enflasyonemeklilikötvdövizakpartichpmhp
DOLAR
34,6109
EURO
36,3431
ALTIN
2.919,79
BIST
9.659,96
Adana Adıyaman Afyon Ağrı Aksaray Amasya Ankara Antalya Ardahan Artvin Aydın Balıkesir Bartın Batman Bayburt Bilecik Bingöl Bitlis Bolu Burdur Bursa Çanakkale Çankırı Çorum Denizli Diyarbakır Düzce Edirne Elazığ Erzincan Erzurum Eskişehir Gaziantep Giresun Gümüşhane Hakkari Hatay Iğdır Isparta İstanbul İzmir K.Maraş Karabük Karaman Kars Kastamonu Kayseri Kırıkkale Kırklareli Kırşehir Kilis Kocaeli Konya Kütahya Malatya Manisa Mardin Mersin Muğla Muş Nevşehir Niğde Ordu Osmaniye Rize Sakarya Samsun Siirt Sinop Sivas Şanlıurfa Şırnak Tekirdağ Tokat Trabzon Tunceli Uşak Van Yalova Yozgat Zonguldak
İstanbul
Çok Bulutlu
12°C
İstanbul
12°C
Çok Bulutlu
Çarşamba Parçalı Bulutlu
13°C
Perşembe Parçalı Bulutlu
14°C
Cuma Parçalı Bulutlu
16°C
Cumartesi Çok Bulutlu
15°C

Bahçeli’den İmamoğlu’na sert sözler

Partisinin TBMM’deki grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulunan MHP lideri Bahçeli, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na sert sözlerle …

Bahçeli’den İmamoğlu’na sert sözler
22.02.2022
158
A+
A-

Partisinin TBMM’deki grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulunan MHP lideri Bahçeli, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na sert sözlerle yüklendi. İmaoğlu’nun Münih’teki konuşmasına ve Cem Özdemir’le paylaştığı fotoğrafa işaret eden Bahçeli, “İstanbul demokrasiye aç olsaydı sen ekmeğe muhtaç olurdun. Türkiye’de demokrasi sakat olsaydı belediye başkanı olmanı rüyanda görürdün” dedi.

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli partisinin TBMM’deki grup toplantısında gündeme dair değerlendirmelerde bulunuyor.

ŞİDDETİN OLDUĞU YERDE HUZUR YOKTUR

Bahçeli’nin konuşmasından satır başları:

Sorunların konuşarak değil de kavgayla hatta kan dökerek çözüme kavuşacağını zannedenler derin bir yanılgı pençesinde olan hasta ruhlulardır.

Şiddet, aklın dağılması, vicdanın duyarsızlaşması, kalbin durağanlaşmasıdır. Şiddetin olduğu yerde huzur yoktur. Özellikle kadınlarımızı, kızlarımızı, çocuklarımızı, masum insanlarımızı hedef alan şiddet dalgası hepimizin ortak şikayet konusudur.

Geçen hafta yaşı henüz 16 olan bir kız çocuğumuz hunhar bir cinayetle hayattan koparılmıştır. İnternetten tanıştığı katil ile önce nişanlanıp sonra da ayrılan Sıla isimli kızımız ilerleyen süreçte dilimizin varmadığı vahşet bir saldırganlıkla katledilmiştir.

Beyaz gelinliği ile evinden çıkması gereken bir kız çocuğu kefene sarılarak bu dünyadan göçmüştür. Şiddetin muhakkak önüne geçmek mecburiyetindeyiz.

Kadınlarımıza, kızlarımıza, çocuklarımıza kast eden alçakları en ağır şekilde cezalandırmak adalet ve hukukun en temel görevidir. Şiddete tolerans gösterilemez, iyi niyet hali uygulanamaz, pişmanlık hükümleri tatbik edilemez. Aksi olursa şiddet ödüllendirilmiş olacaktır.

KADINA YÖNELİK ŞİDDET

* 16 Kasım 2021 tarihinde yapmış olduğumuz Meclis Grup Toplantımızda Kadına Yönelik Şiddete karşı görüşlerimizi paylaşmıştık. Parti olarak 6 maddeden oluşan tekliflerimizi kamuoyunun dikkatine sunmuştuk.

