Reuters’e konuşan kaynaklar, 150 milyar euroluk rekor savunma bütçesi açıklayan Alman hükümetinin ABD’nin silah devi Lockheed Martin’den 35 adet …
Reuters’e konuşan kaynaklar, 150 milyar euroluk rekor savunma bütçesi açıklayan Alman hükümetinin ABD’nin silah devi Lockheed Martin’den 35 adet F-35 hayalet savaş uçağı alma anlaşması için düğmeye basmakla yetinmediğini belirtti. Berlin’in ABD’den balistik füzelere karşı savunma sistemleri de almak istediği kaydedildi.
Bir kaynak, Almanya’nın Bölge Yüksek İrtifa Hava Savunması (THAAD) gibi ABD yapımı füze savunma sistemlerini de incelediğini, ancak THAAD’ın seçeneklerin başını çekmediğini söyledi.
European governments have approached the U.S. government and defense contractors with a shopping list of arms including drones, missiles and missile defenses as the Russian invasion of Ukraine drives renewed demand for U.S. weaponry. https://t.co/6E56yjcmP8
— Yusuf Unjhawala 🇮🇳 (@YusufDFI) March 17, 2022
Hatta Alman muhalefetinden bir milletvekili, Berlin’i korumak için İsrail’in kısa menzilli füze savunma sistemi Demir Kubbe’nin satın alınmasını bile istedi. Dolayısıyla Berlin’de füze savunma sistemi alımıyla ilgili karar süreci henüz erken bir aşamada.
Ancak Alman hükümetinin bu yıl yeni ağır kaldırma helikopteri alımıyla ilgili de karar vermesi gerekiyor. Yaklaşık 4 milyar euroluk ihale için yarışanlar arasında Lockheed Martin’in CH-53K King Stallion’u ve Boeing’in BA.N H-47 Chinook’u başı çekiyor.
Polonya hükümeti de ABD İHA’ları peşinde olduğunu duyurdu. Polonya Savunma Bakanlığı Silahlanma Dairesi Sözcüsü Yarbay Krzysztof Platek, önceki gün “General Atomics üretimi MQ-9 Reaper insansız hava sistemlerinin ilk partisini acilen tedarik etmeyi planlıyoruz” dedi.
Kaynaklara göre pek çok Doğu Avrupa ülkesi, ABD’nin verdiği ve Ukrayna’nın Rusya’ya karşı kullandığı silahlardan edinmek istiyor. Bunların başını uçaksavar Stinger ve tanksavar Javelin füzeleri çekiyor.
Stinger’ı sadece Raytheon, Javelin’i Raytheon ile Lockheed Martin ortak üretiyor. Raytheon yöneticisi Tom Laliberty, şirket olarak, Javelin ve Stinger’ın tükenen stoklarını yenilemek için acil ihtiyacın farkında olduklarını söyledi.
Rusya’nın Ukrayna operasyonunun 24 Şubat’ta başlamasından beri her türlü silahın satış potansiyelinin artmasından ötürü, Lockheed hisseleri yüzde 8.3, Raytheon hisseleri yüzde 3.9 oranında değer kazandı.
Silahlanmaya koşut, en keskini Almanya, İsveç ve Danimarka’da olmak üzere Avrupa ülkelerinin savunma harcamalarında çarpıcı yükseliş gözleniyor.
ABD Savunma Bakan Yardımcısı Mara Karlin, Kongre’yi bilgilendirirken ‘Avrupa’nın toprak bütünlüğünü tehdit eden Rus saldırganlığından’ söz etmesinin ardından ‘Avrupalı müttefiklerin savunma harcamalarını ikiye katladığını’ söyledi.
Bir kaynak, ABD savunma sanayi şirketlerinin yabancı hükümetlere silah satışı için ABD hükümetinin onayı gerektiğinden, Pentagon’a bağlı Savunma Güvenlik İşbirliği İdaresi’nin Avrupa Kriz Yönetimi Ekibi’nin Ukrayna ile bağlantılı özel talepleri gözden geçirmek için haftalık toplantılar düzenlediğini aktardı.
Avrupalıların taleplerine yetişebilmek için ABD üretimi silahların satışını ve tedarikini hızlandırmak amacıyla Pentagon’un Edinme ve İdame Ofisi’ni yeniden kurduğu da belirtildi.
Pentagon’dan üst düzey bir yetkili “Savunma Bakanlığı, Ukrayna’nın ihtiyaçlarını desteklemek, ABD stoklarını hızla doldurmak ve müttefiklerle ortakların tükenmiş stoklarını doldurmak için seçenekleri araştırıyor” diyerek ekledi:
“Pentagon, sözleşmeli şirketlerle tedarik zinciri kısıtlamalarını azaltma ve üretim takvimini hızlandırma yolları üzerinde çalışıyor.”
Genelde ABD’nin savunma anlaşmaları, yıllar alabilen müzakere, inceleme, onay süreçleri gerektiriyor.
Diğer yandan Avrupalıların silah tedarikçisi olarak ABD’ye meyletmelerinin, Avrupa’nın parçalanmış savunma sanayisinde bir geri tepmeyi tetiklemesi bekleniyor. Nitekim Fransa merkezli havacılık ve savunma şirketi Dassault’nun CEO’su Éric Trappier, Berlin’in Amerikan F-35’leri almasının, Almanya-Fransa-İspanya ortak yatırımı olan ve Dassault-Airbus tarafından geliştirilen 6. nesil savaş uçağı FCAS gibi projelere desteği zayıflatabileceğinden yakındı.