki risklerin farkındayız ve uluslararası yaklaşımlara güveniyoruz. Sıcaklı deniz seviyesi ve nehirlerin taşması hususunda sıkıntılar yaşayabileceğimizin farkındayız. Direnç neden önemli? İşte bu bağlamda çok dikkatli olmamız lazım. Çevre ve şehri bütüncül planlama süreçleri çok önemli. Holllanda’da seller Randstad bölgemizi de etkilemektedir. Burası ekonomimizin kalbidir. Ülkemizin 3’te1’i deniz seviyesinin altında olduğu için tarihimiz ve kültürümüz sellerle şekillendi. Günümüzde hızlı kentleşme ve iklim değişikliği sıkıntıları daha da artırdı. Kuraklık ve atıklardan dolayı kirlenme ile mücadele ediyoruz. Dolayısıyla uluslararası düzlemde hareket etmeliyiz. Hollanda yine dirençlilik konseptli politikalarla her zaman ilgilenmiştir. Biz en eski demokratik kurumlardan bir tanesiyiz ve karar
alma süreçlerine dahil olanlar her zaman su fonksiyonlarını önemsemiştir ve bunun tarım için ne kadar önemli olduğunun farkında olmuşlardır. Suyun bütün paydaşlar için önemli olduğunun altını çizmek isterim” dedi.
“SU KAYBI FELAKETİNİN ÖNLENMESİNİ SAĞLIYORUZ”
1973’te ünlü delta programını hayata geçirerek, sellerden korunmayı başardıklarını katılımcılara anlatan Hollanda Kraliyeti İstanbul Başkonsolosu Arjen Uıjterlınde, “Hollanda’da yüzlerce atık su tesisimiz mevcuttur ve 10 kamu şirketi temiz su arıtmaktadır. Su sızma ve kayıp oranımız ise dünyanın en düşük seviyesindedir. Su yönetim sistemine bakınca hem bilgi ve hem de teknik meseledir. Politika açısında da su yönetiminin ve içme suyunun sorumluları vardır. 1973’te ünlü delta programını hayata geçirdik ve böylelikle sellerden korunmayı sağladık. Ana su altyapımızdan sorumlu olan merciler sayesinde de su kaybı felaketinin önlenmesini sağlıyoruz. Bu delta programını sürekli destekliyoruz ve bunun yıllık bütçesi 1 milyar euro’dur. OECD su yönetimi konusunda Hollanda’yı bir öncü olarak görmektedir. Çünkü hem karayı denize taşımak hem de su konusunda öncüdür. Yaz aylarında da yine farklı olaylar yaşamaktayız. Örneği tuz, yaz aylarında bir sorun hale gelmektedir’’ açıklamasını yaptı.