* Şunları söylemek mümkündür. 26. dönemde TBMM’ye sunmuş olduğumuz Ruh Sağlığı Yasa Teklifi’nin bir an önce görüşülüp yasalaşmasını, çocuk istismarı, kadın cinayetleri, tecavüz suçlarında caydırıcı, kalıcı ve kapsayıcı sonuçlar alabilmek için gerekirse ‘idam’ cezasının bile tartışmaya açılmasını, medyada kadınlara yönelik cinayetlerin ifşasına kesinlikle son verilmesini, şiddeti özendirip teşvik edecek her türlü yayından kaçınılmasını, aldatmanın, cinayetin, şiddet dilinin dizi filmlerinin hazırlanmasını, üniversitelerin Sosyoloji, Psikoloji, Felsefe, İlahiyat gibi bölümlerinde görev alan akademisyenlerin öncülüğünde ülkemizin şiddet haritasının çıkarılması şiddetle mücadelede ufuk ve yol açıcı çalışmaların yapılmasını, insanlığa bakış açımızı belgelendiren İnsanlığın Huzuru Projemizin her yönüyle tartışılmasını önermiştik. Bugünde aynı çizgide, aynı görüşteyiz. Önerilerimizi kulak verilmesini temenni ediyoruz.

KİM BİZİ YUTNAYA KALKARSA BOĞAZINA DURURUZ

* MHP, pergelin çivili ucunu Ankara’ya koyup hareketli ucuyla da dünyayı 360 derecelik açıyla tarayan, tarihin alacakları yeri ve zamanı geldiğinde tahsil etmek için hazırda bekleyen Türklüğün zafer nişanesidir.

* Küçük düşünenlerin gölgesiyle birlikte gelecekleri de küçüktür. Türklüğün jeopolitik alanında küçük düşünmek geride kalmaktır, yutulmaktır.

* Biz ne geride kalacağız, ne yem olacağız ne de yutulacağız. Yürüdük mü tozumuza bile yetişemezler. Kim bizi yutmaya kalkarsa boğazınıza dururuz. Cüretkar hezeyanlarını çok ağır şekilde ödetiriz.

* Bilmeyen varsa hatırlatayım, bizim adımız Türk milletidir. Medeniyetlere beşiklik, milletlere bilirkişilik yapan bir kültür kucaklaşmasının afadıyız. Bugün 3 kıtada manevi anıtlarımız olan, isminin ne kadar geniş coğrafyalarda yayıldığının belgesidir. Nerede bir soydaşımız varsa gönlümüz oradadır.

* Karabağ’dan Kırım’a Keşmir’e kadar 3 hilalin adı vardır, silinemeyecek adı ve şanı vardır. Hocalı bunlardan birisidir. 30 yıl evvel, zulüm dolu bir gecede, Hocalı kasabasında soydaşlarımızın kanı dökülmüştür.

* Hocalı tedavi edilememiş bir yaradır. 7 bin nüfuslu Hocalı’da bir soykırım suçu işlenmiştir. 613 soydaşımız şehit edilmiştir. Geride kalanlar yerinden yurdundan edinmiştir. Hocalı stratejik önemi yüksek olan bir bölgedir. İkinci Karabağ savaşı ile Azerbaycan Ermenistan kontrolündeki toprakları geri almıştır.

* Azerbaycan ordusunun kahraman askerleri Ermeni askerlerini yıkıp geçmiştir. Türkün vatanına göz koyanlar, bağımsızlığıyla oynayan doğduklarına pişman edilmiştir. Laçin Hocalı Terter gibi pek çok yerleş,m yeri kurtarılmıştır. Türkün Türk’e omuz vermesi, bir elin nesi varsa iki elin gücü olduğu cümle aleme gösterilmiştir. İHA’larımız SİHA’larımız destan yazmış, bu sayede Azerbaycan lehine güçlü kılınmasını sağlamıştır. Bu zafer tarihi bir belge hükmündedir.

* Hocalı Türktür, Dağlık Karabağ Türktür. Bu tarih gerçeğini hiçkimse değiştiremeyecektir. Bir kere kalkan bayrak inmeyecektir. Mukadderatımız yıkılmayacaktır. Suşa beyannamesi Türklüğün ortak beyennamesidir. Kafkaslar’da fiili işgal peşinde koşmaları, muhtemel tehdit olarak durmaktadır. Ukrayna krizinin Azerbaycan ve diğer Türki Cumhuriyetlere sirayet etmemesi önemlidir.

