Amasya Ağır Ceza Mahkemesince Karacabey hakkında, “anayasal düzeni ihlale teşebbüs” suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının …
Amasya Ağır Ceza Mahkemesince Karacabey hakkında, “anayasal düzeni ihlale teşebbüs” suçundan verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasının temyiz edilmesi üzerine dosya Yargıtaya geldi.
Yargıtay 3. Ceza Dairesi, dosyayla ilgili temyiz incelemesini tamamladı. Daire, sanık Karacabey’e verilen ağırlaştırılmış müebbet hapis cezasını onadı.
Dairenin kararında, 15 Temmuz 2016’da Karacabey’in görevli olduğu Merzifon 5. Ana Jet Üs Komutanlığının tadilat nedeniyle kapalı olduğu ve üsse bağlı uçakların Afyonkarahisar, İncirlik ve Erzurum’da bulunan üslere dağıtıldığı, Üs Komutanı Karacabey’in de Afyonkarahisar’daki birliklerin başında bulunduğu belirtildi.
Sanık Karacabey’in, darbe girişimi günü, emekli Korgeneral Mehmet Şanver’in kızının düğününe katılmak için İstanbul Moda Deniz Kulübünde bulunduğu anlatılan kararda, darbe girişiminin haber alınması üzerine burada bulunan komutanların sanığa, Afyonkarahisar’daki birliklerinin başına geçmesi yönünde talimat verdiği, ancak sanığın, üssüne dönmediği aktarıldı.
Kararda, emirlere aykırı olarak uçak hazırlık emri veren Karacabey’in, uçakların 150 dakikalık hazır süresini 45 dakikaya indirilmesi yönünde talimat verdiği ve bunu amirlerine raporlamadığı bildirildi.
HTS kayıtlarına göre, Karacabey’in, darbenin yöneticileri arasında olduğu gerekçesiyle 141 kez ağırlaştırılmış müebbet hapse mahkum edilen eski Çiğli 2. Üs Komutanı Kubilay Selçuk ile 15 Temmuz akşamı telefon irtibatı sağladığı, ayrıca telefonunda saat 21.26’da oluşturulmuş, gönderilmiş ya da indirilmiş “darbe bildirisi”nin bulunduğu anlatıldı.
Darbecilerin sözde atama listesinde “göreve devam edecekler” arasında yer alan Karacabey’in, savunmasında da 16 Temmuz sabah 09.00’a kadar uyuduğunu beyan ettiği belirtilen kararda, şunlar kaydedildi:
“Sanığın rütbesi gereği darbe teşebbüsünü öğrendikten sonra darbeyi önlemeye yönelik ciddi herhangi bir eylemde bulunmadığı, emri altındaki birlikleri gereği gibi kontrol etmediği, üstlerinden herhangi bir emir almamasına rağmen emrindeki uçakların kısa sürede kalkışa hazırlanması için emir verdiği, gerek sivil gerekse resmi görevli bir çok darbe karşıtının sabahlamasına rağmen sanığın 16 Temmuz tarihinde saat 09.00’a kadar odasında kalarak uyuduğunu beyan ettiği, sahip olduğu rütbedeki askeri personelden böyle bir eylemin beklenilmeyeceği anlaşılmıştır.”
