Savaştan önce bile fiyatlar rekor seviyelerde bulunurken, yeni fiyat şokunun baharda ve dolayısıyla talebin en yüksek olduğu zamanda gelmesi …
Savaştan önce bile fiyatlar rekor seviyelerde bulunurken, yeni fiyat şokunun baharda ve dolayısıyla talebin en yüksek olduğu zamanda gelmesi dikkati çekiyor.
Rusya ile Ukrayna arasındaki savaşın körüklediği arz sıkıntısı, yüksek doğal gaz fiyatları gibi önceden var olan bir dizi faktörle birlikte gübre fiyatlarını rekor seviyelere çıkardı.
Kovid-19 sonrası gübre piyasasının yeniden istikrar kazanacağı tahmin edilirken, savaşla fiyat artmaya devam etti.
İngiliz emtia danışmanlığı şirketi CRU’ya göre, amonyak, azot, nitrat, fosfat, potasyum ve sülfat gibi gübre pazarını oluşturan ham madde fiyatları yıl başından bu yana yüzde 30 artarak 2008’deki gıda ve enerji krizindeki seviyeleri aştı.
KÜRESEL GÜBRE İHRACATININ YÜZDE 14’Ü RUSYA’DAN
Rusya ve Ukrayna, dünyanın en önemli tarımsal emtia üreticileri arasında yer alıyor.
Birleşmiş Milletler Gıda ve Tarım Örgütü (FAO) verileri Rusya’nın 2021’de dünyanın en büyük azotlu gübre ihracatçısı, potasyum ve fosforlu gübrelerin ise ikinci en büyük tedarikçisi olduğunu ortaya koyuyor.
Rusya, küresel gübre ihracatının yaklaşık yüzde 14’ünü gerçekleştirirken, bölgedeki savaşın küresel gıda piyasalarında güçlü bir dalgalanma etkisi yaratması bekleniyor. Rusya’nın müttefiki Belarus’a yönelik yaptırımların da potasyumlu gübre piyasasını etkileyeceği kaydediliyor.
Uzmanlar, 2020’nin başından bu yana azotlu gübre fiyatlarının 4 kat, fosfat ve potasyum fiyatlarının 3 kat arttığına dikkati çekiyor.
Çin’deki ihracat yasağı ve Kanada’daki demir yolu grevi gibi küresel tedarik zincirindeki kesintiler nedeniyle halihazırda yükselişte olan gübre fiyatları, Rusya ve Belarus’tan gelen arzın azalması tehdidiyle karşı karşıya.
Gübre üreticileri geçen yılki gübre üretim seviyesini yakalamanın artık mümkün olmadığını belirtirken, bunun da ekmek veya meyve gibi sofrada gördüğümüz ürünlerin daha pahalı hale gelmesi anlamına geleceğine işaret ediyor.
Alman Çiftçiler Birliği Başkanı Joachim Rukwied, konuya ilişkin değerlendirmesinde “Gübre fiyatı korkunç bir seviyede. Bu, geçen yılın fiyatının dört katı” dedi.
Rukwied, sonuç olarak süpermarketteki yiyeceklerin daha pahalı hale geleceğini belirterek, “Daha yüksek maliyetlerin zincirden aşağıya aktarılması gerekiyor.” ifadesini kullandı.
GÜBRE FİYATLARINDA DÜNYANIN GÖZÜ ÇİN VE RUSYA’DAKİ GELİŞMELERDE
Emtia ticaretinde uzmanlaşmış finansal hizmetler firması StoneX Gübre Direktörü Josh Linville, AA muhabirine, gübre fiyatlarındaki artışın dereko (derecho) olayının Ağustos 2020’de ABD’nin “mısır kuşağı” olarak bilinen tarımın hakim olduğu orta batı bölgesini vurmasıyla başladığını anlattı.
Linville, o zamandan itibaren tahıl fiyatlarının yükseldiğini, gübre talebinin arttığını ve fiyatların çok hızlı yükselişe geçtiğini belirtti.
Son aylarda dünyanın dikkatinin iki olaya çevrildiğine işaret eden Linville, bunların Çin hükümetinin azot ve fosfatlı gübre ihracatını yasaklaması ile Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması olduğunu aktardı.
Linville, “Çin hükümeti yüksek fiyatları ve sıkı küresel tedariki gördü. Çinli çiftçileri her ikisinden de korumak için yeterli tedarik sağlayan ve küresel fiyatlandırmadan daha düşük olan ihracatı yasakladılar. Ne yazık ki bu faktörlerin her ikisinin de durumu bugün geçen sonbaharda uygulamaya konduğundan daha kötü ve bu nedenle hükümetin yasağı uzatacağına dair artan bir korku var.” dedi.