* Kafkaslar’da fiili işgal peşinde koşmaları, Türk yurtlarında yeni oyunlar peşinde koşmaları muhtemel tehdit olarak durmaktadır. Kazakistan’da testi yapılan Ukrayna hududuna sıçrayan kaotik iklimin bilhassa Azerbaycan ve diğer Türk Cumhuriyetlere sirayet etmemesi önemlidir.

İMAMOĞLU’NA SERT SÖZLER

* Rusya ile Ukrayna arasında bir savaş halinin bölgesel ve küresel çapta bir yarılamalara yol açacağı ortadadır.

* Dünya Rusya Ukrayna arasındaki, cepheleşmeye kenetlenmişken, Türkiye’yi temsilen Milli Savunma Bakanımızı’ın güvenlik toplantısına katılmışken, İBB Başkanının Münih’e gitmesi dikkatimizi çekmiştir.

* Bu şahıs ne geziyor Münih’te, konferans koridorlarında ne arıyor? Şayet bizim bilmediğimiz bir görevi varsa söylesin öğrenelim.

* Üstüne vazife olmayan konularda görüş bildirme merakı olan bu şahıs Ukrayna Rusya barışından bahsetmiş, Türkiye’de demokrasinin sakatlandığını ama ölmediğini ifade etmiş.

* İBB başkanı hiç utanmadan Türkiye’yi kötülemiş ve kötü göstermiştir. Bu kimliksizliktir. Türk Milletinin oyuyla seçilen belediye başkanının bu tutumu fosilleşmiş zihniyetini ele vermiştir.

* PKK sevdasını her fırsatta dile getiren Cem Özdemir’le fotoğrafı PKK’yla buluşmak demektir. HDP’ye zeytin dalı uzatmak demektir.

* İstanbul demokrasiye aç olsaydı sen ekmeğe muhtaç olurdun. Türkiye’de demokrasi sakat olsaydı belediye başkanı olmanı rüyanda görürdün.

* İstanbul sorun yumağı olmuşken Münih’te gezen siyaset cambazlığına heves eden, destek toplamaya çalışan İmamoğlu’nun İstanbullu kardeşlerimin iradesini hiçe saydığı, Batı’nın maşalığına talip olduğu ayan beyan ortadadır.

* İstanbul demokrasiye aç olsaydı Münih’in yolunu zor bulurdun. İstanbul demokrasiye aç olsaydı sen ekmeğe muhtaç olurdun. Türkiye’de demokrasi sakat olsaydı belediye başkanı olmanı rüyanda görürdün.

* Bizim gözümüzde İBB Başkanı mefluçtur. Yediği ekmeğe, içtiği suya, aldığı maaşa, kullandığı devlet imkanlarına haksızlık yapmıştır. Ümit ediyorum ki bu haksızlığın, vefasızlığın cevapsız ve cezasız bırakılmayacağı da mutlaka görülecektir.

* Demokrasimizin eksiği olabilir, ama sakat olduğunu iddia etmek akıl tutulmasıdır. Ülkemizi hiçbir uluslararası toplantıda yaralayıcı, yıpratıcı konuşamamak esastır. Bu kapsamda tavizsiz tutum temel ilkemizdir.

TARKAN’IN ‘GEÇÇEK’ ŞARKISI

* Tarkan bir şarkı sözü yazıp bunu seslendirdi. Mesele bakmak değil, görmek. Tarkan geçecek diyor, bunu da Anadolu’ya yaygın ağız şivesi ile söylüyor.

* Elbette geçecek, zillet geçecek, salgın geçecek, terör geçecek, sorunlar bitecek, buna da az kaldığı görülecek.

* 6 rakamına dikkat buyurunuz. Bu rakamı terse çevirince 9 rakamı ortaya çıkar. Mesele bakmak değil görmek. Altıyı çevirip 9 rakamına bakınca gördüğümüz huzurdur, havaya kaldırılan 9 tuğdur, 9 ışıktır.

* Cumhur İttifakı’nın açık ara önde geçeceğini simgesidir. Nitekim, çoğu gitmiş azı kalmıştır. Tarkan şarkı sözleriyle Covid’i kastettiğini söylüyor, ‘hayır’ diyorlar, iktidarı kastettin.

Yorumlar

Henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu yukarıdaki form aracılığıyla siz yapabilirsiniz.