“Kunduracı göğsü” olarak bilinen hastalığı nedeniyle yıllarca denize girmekten, tişört giymekten çekinen, nefes darlığı problemleri yaşayan 16 …
“Kunduracı göğsü” olarak bilinen hastalığı nedeniyle yıllarca denize girmekten, tişört giymekten çekinen, nefes darlığı problemleri yaşayan 16 yaşındaki Batuhan Asıl, Yıldırım Beyazıt Üniversitesi Yenimahalle Eğitim Araştırma Hastanesinde kapalı yöntemle yapılan ameliyatla sağlıklı göğüs yapısına kavuştu.
Lise öğrencisi Batuhan, halk arasında “kunduracı göğsü” veya “çökük göğüs” olarak da bilinen “pektus ekskavatum” hastalığı ile dünyaya geldi.
Çabuk yorulma, nefessiz kalma gibi problemlerin yanı sıra dış görünümünden dolayı yıllarca öz güven sorunları yaşayan Batuhan, ailesiyle yaptığı uzun araştırmaların ardından Türkiye’de bu hastalığın tedavisinde kapalı ameliyat yönteminin uygulandığı sayılı merkezlerden Yenimahalle Eğitim Araştırma Hastanesi Göğüs Cerrahisi bölümüne başvurdu.
Batuhan, burada 6 ay önce yapılan kapalı ameliyatla, sağlığına kavuşmanın mutluluğunu yaşadı.
“Kendimi aynada gördüğümde çok mutlu hissettim”
Hastaneden taburcu edilen Batuhan, düzenli devam ettiği doktor kontrolünde AA muhabirine yaptığı açıklamada, eskiden hastalığı sebebiyle koşarken, basamakları çıkarken yorulduğunu, çok sevdiği futbol ve basketboldan uzak kalmak zorunda kaldığını anlattı.
Yıllarca denize girmekten, tişört giymekten çekindiğini de aktaran Batuhan, duygularını şu sözlerle dile getirdi:
“Denize girerken herkes gibi olmadığımı fark ediyordum, baskı yaşıyordum. ‘Keşke ameliyat olsam.’ diyordum. İyi ki de oldum. Kendimi ameliyat sonrası aynada ilk gördüğümde çok mutlu hissettim. Futbol, basketbol oynamayı çok özledim, onlara geri dönmek istiyorum. Yüzmeye de başlayacağım. Başlangıçta ameliyat olmaktan korkuyordum ama olduğum için mutluyum. Görünüş açısından da çok güzel.”
“Ameliyat sonrası öz güveni arttı, konuşması bile değişti”
Batuhan’ın babası Celil Asıl da birçok aile gibi önceleri hastalık hakkında bilgi sahibi olmadıkları için doktora başvurmadıklarını söyledi.
Ameliyatı yapan Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. İsmail Ağababaoğlu ve ekibine teşekkürlerini ileten Asıl, “Bizim için uzun bir maratondu ama sonu çok şükür mutlu bitti. Oğlum çok içine kapalı bir çocuktu, utanıyordu kendinden. Tişörtle bile dışarı çıkamıyordu, yaz günleri üzerine mutlaka vücudunu örtecek bir şey giyiyordu. Ameliyat sonrası öz güveni arttı, duruşu, yürüyüşü, konuşması dahi değişti. Allah kimseye vermesin ama bu tarz hastalıkları olanlara bir an önce bu ameliyatı tavsiye ederiz. İyi ki ameliyat oldu oğlum.” diye konuştu.
“Devlet tarafından karşılandığını bilmiyorduk”
“Başlangıçta devletimizin bu ameliyatı karşıladığını bilmiyorduk. Özel hastanelerde araştırdığımızda iki sene önce bize 40-50 bin lira arasında fiyat çıkarmışlardı. Devlet hastanelerinde de tam olarak karşılanmadığına ilişkin sosyal medyada bilgiler dolaşıyordu. Fakat aslı yokmuş. Sosyal medyadaki haberlere itibar etmemek lazım. Devletimiz sağ olsun bizden bir kuruş dahi talep etmedi. Hiç ücret ödemedik, 10 gün hastanede misafirleri olduk ve çok şükür mutlu sonla ayrıldık.”
“Her 400 doğumda bir görülüyor”
Yenimahalle Eğitim Araştırma Hastanesi Göğüs Cerrahisi Uzmanı Op. Dr. İsmail Ağababaoğlu da endoskopik ameliyatın ardından Batuhan’ın çok hızlı bir şekilde iyileşme gösterdiğini ve onun mutluluğunu gördükçe kendilerinin de sevindiğini söyledi.
“Pektus ekskavatum” hastalığı ve tedavi yöntemlerine ilişkin bilgileri paylaşan Ağababaoğlu, “Hastalık her 400 doğumda bir karşımıza çıkıyor. Çok sık görülen bir rahatsızlık. ‘İman tahtası’ dediğimiz sternum kemiğinin yanındaki kıkırdak kaburgaların anormal büyümesiyle kendini gösteriyor. Bu anormal büyüme, iman tahtası kemiğini içeriye doğru çekerekten göğsün ön tarafında bir çukurluk meydana gelmesine sebep oluyor.” bilgisini verdi.
“Kalpte ritim bozukluğu, göğüs ağrısı ve ani bayılmalara sebep oluyor”
Ağababaoğlu, genetik geçişli olduğu düşünülen hastalığı ailelerin genellikle çocuklarının ergenlik döneminde oluşan şikayetler sonucu fark ettiğini belirterek, şunları kaydetti:
“Hastalık, göğüs kafesindeki çökük sebebiyle kalbin sola yer değiştirmesi ve akciğer kapasitesinden yer çalmasından dolayı nefes darlığına, kalpte ritim bozukluklarına, kalp kapak problemlerine neden olabiliyor. Göğüs ağrısı, ani bayılmalar ile özellikle ergenlik döneminde psikososyal sorunlar, öz güven problemleri ortaya çıkıyor.”
“Estetik görüntü anında düzeliyor”
Erken evrede saptanan çocuklarda vakum tedavilerinin etkili olduğunu vurgulayan Ağababaoğlu, ergenlik dönemine gelen çocuklarda ise açık cerrahi veya endoskopik ameliyat yöntemlerinin uygulandığını anlattı.
Dr. Ağababaoğlu, şöyle devam etti:
“Türkiye’de sayılı hastanede uygulanan endoskopik cerrahiyi hastalarımızda uygulayabiliyoruz. Göğsün her iki tarafında ikişer santimlik kesiyle endoskopik olarak operasyonu gerçekleştiriyoruz. Ortalama 1 saat 45 dakikalık ameliyatlarla bu hastalık tedavi ediliyor. 4-5 günlük hastane sürecinin ardından çocuklarımızı taburcu ediyoruz.
Ameliyattan sonra göğüs duvarındaki düzelme, kalbin pozisyonunun toparlaması, akciğer kapasitesindeki düzelmeler çok kısa sürede gerçekleşiyor. Estetik görüntü zaten anında düzeliyor. Bu tedavi devlet tarafından karşılanıyor.”
Ağababaoğlu, “Aileler, çocuklarının göğüs kafesinde herhangi bir şekil bozukluğu fark ettiğinde pektus tecrübesi olan göğüs cerrahisi kliniklerine başvurabilirler. Bu konuda görüş almaktan çekinmemeleri lazım.” uyarısında bulundu.