Rusya-Ukrayna savaşının dünyanın büyük bir kısmının Rusya ile ticaret yapmayı bırakmasına neden olduğunu aktaran Linville, başlıca gübrelere bakıldığında dünyada önemli miktarda ihracat kaybı olduğunu ifade etti.
“YÜKSEK GÜBRE FİYATLARI ÜRETİM MALİYETİNİ ARTIRACAKTIR”
Linville, ürede Çin ve Rusya’nın küresel ihracatın yaklaşık yüzde 25’ini karşıladığını, UAN gübresinde Rusya’nın küresel ihracatın yaklaşık yüzde 25-31’ini sağladığını, fosfatlarda Çin ve Rusya’nın küresel ihracatın yüzde 40-45’ini karşıladığını ve potash gübresinde ise Rusya ve Belarus’un küresel işletme kapasitesinin yaklaşık yüzde 35 olduğunu kaydetti.
Artan gübre fiyatlarının çiftçilere etkisine değinen Linville, “Yüksek gübre fiyatlarının çiftçilerin üretimini etkilemesini beklemiyoruz ancak üretim maliyetini kesinlikle artıracaktır. Çiftçilerin artan girdi fiyatlarını dengelemek için verimlerini en üst düzeye çıkarmaları gerekecek.” diye konuştu.
Linville, Çin’in ihracata devam etmesi halinde dünyanın bunu “normale doğru bir adım” olarak göreceğini ve bunun fiyatların düşmesine yardımcı olacağını belirterek, Rusya’nın Ukrayna’dan çekilmesinin de bir gelişme ve savaştan uzak bir adım olarak görüleceğini ancak ne yazık ki bunların tersinin geçerli olduğunu aktardı.
Josh Linville, Rusya’nın Avrupa’ya doğalgaz akışını kesmesi gibi fiyat artışlarına neden olabilecek durumların da söz konusu olduğunu ifade etti.
ENERJİ FİYATLARINDAKİ ARTIŞ GÜBRE VE PESTİSİT FİYATLARINI ETKİLİYOR
Almanya Leibniz Ziraat Mühendisliği ve Biyoekonomi Enstitüsü’nden Andreas Meyer-Aurich de geçen yıl itibarıyla gübre fiyatlarında büyük bir artış görüldüğünü söyledi.
Azotlu gübre fiyatlarının doğal gaz fiyatları ile bağlantılı olduğunu belirten Meyer-Aurich, “Rusya’dan gelen gaz arzının geçen yıl yavaşladığını ve bunun sonucunda doğal gaz fiyatlarının arttığını fark etmişsinizdir. Bu kesinlikle azotlu gübre için fiyat artışının bir nedeniydi.” dedi.
Meyer-Aurich, potasyumlu gübrede ise Belarus’un dünya pazarında büyük bir tedarikçi olduğuna işaret ederek, “Geçen yıl yaptırımların uygulanmaya başlamasıyla bu durumun potasyumlu gübre fiyatını da etkilediği açık. Pestisit gibi diğer birçok ürünün fiyatları enerji fiyatlarıyla bağlantılıdır ve bu kesinlikle fiyat artışının bir nedenidir.” diye konuştu.
“TÜKETİCİLER KESİNLİKLE GIDA FİYATLARINDA ARTIŞ GÖRECEK”
Pestisit fiyat artışlarının çiftçilerin üretimi üzerinde etkisi olacağına dikkati çeken Meyer-Aurich, ancak bunu tahmin etmenin zor olduğunu kaydetti.
Meyer-Aurich, pestisitlerin üretim sürecinde büyük bir ekonomik etkisi olduğunu anlatarak, şöyle devam etti:
“Pestisit üreticileri bunun farkında ve çiftçiye kar sağlayacak. Ama aynı zamanda pestisit üreticisi için de kesinlikle büyük bir kazanç sağlayacak ürünler sunarlar. Bir pestisit üreticisi için maliyet hesaplamaları karmaşıktır. Çünkü kimyasal ürünün gelişimini ve ayrıca gelecekteki gelişimi de hesaba katması gerekir. Çoğu zaman pestisitlerin fiyatı, üretim maliyetlerinden ziyade kimyasal maddenin marjinal faydasına yöneliktir. Bu nedenle, pestisit fiyat artışlarının çiftçilerin üretim portföyü üzerinde büyük bir etkisi olmayacağından şüpheliyim.”
Gübre fiyatlarındaki artışın tüketici fiyatlarına etkisine de değinen Meyer-Aurich, “Tüketiciler kesinlikle gıda fiyatlarında artış görecek. Sadece gübre fiyatlarından değil, aynı zamanda Ukrayna ve Rusya’nın temel gıda pazarındaki rolünün yüksek olmasından dolayı. Buğdayın yanı sıra süt ve et gibi hayvansal ürünlerin fiyatları da zaten artıyor.” dedi.