Tunus’ta düzenlenen 2. Uluslararası Havacılık ve Savunma Fuarı’na katılan Bozdoğan, Türkiye’nin hava savunma sanayisindeki gelişimini ve TUSAŞ’ın …
Tunus’ta düzenlenen 2. Uluslararası Havacılık ve Savunma Fuarı’na katılan Bozdoğan, Türkiye’nin hava savunma sanayisindeki gelişimini ve TUSAŞ’ın projelerini anlattı.
TUSAŞ’ın, Türkiye savunma sanayisine katkıda bulunmak için çoğunluğu mühendislerden oluşan 13 bine yakın çalışanı olduğunu belirten Bozdoğan, “TUSAŞ, Türkiye’nin uzay ve uçak sanayisine hizmet eden en önemli şirketlerinden biridir. 13 bine yakın çalışanı ile uzay sistemleri, uçak, helikopter, İHA ve yapısal ürünler olmak üzere 5 ayrı sektörde üretim ve tasarım yapmaktadır” dedi.
TUSAŞ’ın ürünlerini birçok dünya firmasına sattıklarını hatırlatan Bozdoğan, “Yapısal üretim grubumuz, aralarında Airbus, Boeing ve Leonardo’nun da olduğu birçok yurt dışı menşeili uçak üreticilerine parça, gövde ve komponent üretimi yapıyor” ifadelerini kullandı.
“MİLLİ MUHARİP UÇAĞI TUSAŞ TARAFINDAN İMAL EDİLMEKTE”
Türksat 6-A uydusunun TUSAŞ tesislerinde üretildiğini aktaran Bozdoğan, “Uzay sistemleri alanında tasarım ve imalat yapmaktayız. Türksat 6-A uydusu bizim tesisimizde yapılmaktadır, yine aynı şekilde Göktürk uyduları bizim tesislerimizde yenilenmektedir. Bir diğer üretim sektörümüz olan uçak üretim biriminde ise Hürkuş uçaklarını tasarlayıp imal ediyoruz. Aynı şekilde medarıiftiharımız, gururumuz olan milli muharip uçağımız da TUSAŞ tarafından imal edilmektedir” diye konuştu.
Bozdoğan, TUSAŞ’ın ürettiği İHA’larla ilgili, “Diğer önemli bir üretim sektörümüz ise İHA grubudur. Anka, Aksungur ve Şimşek gibi seri üretimde olan İHA’larımız TSK’ya yeterli sayıda verilmiştir. Bu İHA’larımızın seri imalatları devam etmektedir. Helikopter imalat grubumuzda ise Atak, Atak 2, Gökbey helikopterleri ve Sikorsky Aircraft ile ortak yaptığımız T70 helikopteri olmak üzere dört helikopteri üretme kapasitesine ve altyapısına sahibiz” bilgisini paylaştı.
TUSAŞ’TAN YENİ HELİKOPTER, UÇAK VE İHA ÜRETİMİ
TUSAŞ’ın devam eden 5 helikopter projesinin olduğuna dikkati çeken Bozdoğan, “Atak uçağımız seri imalatta, Gökbey seri imalata geçti, T70 helikopteri Sikorsky Aircraft ile beraber seri imalatta. Bu uçaklarımızın yanı sıra yerli iki tane daha helikopterimiz var, birincisi Atak 2 helikopterimiz, bu helikopterimizin tasarım aşaması bitti şu an montaj aşamasında, inşallah kısmet olursa önümüzdeki yıl ilk uçuşunu deneyeceğiz. Bir de tasarım aşamasında olan Atak ile Atak 2 arasındaki segmentte konumlandırdığımız T-629 adında bir helikopterimiz var. Onun da tasarım çalışması devam etmekte” ifadelerini kullandı.
Uçak ve İHA üretim birimlerinde de bir dizi yenilikler olduğunun müjdesini veren Bozdoğan, şöyle devam etti:
“Uçak grubumuzda Hürkuş’u ürettik EASA sertifikasını aldık. Şu an 14-15 tane uçağımız var orda, bunların 2 tanesini Nijer’e ihraç ettik. Diğer uçaklar için de ihracat görüşmelerimiz devam ediyor. Milli muharip uçağının ön tasarımı bitti, şu an 1 numaralı prototipi hangarda birleştiriliyor, önümüzdeki yıl hangardan çıkmış olacak. Bunun yanında İHA sistemlerimizde şu an çalışan Anka, Aksungur ve Şimşek’in yeni versiyonları var. Ayrıca jet motorlu olan İHA’larımız var, onlarla ilgili tasarım ve imalat çalışmalarımız da devam etmekte.”
“2005 YILINDA ALINAN KARARLAR, SAVUNMA SANAYİSİNİN ÖNÜNÜ AÇTI”
Türk savunma sanayisindeki son gelişmeleri de değerlendiren Bozdoğan, şunları kaydetti:
“Savunma sanayisinde son 15-20 yılda yaşanan gelişmeler ile Türkiye savunma sanayisinde önemli bir çağ atladı. Türkiye’de, özellikle 2005 yılında alınan savunma icra grubundaki kararlar ve Cumhurbaşkanımızın bu konudaki kararlı duruşuyla savunma sanayisinin önünü açtı. Savunma sanayi alanında ASELSAN, ROKETSAN, TUSAŞ, TEİ, TUSAŞ Motor Sanayii, HAVELSAN gibi firmalarımız hakikaten çok çok önemli adımlar attı. Türk şirketleri olarak, Türkiye’deki milli savunmaya olan katkımız yüzde 75 ila 80’leri buldu. İstikrarlı bir şekilde devam edebilirsek, projelerimizi ve planlanan ürünlerimizi önümüzdeki 3-5 yıl içerisinde işler hale getirmiş olacağız.
Milli Muharip Uçağı sisteme dahil olduğunda hem Türk savunma sanayisine büyük bir kazanım sağlayacak hem de TSK’nın yeteneklerine inanılmaz bir yetenek sağlayacak. Atak 2 ile T-629 da aynı şekilde devreye girmesi ile sisteme entegre olmalarıyla beraber TSK’ya büyük bir güç kazandıracak. Bizimle beraber aynı ahenk içerisinde, ASELSAN, ROKETSAN, HAVELSAN gibi diğer savunma sanayi şirketlerimiz ile karadaki ve denizdeki savunma sanayii şirketlerimizde de gelişmeler devam ediyor. Yani şunu söyleyebilirim, önümüzdeki 3 ila 5 yıllık periyotta Türkiye’deki savunma sanayii bugünkü kazanımlarını kat kat aşarak dünyada önemli bir noktaya gelmiş olacak inşallah.”